Bir Şehrin Hikayesi #3: Müslümanlar Kudüs’te

Sdílet
Vložit
  • čas přidán 23. 08. 2024
  • Bir Şehrin Hikayesi, Mecra tarafından hazırlanan Kudüs micro sitesi kapsamında yapılan röportajların yer adlığı ve Kudüs’ün geçmişi ve bugününe dair meselelerin alanında uzman isimlerce anlatıldığı bir dizi.
    Prof. Dr. Cengiz Tomar, Kudüs’ün Müslümanlar tarafından fethiyle başlayan dönemi anlatıyor.
    Kudüs mikro sitesi: gzt.com/kudus
    Mecra’nın diğer videoları: / @mecra
    Bir Şehrin Hikayesi, Mecra tarafından hazırlanan Kudüs micro sitesi kapsamında yapılan röportajların yer adlığı ve Kudüs’ün geçmişi ve bugününe dair meselelerin alanında uzman isimlerce anlatıldığı bir dizi.
    Prof. Dr. Cengiz Tomar, Kudüs’ün Müslümanlar tarafından fethiyle başlayan dönemi anlatıyor.
    637’de Hz. Ömer’in Kudüs’ü fethiyle birlikte “İslam Barışı”, daha sonraki yıllarda da “Osmanlı Barışı” dediğimiz, Kudüs için önemli dönem başladı. Bütün Müslüman fatihler, İslam’ın gayrimüslimlere verdiği haklar çerçevesinde, bölgede yaşayan gayrimüslimlere hem yaşam hem dinlerini yaşama hakkını tanımışlardır. Bu, Hz. Ömer’le başlar.
    Hz. Ömer, Patrik Sophronius’a verdiği emannamede oradaki gayrimüslimlerin hem yaşama haklarını hem de ibadet ve kültür haklarını tanımıştır. Hatta onların ibadethanelerinde ibadet etmeyi reddederek de aslında çok önemli bir mesaj vermiştir. Hz. Ömer’le birlikte başlayan ve İslam Hukuku’na dayanan, gayrimüslimlerin İslam devletlerinde eman ile sulh ve selamet içerisinde yaşamalarını sağlayan bu sistem modern dönemlerdeki işgale kadar da devam etmiştir.
    Hz. Ömer’den sonraki fatihler de, haçlıların yaptıkları bütün uygulamalara rağmen, bu düzeni bozmamışlardır. Çünkü bu İslam Hukuku’nun, İslam’ın Müslümanlara verdiği bir görevdir. Hz. Ömer’in gayrimüslimlere verdiği emanname daha sonraki sultanlar, Selahaddin Eyyubi, Memlûk sultanları ve daha sonra Osmanlı sultanları Yavuz Sultan Selim ve Kanuni ile de devam etmiş, modern döneme kadar gelmiştir.
    Özellikle burada Selahaddin Eyyubi’den bahsetmek gerekir. Haçlılar 1099’da bölgeyi işgal ettikten sonra hem Müslümanları katletmişler hem de diğer din mensuplarını Kudüs’ten sürmüşler. Hatta bölgenin Doğu Hıristiyanlarını da ikinci sınıf pozisyona düşürmüşlerdir. Selahaddin Eyyubi Kudüs’ü fethettikten sonra, Hıristiyanların yaptığı yanlış uygulamalara rağmen, bölgede hem Yahudilerin hem Hıristiyanların yaşama hakkını, ibadet hakkını tanımış ve onların sulh ve selam içerisinde yaşamalarını sağlamıştır…
    Mecra’yı sosyal medyada takip edin:
    Web Site: www.gzt.com/mecra
    Kudüs mikro sitesi: gzt.com/kudus
    Facebook: / mecra
    Twitter: / mecra
    Instagram: / gztmecra
    Mecra’nın tüm videoları:
    / @mecra

Komentáře • 9