Felsefe Seminerleri Dizisi - Hakan Yücefer
Vložit
- čas přidán 20. 02. 2019
- Felsefe Seminerleri Dizisi
Hakan Yücefer
"İmajın Ardındaki İmaj: Gilles Deleuze'de Hareket-imajın Krizi"
14.02.2019
Gilles Deleuze’ün sinema çalışmalarının merkezinde iki imaj rejimi, hareket-imaj ve zaman-imaj arasındaki karşıtlık vardır. Her ne kadar Deleuze Sinema’nın birinci cildine “Bu inceleme bir sinema tarihi değildir” diye başlayıp, hedefinin imajları ve göstergeleri sınıflandırmaktan ibaret olduğunu söylese de Deleuze’ün incelemesi sinemanın tarihsel gelişimini izliyor ve hareket-imajın krizinin nasıl yeni bir imaj rejiminin ortaya çıkışını mümkün kıldığını gösteriyor. Bu konuşmada hareket-imajın geçirdiği krize odaklanarak imajların sadece görüntüleri, sesleri, duyguları açığa çıkarmaya hizmet etmediğini, bir imaj rejiminin belli şeyleri görünür kılarken başka şeyleri görünmez hale getirmesi tartışılacak. Hareket-imajın kriziyle birlikte önceden görünür ve işitilir olmayanın nasıl yeni bir sinematografik estetiğin temeline yerleştiği gösterilmeye çalışılacak.
Hakan Yücefer 1980, İstanbul doğumlu. Galatasaray Üniversitesi Felsefe Bölümü’nü bitirdi, doktora tezini Paris 1 Üniversitesi’nde Aristoteles'in ruh anlayışı üzerine yazdı. Gilles Deleuze’ün Bergsonculuk (Otonom, 2006), Kıvrım, Leibniz ve Barok (Bağlam, 2006), Issız Ada ve Diğer Metinler (Ferhat Taylan ile, Bağlam, 2009) ve Anlamın Mantığı (Norgunk, 2015) kitaplarını çevirdi. Cogito dergisinin "Gilles Deleuze: Ortadan Başlamak" başlıklı Deleuze özel sayısının editörlüğünü yaptı (sayı 82, Kış 2016). - Hudba
Sayın Hakan Yücefer, ulaşabildiğim her konuşmanızı dinlemiştim ve bir senedir de yoksunluk içerisindeydim; bu video ilaç gibi oldu. Konuşma ritminiz, temponuz, vurgularınız ve tepkilerinizin doğallığı yaptığınız şeye yaklaşımınızın ne kadar samimi olduğunu gösteriyor, sizi dinlemek ve okumak büyük bir keyif lütfen daha çok görsel ve yazılı materyal yayınlayın.
Saygılarımla.
Bir genç kardeşiniz; Hüseyin
Sevgililer Günü, Klişelerle sağlanan bağlantılar, Umberto D., 68 Mayısı... Giderek daha da ilginçleşen harika bir seminerdi, keşke daha uzun sürebilseydi. Hakan Yücefer'in Deleuze'ün özgün yanlarını felsefi klişelere indirgeme tuzağına hiç düşmemesi çok ilgimi çekiyor. Ben kendisini epeydir güncellemediği bloğundaki yazılarıyla tanımıştım, bu da beni Cogito dergisinin en bereketli sayılarından birine yönlendirmişti "Gilles Deleuze: Ortadan Başlamak".
ben neden gidip katılmıyorum pişmanlığını bana yaşatan seminer dizisi oldu. enfes bir anlatım, enfes bir bölümdü.
Bitmeseydi daha da dinlerdim keyifle ve ilgiyle..
Hakan hocam sizin öğrenciniz olduğum için çok şanslıyım
Yücefer'in yorumuyla, Deleuze'un "kliselerin ötesinde yeni bir şey üretmeyen" sinema sözü, aklıma Parazit ve Don't look up filmini getirdi. Bana göre, bu filmler mükemmel bir anti-Hollywood örneği.
hareket-imge, zaman-imge çok zengin ve çok enteresan kavramlar ya... hatta yalnız sinemanın olamayacak kadar zengin ve enteresanlar... mekanda ve estetikte arandığından çok daha farklı kapılar aççıyor.
süper
Hayata uyarlanabilir
Teşekkür ederim...
Konusma bicimi bazen icerikten daha onemli cok dinlenebilir bir uslup...tesekkurler...devam lutfennn
Çok iyiydi 👍
harika
💛
Ne guzel anlatmissiniz, agziniza saglık..
Şu anlamın mantığı çok zor bir metin ya anlama ihtimalim yok gibi geliyor.
Deleuze kaçınılmaz öğrenilmeli...👍
20 dk sonra ilkokulda atletimi ters giyip okula gitmem geldi aklıma öyle diyim
Acaba konusu olmayan film yapan olacak mı.
ahahhhahhhhhahahahahhah
Sakalları kesmeseydin keske 😅
Ses kötü