Spam yemem umarım:D 𝙇𝙚𝙚 𝙈𝙞𝙣𝙝𝙤~ 𝙎𝙚𝙢𝙚/𝟮𝟲 𝙃𝙖𝙣 𝙟𝙞𝙨𝙪𝙣𝙜~ 𝙐𝙠𝙚/𝟮𝟮 𝙃𝙖𝙣 𝙟𝙞𝙨𝙪𝙣𝙜’𝙩𝙖𝙣. Yüzüme vuran sinir bozucu güneş ışığı ile gözleri aralamış, gri tonlarının ağır bastığı odamıza bakmaya başlamıştım. Soluma baktım, minho uyuyordu. Madem uyuyacaktı ne diye perde açıktı? Üşengeçliği sinir bozucuydu, keyfinden ödün vermiyordu. Sessizce kalkıp cama doğru adımlarımı atmaya başladım, perdenin önce sol sonra sağ tarafını ortaya çekip kapattım. Odamız koyu tonlardaydı ve ışık olmayınca zifiri karanlığa bürünüyordu, biraz korksam da hoşuma gidiyordu karanlık. Yatağa yatar yatmaz belimde bir el hissetmem bir oldu, yüzüme bir tebessüm yerleşti yüzümü sevgili kocama döndürdüm. 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Günaydın hayatım. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Günaydın güzelim. 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Elini çeksen de yatsam keşke, aşkım. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: I ıh. Seni hissederek yatmak istiyorum miniğim. Sessizce kıkırdayım belimi sarmasına müsade ettim, elini belimden çekip yanağıma koydu ve okşadı. Elimi komidinin üstünde duran telefonuma baktım, saat 10:20’idi. 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Kalkalım mı? Neredeyse on buçuk olmuş aşkım. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Kalkalım güzelim kalkalım. Hızlıca kalkıp perdeyi açtı o sırada bende kalkıp yüzümü yıkamaya gittim, nerede olursam olayım gölge misali arkamda duruyordu. Eh bu da kendimi güvende hissetmemi sağlıyordu. 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Aşağı iniyorum ben aşkım, yüzünü yıkayıp gel sende. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Bekle benide. 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Jis kaçaaar. Dedim kıkırdayarak, son anda belimden çekmeye çalıştı fakat fazla hızlıyım. Zıplaya hoplaya aşağı indim, ağır ağır merdivenlerden inen kocamı görmemle gülümsedim. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Kahvaltı yapalım miniğim hadi. 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Yeme bozukluğum olduğunu biliyorsun… 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Bilmez olur muyum güzelim? Genede kendini zorlayıp yemek zorunda olduğunu da sen biliyorsun diye düşünüyorum, hm? 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: İstemiyorum, midem bulanıyor şuan. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Hmm.. şöyle yapalım, en son yemediğinde ne olduğunu hatırlayalım. Ne dersin miniğim? 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Aşkım.. ama gerçekten istemiyorum. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Huh… tamam, az yersin. Sinirle iç çekerek demişti bunu, teşekkür edercesine gülümsedim. Karşılık verdi gülümsememe, yumurta kırmak için buz dolabını açtım. Minho'nun en sevdiği kahvaltılığı yapacaktım, basit ama omleti çok seviyor özellikle biberli ise. Yumurtaları alıp tezgaha koydum, tavayı almak için parmak ucuna çıkıp dolabı açtım. Açmam ile benden önce tavayı alıp tezgaha koymuştu minho, kaşlarımı çatıp ona baktım. 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Hey! Kendimde alabilirdim. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Bebeğime yardım etmek istedim, kötü mü ettim hm? 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Hayır aşkım kötü etmedin ama kendimde yapabilirdim.. ah neyse, gevezelik etme çekil! Dediğim şeye kıkırdayıp çekildi. [Hızlı geçiş/30 dakika sonra] Kahvaltı etmiş ortalığı toparlamıştım, üzerime düzgün bir şeyler giymiştim. Minho birazdan işe gidecekti, istemiyordum gitmesini. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Gitmem gerektiğini biliyorsun bebeğim. 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Ama aşkım sıkılıyorum bennn Cilvem her zaman işe yarardı, fakat bu sefer değildi. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Hadi kalk uğurla kocanı, erken gelmeye çalışacağım. Dudağımı büzmüş surat asmıştım. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Üzülme güzel bebeğim lütfen. İç çekip başımı aşağı yukarı salladım, gülümsedi. Kapıya doğru ilerledi, çıkmadan bana yaklaştı. Belimden çekip dudağıma hafif bir buse kondurdu, gülümsedim. 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Görüşürüz aşkımm. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Hoşçakal miniğim. Ve gitmişti. Koskoca evde tek kalmıştım, gene.. Bu gerçekten beni üzüyordu, ama elimden bir şey gelmiyordu ne yazıkki. [3 saat sonra] Sıkıntıdan patlayacak raddeye gelmiştim, kocam gideli tam olarak 3 saat civarıydı. Bana 3 yıl gibi gelen 3 saat.. Telefonuma mesaj gelmesiyle yerimden fırladım, minho’dan sanmıştım fakat arkadaş grubundandı. Gene abuk sabuk planlar yapıyorlardı, ben katılmasam olmaz diye düşünüp cevap verdim. 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Neler oluyor gene 𝗖𝗵𝗮𝗻: Felix bey sıkıntıdan öldüğünü için dışarı çıkmak İçin plan yapıyoruz malum felix beyin keyfi çok önemli! 𝗙𝗲𝗹𝗶𝘅: Kes be! Zamanında senin için bara gitmiş sarhoş sarhoş eve dönmüştük hatırlarsan! 𝗖𝗵𝗮𝗻: Hah! Sanki sen içmek istemiyordun 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Artık susacak mısınız? Bu anlamsız konuşmaya katılmamak için gruptan çıkıp minhoyu aradım, birincide açmamış ikincide açmıştı. 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Aşkıımm 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Söyle bebeğim? 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Çok sıkıldım geliyor musun? 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Muhtemelen 1 saate evdeyim bebeğim. 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Bir yere gi- ah neyse. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Hazırlan güzelim bara götüreyim seni? Yada başka bir yere. Nereye istersin? Gülümsedim, sanki görecekmiş gibi kafamı salladım. Göremeyeceğini algılayıp, cevap verdim. 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Bar da olur ama şey.. çok içiyorsun aşkım sorunlu bir gece istemiyorum. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Ahah bar içmek için var miniğim, ne yapabilirim ki? 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Uf peki.. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Hadi güzelim. Diyip telefonu kapatması bir olmuştu, yerimden kalkıp odamıza çıktım. Dolabın karşısına çekip ne giyeceğimi düşündüm, seçmek zordu. Ne giysem insanların bakışı üstümdeydi. Kız mı yoksa erkek mi der dibi bakıyorlardı sanki, gay olmak zordu. Her şeyi bir kenara bırakıp giyinmeye başladım, crop gibi ama tam crop olmayan bir üst hafif yırtık bir pantolon giymiştim. Pantolonun zincirleri çok hoş duruyordu, makyajdan nefret ettiğim için gloss sürmekte yetindim. Kapının çalmasıyla birlikte koşarak aşağı indim, minho beni görmesiyle gülümsedi. Islık çalıp baştan ayağı beni süzdü, gözleriyle yedi bitirdi lafı şuan bu duruma çok uygun. 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Aşkım bakma öyle.. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Benim olana bakmayıp da kime bakacağım bebeğim, hm? 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Tabikide kimseye! Sadece şey.. uf boş ver. Hadi gidelim aşkım 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Utanınca çok tatlı oluyorsun miniğim. Dediği şeye sinirlensem de cevap vermedim, arabaya doğru gitmeye başladık. Sürücü koltuğuna oturmasıyla kaşlarımı çattım, şöför neredeydi? 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Aşkım, şöför? 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Bebeğimi kendim götürmek istedim ki onlardan profesyonel kullandığımı biliyorsun. 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Şöför gelsin aşkım.. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Ne bu endişe? 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Çok içeceksin biliyorum aşkım.. doğru düzgün kullanmayı bilmiyorum sen sarhoş olursan nasıl eve döneriz? Lütfen aşkım sorunsuz bir gece istiyorum 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Sarhoş olsam dahi profesyonel kullanırım miniğim. 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Of..
Devamı. [Arabada] Şimdiden felaket gerilmiştim, ya sarhoş olursa? Ah bittik biz. Haklı belkide, sarhoş olsa dahi profesyonel kullanırdı ama korkuyordum. Sorunsuz bir gece istiyorum, sarhoş olmasını bile istemiyorum. Normal eğlenceli bir gece istiyorum o kadar… Bir süre sonra arabanın yavaşlaması ile park etmeye başladığını anladım, park etmesini beklerken gerginliğimi azaltmaya çalışıyordum. Fark etmiş olacak ki bana bakıp kaşlarını çattı, sinirden miydi yoksa alaylı bir gülüş müydü anlamamıştım fakat kısa bir gülüş belirdi yüzünde. Derin bir nefes alıp verdim, araba tamamen durmuştu. Gözüm daldığı için fark etmemiştim, Minho çoktan inmiş benim kapımın oraya gelmişti. Kapımın açılmasıyla sendeledim, düşecekken minho beni tutmuştu. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Aklın nerde bebeğim, düşecektin! 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Ah şey özür dilerim aşkım.. dalmışım. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Bu kadar germe kendini. 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Özür dilerim haklısın aşkım. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Özür dileme miniğim. Aramızdaki diyalog bitince içeri giriş yapmıştık, girer girmez sarhoş olup dans eden ahmaklar hariç gözler ikimizi bulmuştu. Derin bir iç çektim ki çekmez olaydım, iğrenç bir koku vardı. Alkolden nefret ediyordum, sevemiyordum bir türlü. Kocam da aksine bayılırdı, bu alışkanlığından nefret ediyorum. Eve içip içip bir kere bile gelmedi, benim yanımda içerdi hep. Bu benim içimi rahatlatsa da, içmesini istemiyorum. Minho büyük bir masayı gözüyle garsona işaret etmişti, garson başını 'tabi' anlamında eğmişti. Minho beni oturtmuş ardından da kendisi oturmuştu, ben etrafa bakarken sipariş veriyordu. Uzun uzun konuştu, söylediği şeylerden bir tanesini biliyor başkada bir şey bilmiyordum. Cahil miydim yoksa masum mu? Garson gitmiş minho bana dönmüştü, istemsizce gerildim. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: İyi misin güzelim? 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Hıhı 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Emin misin? 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Evet, sadece sorunsuz bir gece istiyorum.. Verdiğim cevaba sadece sırıtmıştı, bu nasıl bir cevap veriş? Siparişi gelmişti, hepsini hızlı hızlı zevkle içmeye başlamıştı. Bu ne hız der gibi baktım, sevmediğimi bildiği için zorlamayıp sadece 'iç' der gibi bakmıştı. Kafamı olumlu anlamda sallayıp en hafifinden elime aldım, biraz içtim. Cidden sevmiyor ve içmek istemiyordum, anlamış olacakki gülümseyip konuşmaya başladı. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: İstemiyorsan zorlama kendini bebeğim. 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Hmhm peki. Çok az daha içip bırakmış, minhoyu izlemeye başlamıştım. Sahi, neden bu kadar yakışıklı? Gözlerimi ondan alamıyordum, bir süre sonra ne kadar içtiğini fark ettim. Bu kadar yeter der gibi baktım ama umursamadı, içtiği şeyi bana gösterdi. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Denemek ister misin? 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Çok ağır mı? Hayır anlamına başını salladı, hafif sarhoş gibi konuşuyordu. 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Peki, denerim. Elimi uzatmıştım ki elimi itti, bir anda yarı oturur yarı yatar bir pozisyona getirdi beni. İçtiğinden bir yudum alıp bana yaklaştı, yapmak istediğini anlayıp dudağımı araladım. Ağzından ağzıma şelale misali hepsini akıttı, garipti çünkü beğenmiştim. Veriş şekli yüzünden mi yoksa tadı yüzünden mi bilmiyordum ama hoş geldi tadı.
2. Devam. Minho bir kaç kere daha aynısı yapıp beni kucağına aldı, şimdi tam olarak emindim sarhoş olduğuna. Boynumu sertçe çekip dudaklarımızı birleştirdi, hem sert hem yumuşak nasıl öpebiliyordu? Bir süre öpüşmemiş devam etti, nefesim yetmediği için geri çekildim. Kucağından kalkmaya çalıştığım sırada beni p€nisine bastırdı, anlam veremedim. 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Sorunsuz bir gece istiyorum demiştim.. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Mm bu bir sorun mu bebeğim? 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Eve gitsek.. Beni kucağından kaldırıp iki bardağı da kafasına dikti, tomar tomar para koydu masaya. Aldıklarımızın 4 katı para koymuştu, ama umrunda gibi görünmüyordu. Başka biri onun içtiklerini içse yürüyemezdi fakat o dik bir şekilde düzgün ve hızlı adımlarla arabaya doğru gidiyordu. Çok tedirgindim, arabaya bindik. Arabayı kullanmaya başladığında bacağımda elini hissettim, sert ama hoşuma gidecek şekilde okşuyordu. Gözüm @letine kaydığında şiştiğini gördüm, bu kadar şişmesi normal miydi… 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Yiyecek gibi bakıyorsun diyeceğim ama zaten yiyeceksin. 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: N-ne? 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Ne o korktun mu? 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Aşkım.. sarhoşsun.. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Kendimdeyim. Soğuk cevabı ile sesini kes demiş kadar olmuştu, kaçsam olur mu diye düşünmeye başladım. Kaçsam bulurdu ve çok kızardı, saçmalık diye düşünüp vazgeçtim. Eve yaklaşınca korkuyla yutkundum, oysa sorunsuz güzel bir gece olacak sanmıştım.. Eve gelmiştik, arabadan ondan önce inmiştim. Koşar adımlarla kapıya doğru gittim, arkamdan güldüğünü duydum. Kapıyı açmaya çalışıyordum ki arkamdan sıcak nefesini boynuma üfleyen minhoyu hissettim. Felaket gerildim şuan. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Benden kaçıyor olamazsın değil mi? Ahah.. yapma miniğim. 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: N-ne kaçması aşkım.. saçmalıyorsun. Kapıyı açar açmaz odamıza çıktım, korkunca bacaklarım mı uzuyor? Yoksa bu hızım normalde hiç olmazdı. Tuvalete girdim hızla, sürekli korkutucu gülüşünü duymak korkuma korku katıyordu. Tanrım.. uyusun lütfen.. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Miniğim… neredesin!? 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: S¡ktir.. bağırınca çok korkutucu.. 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Güzel bebeğim.. zarar vermeyeceğim. Sarhoş olup da seni dövecek halim yok, güzel bir gece olacak söz veriyorum. 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Sa-sarhoş değil misin? 𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Hayır. 𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Umarım… Titreyen bacaklarımı umursamadan kapının kilidine uzandım, kapıyı açtım. Sırıttı, her istediği oluyordu. Her yerde ‘Minho ister, minho alır.' Olarak da biliniyordu. Tuvaletin kapısını kapattı, soyunmaya başladı. Gözleriyle soyunmamı söyledi adeta, hayır der gibi bakıp başımı salladım. Davam isterseniz bir kaç like gelirse atarım;)
LAN ANIRDIM MDMDKDKDMSKDNDMDMDKMDDMMDXNMXSKZSKZSKZZKZSKZKZZ 32. LİKE BENDEN 5 YILDIR STAY OLUP ULT BİASIM MİNHO ULT SHİPİM MİNSUNG VE MİNSUNG EVLİ SONUNA KADAR BUNA İNANIYORUM
Umarım güzel olur Bir iş toplantısı olan Jisung konuklar için her şeyi planlamıştı ama bir sorun vardı sevgiliside yemekte olucaktı ve Jisung sevgilisinin içkiyi abartıcağını biliyordu bir an için iş yemeğini içkisiz yapmayı düşündü ama olmazdı çünkü onun iş yerinde her ay bir çalışan yemek düzenlerdi en kötü yemeği düzenleyen ceza alırdı daha kimse cezayı bilmiyordu belki iyi bir cezaydı ama Jisung'un kendini ezdirmeye niyeti yoktu... Yemek zamanı heldiğinde herkes ordaydı sevgiliside dahil plan yapmıştı sevgilisini olabildiğince içkiden uzak tutacaktı sevgilisi Jisung'u görünce gözleri parlamıştı gerçekten ona aşıktı ama burda sadece onlar olmadığı için yakınlaşamazlardı çünkü iş dünyasında onlar rakip olarak görünüyordu ama değildi birbirlerini çok seven iki insandı sadece benim yemek dediğime bakmayın siz sanku bir parti gibiydi garsonlar içkileri dağıtmaya başlayınca Jisung garsonlardan birine çok içki dağıtmamasını söylemişti sevgilisine özel muamele yapamazdı anlaşılırdı zaman geçtikçe hiç sorun olmamıştı çünkü kimse sarhoş değildi ama Jisung'un iş rakiplerinden biri " noldu içki sana pahalımı geldi az dağıttıriyosun öyleyse söyle ben öderim " diye bağırdı Jisung bu lafa çok sinirlenmişti o'da rakibine cevaben "öyle düşünüyorsan yanılıyorsun herkese benden içki" diye bağırdı bunun kötü bir karar olacağını biliyordu ama kendini ezdiremezdi değilmi?... Yemek bittiğinde herkes gitmişti bur kişi dışında sevgilisi ve göründüğü kadarıyla sevgilisi sarhoştu ve ona doğru geliyordu tam dibine geldiğinde onu içtenlikle sevgiyle öpmeye başlamıştı ayrıldıktan sonra "trambolinleri severmisin" diye sodu Jisung'da "severim ama niye sordun" diye sordu sevgiliside "görürsün" dedi ve Jisung'u kucağina alıp odaya çıkardı................................................... Jisung sabah uyandığinda her yeri ağrıyordu dün akşam saatlerce yapmışlardı sevgilisi hala uyuyordu tuvalete gidip işlerini hallettikten sonra uyuyan sevgilisinin yanına giderek onu uyandırdı. Bitti sonunda nasıldı? Ben beğendim yaptıkları kısmı yazmaya üşendim:)
Jisung ile Minho 2018 yilinda sevgili olurlar ama ayrilirlar jisung yeni sevgilisi hyunjin ile gezerken minho yu görür hava sıcaktır ve hyunjin dondurma almaya bakkala gider minho deli bir şekilde bir kahveye (sjsjdhshshhsshjsj) girer ardindan jisung girer ama minhoyu goremez sonra cikar hyunjin kahvenin önündedir ve niye oraya girdeğini anlayamaz yıl 2020 han ile hyunjin ayrildi han dışarı çıkar ve arkasinda bir adam vardir adam han ı minho nun Evine götürür ve şöyle der"İstediğiniz gibi zarar vermedim" minho basını tamam dermişcesine sallar han bağırmaya baslar Minho hiç birşey unutmamıştır ve 2018'i anlatamaya başlar tüm fotorafları gösterir (devamı gelsin mi)
Han şaşkındır nasıl hiç birşey unutmamıştı merak etti "M-Minho ben eve gitmeliyim" dedi han (saat 12) Minho mutfaktan elinde siyah bir poşet ile geldi içinde !çki vardı han korktu Minho kapıları kilitledi Han daha çok korktu Minho"bişey yok sana bişey yapmam sen benim için teksin" dedi han birazda olsa rahatlamıştı Minho'ya sarılıp ağlamaya başladı (gay değilim) ve yine sevgili oldular yıl 2024.....
Hadi başlayim ( part 1) Sabahın erken saatleriydi ve han evde tek başına salonun ortasında oturuyordu çünkü minho'nun yine her zaman ki gibi işleri vardı ve han bundan bıkmıştı artık minho ile adam akıllı bir gün bile geçiremiyorlardı bunu minho eve gelince söyliyicekti ........ ( burda zaman geçiyo ve minho geliyo) Han minho'nun geldiğini görünce koşarak yanına gitti ve konuştu Han: minho artık daha erken mi gelsen sıkılıyorum sensiz Minho: güzelim ne yapmamı bekliyorsun işim bu Han: benimle zaman geçirmek istemiyor musun Minho: öyle demek istemedim yavrum Han: offf Diyip odalarına çıkar ve yatağına uzanır 1dk bile geçmede minho han'ın yani ikisin odasına çıkar Minho: güzelim istersen bu gece bar'a gidelim Han: hayır Minho: hadii güzelim bee.... tamam senin için daha erken gelicem Han: gerçekten mi Minho: evet... bar'a gidelim mi Han: tamam ama sen içkiyi çok kaçırıyosun Minho: kaçırmam kaçırmam gidelim Han: emin misin Minho: evet hadi güzelim üstüne bişiler giy gel aşağida bekliyorum Han: tamamm ....... ( bara giderler) Han ve minho bar'ın içine girip bu koltuğa otururlar ve içki içerler ama han pek fazla içmez minho her ne kadar fazla içmem dese de han minho için az içer çünkü minho'nun çok içeceğini bilir ....... ( bilmem kaç saat geçer) Han: minho hadi gidelim çok içtin Minho: hayır bebeğim kendimdeyim Han: sana demedim mi az iç diye ya Minho: çok içmedim ki bebeğim Han: offf minho offf hadi eve gidelim. Minho: tamam Diyip eve giderler ...... ( evdeler) Han anahtarı kapıyo sokup kapıyı açar Han kapıyı aç açmaz minho onun kolundan tutup duvara yaslar ve dudağından öper vee daha fazlası....
Aaaaa yıllar sonra geldim üzgünüm Hadi başlayalım Sabah olduğunda minho'nun dün olanlar hakkında hiç bir fikri yoktu ama han'ın her detayına kadar aklındaydı Hiç sevgilisine bu kadar yakınlaşmamıştı ve bu onu çok heycanlandırıyordu Kahvaltıya oturmuşlardı ve han'ın yanakları kızarmıştı bile Minho kendisini tutamayarak sormuştu Minho: han bebeğim bi sorun mu var Han: ah ne hatırlamıyomusun Minho: neyi Han'ın suratı düşmüştü fakat belli etmemeye çalışmıştı ama minho birşey olduğnu anlamışcasına tekrar sordu Minho: bebeğim ne oldu Han: yok, bişi yok minho Minho : unuttuğum birşey mi var yoksa Han: pek önemli birşey değil boşver Aslında han için çok önemliydi nedense Minho: han, bak önemli bişi olduğunu biliyorum Han: biliyosan neden hatırlamıyosun o zaman Minho: ah han lütfen şu unuttuğum şeyi söyler misin Han: gerçekten minho gerçekten dün olanları unuttu mu ya Minho: bebeğim üzgünüm Han: peki sorun değil senin hatırlamanı bekliyicem Han üzgün bi şekilde masadab kalktı ve odalarına gitmek için konuştu Han: ben doydum minho odamızdayım Mimho: ama bebeğim- Minhonun daha sözü bitmeden han gitmişti bil Minho'nun isr aklına gelmişti dün olanlar kendisine bi siktir çekti ve han'ın arkasından hızlı adımlarla gitti Minho: han bebeğim dün olanlar için mi kızarmıştı yüzün Han: ne Minho: dün olanları hatırladım bebeğim Han: gerçekten mi Han mutlu olmuştu Minho: evet ve tekrar üzgünüm Han: gerek yok Minho: ne yapmak istersin bebeğim Han: beraber film izliyelim mii Minho : tamam bebeğim gel Fjdjdjwicjdjxjw bol gibi olduuu amk ahxjsjc Ama neyse...
Ficim var adı: kısasa kısas| minsungYazar adı: libaiElif Jisung lise için Busan' dan Seul' e annesinin ısrarları ile gider. Oraya gittiğinde kalacağı yurdun iki bloğu vardır. Her iki blok kendi aralarında mükemmel bir şekilde anlaşırken. Birbirleri ile anlaşamazlar. Ama jisung bunun farkına varması biraz geç sürer. Hatta hiç fark etmez çünkü her iki blok için tatlı bir köprü olmuştur. Minho bu köprüyü fark ettiğinde, küçüğün bir köprüden çok direk melek olduğunu düşünmüştü. Ve bu melek hayatının merkezine yavaşça yerleşirken, meleğini incitmemek için kendi şeytanını dizginliyordu. Daha çok çalışıyordu... meleğine saf aşkı tatdırmak istiyordu ve kendiside saf masumluğunu tadını merak ediyordu. Bu da hayatın kısasa kısası işte
![Minsung shiplemek için 40 sebep / 40 reasons to ship minsung [türkçe]](http://i.ytimg.com/vi/CfjEgSHvGv4/mqdefault.jpg)
![Minsung shiplemek için 40 sebep / 40 reasons to ship minsung [türkçe]](/img/tr.png)
![[mini analiz] Lee Minho'nun gözünden Han Jisung / minsung](http://i.ytimg.com/vi/15F4YrJ2crw/mqdefault.jpg)
![[FRONT ROW VLOG] STRAY KIDS BST HYDEPARK FULL PERFORMANCE - GOLD CIRCLE](/img/n.gif)
Spam yemem umarım:D
𝙇𝙚𝙚 𝙈𝙞𝙣𝙝𝙤~
𝙎𝙚𝙢𝙚/𝟮𝟲
𝙃𝙖𝙣 𝙟𝙞𝙨𝙪𝙣𝙜~
𝙐𝙠𝙚/𝟮𝟮
𝙃𝙖𝙣 𝙟𝙞𝙨𝙪𝙣𝙜’𝙩𝙖𝙣.
Yüzüme vuran sinir bozucu güneş ışığı ile gözleri aralamış, gri tonlarının ağır bastığı odamıza bakmaya başlamıştım. Soluma baktım, minho uyuyordu. Madem uyuyacaktı ne diye perde açıktı? Üşengeçliği sinir bozucuydu, keyfinden ödün vermiyordu. Sessizce kalkıp cama doğru adımlarımı atmaya başladım, perdenin önce sol sonra sağ tarafını ortaya çekip kapattım. Odamız koyu tonlardaydı ve ışık olmayınca zifiri karanlığa bürünüyordu, biraz korksam da hoşuma gidiyordu karanlık. Yatağa yatar yatmaz belimde bir el hissetmem bir oldu, yüzüme bir tebessüm yerleşti yüzümü sevgili kocama döndürdüm.
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Günaydın hayatım.
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Günaydın güzelim.
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Elini çeksen de yatsam keşke, aşkım.
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: I ıh. Seni hissederek yatmak istiyorum miniğim.
Sessizce kıkırdayım belimi sarmasına müsade ettim, elini belimden çekip yanağıma koydu ve okşadı.
Elimi komidinin üstünde duran telefonuma baktım, saat 10:20’idi.
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Kalkalım mı? Neredeyse on buçuk olmuş aşkım.
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Kalkalım güzelim kalkalım.
Hızlıca kalkıp perdeyi açtı o sırada bende kalkıp yüzümü yıkamaya gittim, nerede olursam olayım gölge misali arkamda duruyordu. Eh bu da kendimi güvende hissetmemi sağlıyordu.
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Aşağı iniyorum ben aşkım, yüzünü yıkayıp gel sende.
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Bekle benide.
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Jis kaçaaar.
Dedim kıkırdayarak, son anda belimden çekmeye çalıştı fakat fazla hızlıyım. Zıplaya hoplaya aşağı indim, ağır ağır merdivenlerden inen kocamı görmemle gülümsedim.
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Kahvaltı yapalım miniğim hadi.
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Yeme bozukluğum olduğunu biliyorsun…
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Bilmez olur muyum güzelim? Genede kendini zorlayıp yemek zorunda olduğunu da sen biliyorsun diye düşünüyorum, hm?
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: İstemiyorum, midem bulanıyor şuan.
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Hmm.. şöyle yapalım, en son yemediğinde ne olduğunu hatırlayalım. Ne dersin miniğim?
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Aşkım.. ama gerçekten istemiyorum.
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Huh… tamam, az yersin.
Sinirle iç çekerek demişti bunu, teşekkür edercesine gülümsedim. Karşılık verdi gülümsememe, yumurta kırmak için buz dolabını açtım. Minho'nun en sevdiği kahvaltılığı yapacaktım, basit ama omleti çok seviyor özellikle biberli ise. Yumurtaları alıp tezgaha koydum, tavayı almak için parmak ucuna çıkıp dolabı açtım. Açmam ile benden önce tavayı alıp tezgaha koymuştu minho, kaşlarımı çatıp ona baktım.
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Hey! Kendimde alabilirdim.
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Bebeğime yardım etmek istedim, kötü mü ettim hm?
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Hayır aşkım kötü etmedin ama kendimde yapabilirdim.. ah neyse, gevezelik etme çekil!
Dediğim şeye kıkırdayıp çekildi.
[Hızlı geçiş/30 dakika sonra]
Kahvaltı etmiş ortalığı toparlamıştım, üzerime düzgün bir şeyler giymiştim. Minho birazdan işe gidecekti, istemiyordum gitmesini.
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Gitmem gerektiğini biliyorsun bebeğim.
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Ama aşkım sıkılıyorum bennn
Cilvem her zaman işe yarardı, fakat bu sefer değildi.
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Hadi kalk uğurla kocanı, erken gelmeye çalışacağım.
Dudağımı büzmüş surat asmıştım.
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Üzülme güzel bebeğim lütfen.
İç çekip başımı aşağı yukarı salladım, gülümsedi. Kapıya doğru ilerledi, çıkmadan bana yaklaştı. Belimden çekip dudağıma hafif bir buse kondurdu, gülümsedim.
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Görüşürüz aşkımm.
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Hoşçakal miniğim.
Ve gitmişti. Koskoca evde tek kalmıştım, gene..
Bu gerçekten beni üzüyordu, ama elimden bir şey gelmiyordu ne yazıkki.
[3 saat sonra]
Sıkıntıdan patlayacak raddeye gelmiştim, kocam gideli tam olarak 3 saat civarıydı. Bana 3 yıl gibi gelen 3 saat.. Telefonuma mesaj gelmesiyle yerimden fırladım, minho’dan sanmıştım fakat arkadaş grubundandı. Gene abuk sabuk planlar yapıyorlardı, ben katılmasam olmaz diye düşünüp cevap verdim.
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Neler oluyor gene
𝗖𝗵𝗮𝗻: Felix bey sıkıntıdan öldüğünü için dışarı çıkmak İçin plan yapıyoruz malum felix beyin keyfi çok önemli!
𝗙𝗲𝗹𝗶𝘅: Kes be! Zamanında senin için bara gitmiş sarhoş sarhoş eve dönmüştük hatırlarsan!
𝗖𝗵𝗮𝗻: Hah! Sanki sen içmek istemiyordun
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Artık susacak mısınız?
Bu anlamsız konuşmaya katılmamak için gruptan çıkıp minhoyu aradım, birincide açmamış ikincide açmıştı.
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Aşkıımm
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Söyle bebeğim?
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Çok sıkıldım geliyor musun?
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Muhtemelen 1 saate evdeyim bebeğim.
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Bir yere gi- ah neyse.
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Hazırlan güzelim bara götüreyim seni? Yada başka bir yere. Nereye istersin?
Gülümsedim, sanki görecekmiş gibi kafamı salladım. Göremeyeceğini algılayıp, cevap verdim.
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Bar da olur ama şey.. çok içiyorsun aşkım sorunlu bir gece istemiyorum.
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Ahah bar içmek için var miniğim, ne yapabilirim ki?
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Uf peki..
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Hadi güzelim.
Diyip telefonu kapatması bir olmuştu, yerimden kalkıp odamıza çıktım. Dolabın karşısına çekip ne giyeceğimi düşündüm, seçmek zordu. Ne giysem insanların bakışı üstümdeydi. Kız mı yoksa erkek mi der dibi bakıyorlardı sanki, gay olmak zordu. Her şeyi bir kenara bırakıp giyinmeye başladım, crop gibi ama tam crop olmayan bir üst hafif yırtık bir pantolon giymiştim. Pantolonun zincirleri çok hoş duruyordu, makyajdan nefret ettiğim için gloss sürmekte yetindim.
Kapının çalmasıyla birlikte koşarak aşağı indim, minho beni görmesiyle gülümsedi. Islık çalıp baştan ayağı beni süzdü, gözleriyle yedi bitirdi lafı şuan bu duruma çok uygun.
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Aşkım bakma öyle..
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Benim olana bakmayıp da kime bakacağım bebeğim, hm?
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Tabikide kimseye! Sadece şey.. uf boş ver. Hadi gidelim aşkım
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Utanınca çok tatlı oluyorsun miniğim.
Dediği şeye sinirlensem de cevap vermedim, arabaya doğru gitmeye başladık. Sürücü koltuğuna oturmasıyla kaşlarımı çattım, şöför neredeydi?
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Aşkım, şöför?
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Bebeğimi kendim götürmek istedim ki onlardan profesyonel kullandığımı biliyorsun.
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Şöför gelsin aşkım..
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Ne bu endişe?
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Çok içeceksin biliyorum aşkım.. doğru düzgün kullanmayı bilmiyorum sen sarhoş olursan nasıl eve döneriz? Lütfen aşkım sorunsuz bir gece istiyorum
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Sarhoş olsam dahi profesyonel kullanırım miniğim.
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Of..
Devamı.
[Arabada]
Şimdiden felaket gerilmiştim, ya sarhoş olursa? Ah bittik biz. Haklı belkide, sarhoş olsa dahi profesyonel kullanırdı ama korkuyordum. Sorunsuz bir gece istiyorum, sarhoş olmasını bile istemiyorum. Normal eğlenceli bir gece istiyorum o kadar…
Bir süre sonra arabanın yavaşlaması ile park etmeye başladığını anladım, park etmesini beklerken gerginliğimi azaltmaya çalışıyordum. Fark etmiş olacak ki bana bakıp kaşlarını çattı, sinirden miydi yoksa alaylı bir gülüş müydü anlamamıştım fakat kısa bir gülüş belirdi yüzünde. Derin bir nefes alıp verdim, araba tamamen durmuştu. Gözüm daldığı için fark etmemiştim, Minho çoktan inmiş benim kapımın oraya gelmişti. Kapımın açılmasıyla sendeledim, düşecekken minho beni tutmuştu.
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Aklın nerde bebeğim, düşecektin!
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Ah şey özür dilerim aşkım.. dalmışım.
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Bu kadar germe kendini.
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Özür dilerim haklısın aşkım.
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Özür dileme miniğim.
Aramızdaki diyalog bitince içeri giriş yapmıştık, girer girmez sarhoş olup dans eden ahmaklar hariç gözler ikimizi bulmuştu. Derin bir iç çektim ki çekmez olaydım, iğrenç bir koku vardı. Alkolden nefret ediyordum, sevemiyordum bir türlü. Kocam da aksine bayılırdı, bu alışkanlığından nefret ediyorum. Eve içip içip bir kere bile gelmedi, benim yanımda içerdi hep. Bu benim içimi rahatlatsa da, içmesini istemiyorum.
Minho büyük bir masayı gözüyle garsona işaret etmişti, garson başını 'tabi' anlamında eğmişti. Minho beni oturtmuş ardından da kendisi oturmuştu, ben etrafa bakarken sipariş veriyordu. Uzun uzun konuştu, söylediği şeylerden bir tanesini biliyor başkada bir şey bilmiyordum. Cahil miydim yoksa masum mu?
Garson gitmiş minho bana dönmüştü, istemsizce gerildim.
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: İyi misin güzelim?
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Hıhı
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Emin misin?
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Evet, sadece sorunsuz bir gece istiyorum..
Verdiğim cevaba sadece sırıtmıştı, bu nasıl bir cevap veriş? Siparişi gelmişti, hepsini hızlı hızlı zevkle içmeye başlamıştı. Bu ne hız der gibi baktım, sevmediğimi bildiği için zorlamayıp sadece 'iç' der gibi bakmıştı. Kafamı olumlu anlamda sallayıp en hafifinden elime aldım, biraz içtim. Cidden sevmiyor ve içmek istemiyordum, anlamış olacakki gülümseyip konuşmaya başladı.
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: İstemiyorsan zorlama kendini bebeğim.
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Hmhm peki.
Çok az daha içip bırakmış, minhoyu izlemeye başlamıştım. Sahi, neden bu kadar yakışıklı? Gözlerimi ondan alamıyordum, bir süre sonra ne kadar içtiğini fark ettim. Bu kadar yeter der gibi baktım ama umursamadı, içtiği şeyi bana gösterdi.
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Denemek ister misin?
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Çok ağır mı?
Hayır anlamına başını salladı, hafif sarhoş gibi konuşuyordu.
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Peki, denerim.
Elimi uzatmıştım ki elimi itti, bir anda yarı oturur yarı yatar bir pozisyona getirdi beni. İçtiğinden bir yudum alıp bana yaklaştı, yapmak istediğini anlayıp dudağımı araladım. Ağzından ağzıma şelale misali hepsini akıttı, garipti çünkü beğenmiştim. Veriş şekli yüzünden mi yoksa tadı yüzünden mi bilmiyordum ama hoş geldi tadı.
2. Devam.
Minho bir kaç kere daha aynısı yapıp beni kucağına aldı, şimdi tam olarak emindim sarhoş olduğuna. Boynumu sertçe çekip dudaklarımızı birleştirdi, hem sert hem yumuşak nasıl öpebiliyordu? Bir süre öpüşmemiş devam etti, nefesim yetmediği için geri çekildim. Kucağından kalkmaya çalıştığım sırada beni p€nisine bastırdı, anlam veremedim.
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Sorunsuz bir gece istiyorum demiştim..
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Mm bu bir sorun mu bebeğim?
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Eve gitsek..
Beni kucağından kaldırıp iki bardağı da kafasına dikti, tomar tomar para koydu masaya. Aldıklarımızın 4 katı para koymuştu, ama umrunda gibi görünmüyordu.
Başka biri onun içtiklerini içse yürüyemezdi fakat o dik bir şekilde düzgün ve hızlı adımlarla arabaya doğru gidiyordu. Çok tedirgindim, arabaya bindik. Arabayı kullanmaya başladığında bacağımda elini hissettim, sert ama hoşuma gidecek şekilde okşuyordu. Gözüm @letine kaydığında şiştiğini gördüm, bu kadar şişmesi normal miydi…
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Yiyecek gibi bakıyorsun diyeceğim ama zaten yiyeceksin.
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: N-ne?
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Ne o korktun mu?
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Aşkım.. sarhoşsun..
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Kendimdeyim.
Soğuk cevabı ile sesini kes demiş kadar olmuştu, kaçsam olur mu diye düşünmeye başladım. Kaçsam bulurdu ve çok kızardı, saçmalık diye düşünüp vazgeçtim.
Eve yaklaşınca korkuyla yutkundum, oysa sorunsuz güzel bir gece olacak sanmıştım..
Eve gelmiştik, arabadan ondan önce inmiştim. Koşar adımlarla kapıya doğru gittim, arkamdan güldüğünü duydum. Kapıyı açmaya çalışıyordum ki arkamdan sıcak nefesini boynuma üfleyen minhoyu hissettim. Felaket gerildim şuan.
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Benden kaçıyor olamazsın değil mi? Ahah.. yapma miniğim.
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: N-ne kaçması aşkım.. saçmalıyorsun.
Kapıyı açar açmaz odamıza çıktım, korkunca bacaklarım mı uzuyor? Yoksa bu hızım normalde hiç olmazdı. Tuvalete girdim hızla, sürekli korkutucu gülüşünü duymak korkuma korku katıyordu. Tanrım.. uyusun lütfen..
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Miniğim… neredesin!?
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: S¡ktir.. bağırınca çok korkutucu..
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Güzel bebeğim.. zarar vermeyeceğim. Sarhoş olup da seni dövecek halim yok, güzel bir gece olacak söz veriyorum.
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Sa-sarhoş değil misin?
𝗟𝗲𝗲 𝗺𝗶𝗻𝗵𝗼: Hayır.
𝗛𝗮𝗻 𝗷𝗶𝘀𝘂𝗻𝗴: Umarım…
Titreyen bacaklarımı umursamadan kapının kilidine uzandım, kapıyı açtım. Sırıttı, her istediği oluyordu. Her yerde ‘Minho ister, minho alır.' Olarak da biliniyordu. Tuvaletin kapısını kapattı, soyunmaya başladı. Gözleriyle soyunmamı söyledi adeta, hayır der gibi bakıp başımı salladım.
Davam isterseniz bir kaç like gelirse atarım;)
Müqqq olmuş tşklerrr
@@Minhoxsopretty_ like gelsin smut yazarım belki
Devam ettirrrr
Video imanlı 😻🔥
Konu imanlı 🔥😘
Foto imanlı 🥰😇
Benim beyin IMAN POWERR🔥😍😻
İman var içimde güçlü bir şekilde
Gecenin sorunsuz ilerlemesini isteyen Han Jisung
Sabah neye uğradığına şaşıran Lee Jisung
LAN ANIRDIM MDMDKDKDMSKDNDMDMDKMDDMMDXNMXSKZSKZSKZZKZSKZKZZ 32. LİKE BENDEN 5 YILDIR STAY OLUP ULT BİASIM MİNHO ULT SHİPİM MİNSUNG VE MİNSUNG EVLİ SONUNA KADAR BUNA İNANIYORUM
@@LOve_Stay0 RÜYAMDA MİNSUNG NİKAHINI KIYMIŞTUM SONRA SAHNEDE ÖPÜŞMÜŞLERDİ
@@Mahijesteleri OLM GERÇEK DİYORUM İŞTE 5 YILDIR STAY OLAN UZMAN KONUŞUYOR ŞURADA NİKAH I DA KİYMİSSİN KANIT İŞTE EVLİLERRRR
@@Mahijesteleri BENİM PP İMANI PEKİİİİİ
@@LOve_Stay0 BENİM PİNT PPSİ PEKİİ (MAHİJESTELERİ YAZ BAKEM)
O kemeri çıkarana kadar herşey iyiydi
askmla imana dogru yurumuyoz kosuyoz🥰
*uçuyoruz 😊
Işınlanıyoruz
Giriyoruz
imana kosmuyoruz amk direk sokuyoruz
Koşmuyoruz UÇUYORUZ
LEE JİSUNG Bİ KEREE
EVET
Lee değil HAN
@@qwertyuoppgubnmooljhgddcbk7920 o anlamda demiyo jisung ve minho evlenip lee jisung oluyo
Yok Han Jisung cunku o slay biri😌
Matematiği böyle anlasam Einstein olurdum.
Valla
Minho napiyosun imana dön
100. Like
Sorunun ta kendisi sevgilisi, geceyi harika geçırtecek 🤭
✨Neler geçiyor aklımdan töbe töbe ✨
Öhöm öhöm reklam arası lütfen😫🙏
Allan cezanızı vermesin sayenizde cehennem den vip bilet aldım
Misung fanları olarak cehenneme vip biletimisi aldık👍
Ohm ohm ohm Stayler olarak ne kadar imanlıyız😌
Nanon Nanon Nanon
Aynen aşırı imanliyiz yaa
Bugünkü dozumuzu da doldurduk çok şükür yarabbi 👍👁️👁️
Ben kirli düşüncelere sahip bir insan değilim.
_Ben kirli düşüncelere sahip bir insan değilim_
*Ben kirli düşüncelere sahip bir insan değilim*
Bende değilim
@@Minhoxsopretty_hiç değilsin(değiliz)
Uzgunum ama oyleyiz🌚🌚
Malesef öyleyiz
Dışına baktim yesil turbe,icine girdim estağfurullah tövbe
Umarım güzel olur
Bir iş toplantısı olan Jisung konuklar için her şeyi planlamıştı ama bir sorun vardı sevgiliside yemekte olucaktı ve Jisung sevgilisinin içkiyi abartıcağını biliyordu bir an için iş yemeğini içkisiz yapmayı düşündü ama olmazdı çünkü onun iş yerinde her ay bir çalışan yemek düzenlerdi en kötü yemeği düzenleyen ceza alırdı daha kimse cezayı bilmiyordu belki iyi bir cezaydı ama Jisung'un kendini ezdirmeye niyeti yoktu...
Yemek zamanı heldiğinde herkes ordaydı sevgiliside dahil plan yapmıştı sevgilisini olabildiğince içkiden uzak tutacaktı sevgilisi Jisung'u görünce gözleri parlamıştı gerçekten ona aşıktı ama burda sadece onlar olmadığı için yakınlaşamazlardı çünkü iş dünyasında onlar rakip olarak görünüyordu ama değildi birbirlerini çok seven iki insandı sadece benim yemek dediğime bakmayın siz sanku bir parti gibiydi garsonlar içkileri dağıtmaya başlayınca Jisung garsonlardan birine çok içki dağıtmamasını söylemişti sevgilisine özel muamele yapamazdı anlaşılırdı zaman geçtikçe hiç sorun olmamıştı çünkü kimse sarhoş değildi ama Jisung'un iş rakiplerinden biri " noldu içki sana pahalımı geldi az dağıttıriyosun öyleyse söyle ben öderim " diye bağırdı Jisung bu lafa çok sinirlenmişti o'da rakibine cevaben "öyle düşünüyorsan yanılıyorsun herkese benden içki" diye bağırdı bunun kötü bir karar olacağını biliyordu ama kendini ezdiremezdi değilmi?...
Yemek bittiğinde herkes gitmişti bur kişi dışında sevgilisi ve göründüğü kadarıyla sevgilisi sarhoştu ve ona doğru geliyordu tam dibine geldiğinde onu içtenlikle sevgiyle öpmeye başlamıştı ayrıldıktan sonra "trambolinleri severmisin" diye sodu Jisung'da "severim ama niye sordun" diye sordu sevgiliside "görürsün" dedi ve Jisung'u kucağina alıp odaya çıkardı................................................... Jisung sabah uyandığinda her yeri ağrıyordu dün akşam saatlerce yapmışlardı sevgilisi hala uyuyordu tuvalete gidip işlerini hallettikten sonra uyuyan sevgilisinin yanına giderek onu uyandırdı.
Bitti sonunda nasıldı? Ben beğendim yaptıkları kısmı yazmaya üşendim:)
Teşekkürlerr
Ya en önemli kısmı yazmamışsın ama böyle olur mu
OHA AMK DELİRCEM SANİRİM
trambolin? ;)
Trambolin-
Ramazan ayındayız kardeşim
Biliyorum gardaşım
Bak Minho bak canımın içi "sorunsuz" tamam mı sorunsuz ne demek sorun olmayan demek sorun çıkartma yani birtanem tamam mı bak sorunsuz
Minho sakin ol Jisung bir makine değil
Ben kirli düşüncelere sahip bir insan değilim.
_Ben kirli düşüncelere sahip bir insan değilim_
*Ben kirli düşüncelere sahip bir insan değilim*
Tamam
@murattunc5218QKSJSNJAJDJANSNAJ TAMAM DEDİĞİNE GÜLDÜM SEBEPSİZCE PARDON
KEŞFET BAHANE MINSUNG ŞAHANE😍😍😍😍
Bazen Jisung olmak istersin.....
Ben istemem😳😳
@@bu_profil_al istesen de olamazsın jisungun kalitesi kaybolur
@@felshhuhxq1 HUHUGUHUUGUGUG GERCEKLER İSTEE😭😭😭
@@nusgawyx- aynen bencede
Kesinlikleeee😂❤
Bebek ekmek doğru söylüyordu stayler sapık jsnsnsns
Saat 5:9 sabah ezanı okunuyor ve oarşıma çıkan ezan minhooo İmana donn
Minho biasli bir Stay olarak Jisung'umu arıyorum #1
Emm sonu red lights...
Kemerden olay belli oluyor bence..
"Neler geçiyor aklımdan Tövbe Tövbe"
Abla vid den iman fışkırıyor(!)
Jisung ile Minho 2018 yilinda sevgili olurlar ama ayrilirlar jisung yeni sevgilisi hyunjin ile gezerken minho yu görür hava sıcaktır ve hyunjin dondurma almaya bakkala gider minho deli bir şekilde bir kahveye (sjsjdhshshhsshjsj) girer ardindan jisung girer ama minhoyu goremez sonra cikar hyunjin kahvenin önündedir ve niye oraya girdeğini anlayamaz yıl 2020 han ile hyunjin ayrildi han dışarı çıkar ve arkasinda bir adam vardir adam han ı minho nun
Evine götürür ve şöyle der"İstediğiniz gibi zarar vermedim" minho basını tamam dermişcesine sallar han bağırmaya baslar Minho hiç birşey unutmamıştır ve 2018'i anlatamaya başlar tüm fotorafları gösterir (devamı gelsin mi)
Evet gelsin teşekkürlerr
Evet devamı gelsin nolur
Ben teşekkür ederim
@@fatimeqasimova1641 tamam
Han şaşkındır nasıl hiç birşey unutmamıştı merak etti "M-Minho ben eve gitmeliyim" dedi han (saat 12) Minho mutfaktan elinde siyah bir poşet ile geldi içinde !çki vardı han korktu Minho kapıları kilitledi Han daha çok korktu Minho"bişey yok sana bişey yapmam sen benim için teksin" dedi han birazda olsa rahatlamıştı Minho'ya sarılıp ağlamaya başladı (gay değilim) ve yine sevgili oldular yıl 2024.....
Bugün de imanlıyız çok şükür minhominhominhominho
Agagga ne kadarda imanli bir vid ayyy kesinlikle annem beni gormeli💋
HAN BİASLIYIM MİNHO BİASLILAR BANA YAZSIN (KIZIM)
Merak etme jisung sorunsuz gecicek..
Minsung ile imana dogru saat 16:30 'da
Bence minsung hatip oğlu ile saat gece 00.00 da
O sırada han'a deli gibi aşık olan gariban ben bu videoyu görmüşümdür o sırada benim sıfat-ı eşgal:
🗿🗿🗿🗿🗿🗿🗿🗿🗿🗿🗿🗿🗿🗿🗿
Tam bir aşk hikayesii
NELER GEÇIYOR AKLIMDAN TÖVBE TÖVBE
Sorun ztn Minho Jisung'cum ne sorunu ya🤭
Cko imanli aq jskdh🙃
Neler geçiyor aklımdan tövbe tövbe 😂😂
bir gün olacak ama ne zaman :))
Olm matematiği bu kadar hızlı anlasam mesleğimi bulup elon musk olmustum lan
Bugün akşam lee know hatipoğluyla imana doğru saat 20.00 da ATV de
Offf çok iyi okumadım hala ama pov çok iyi
Annem:neden aynı ses geliyo telefondan kız
Ben:hiç komik bir vidyo
Aklımdan kötü kötü şeyler geçiyor
Şimdi wattye smut okumaya gidiom😊
Whose gaze is this
Sanirim bu ficde boyle yer var
#idollericin!elleştirmeyin
Pow zaten cinseleştirmemiş.
Dikkat aşırı iman icerir
MINSUNG TEK ASK❤
Pov:robloxa girdin herkes:
HARUKQ
999 ve bende like attım 1000 oldu ❤❤❤
Tşklerr
YA DEVAMINI ATĞĞ
Massallah iman fiskirio
İman timeee❤
Sayenizde cehennemde VIP bilet aldım
İçkiyi fazla kaçıran diya yazıyomuş ben onu kaçıran diye okumuştum ehehe
Jisung biasli , uke bir güzellik var mı benim olcak🤤
Jis biasliyim ama uke degilim
minho han napıyonuz aaa çok ayıp
Kk müq olmuş devamını bekleriz😂😂😂😂❤
FİC VER FİC VER
Gece harika geçecek🤭😈
Minsung aga best ship❤❤❤
*İMANLI ŞEYLER YAŞANIR..
pompalamasyon bu benim vizyon
Sabahtan beri anırıyorum yataktan düştüm 😅 sjsjsjsjjjjsjsjsjjsjjsjsjsuwjsussusuisjdgdkhdiwjdhlehdgdjbdhflwngdidhgjdmdgduskgujdbfjek
Ben dün okumaya basladım bu ne Allah belamı verdi teli bir sağ bir sol yapıyom sonra birden kahkaha atıyorum sanki onlar değil ben sarhoşum amk 😅
Hadi başlayim ( part 1)
Sabahın erken saatleriydi ve han evde tek başına salonun ortasında oturuyordu çünkü minho'nun yine her zaman ki gibi işleri vardı ve han bundan bıkmıştı artık minho ile adam akıllı bir gün bile geçiremiyorlardı bunu minho eve gelince söyliyicekti
........ ( burda zaman geçiyo ve minho geliyo)
Han minho'nun geldiğini görünce koşarak yanına gitti ve konuştu
Han: minho artık daha erken mi gelsen sıkılıyorum sensiz
Minho: güzelim ne yapmamı bekliyorsun işim bu
Han: benimle zaman geçirmek istemiyor musun
Minho: öyle demek istemedim yavrum
Han: offf
Diyip odalarına çıkar ve yatağına uzanır 1dk bile geçmede minho han'ın yani ikisin odasına çıkar
Minho: güzelim istersen bu gece bar'a gidelim
Han: hayır
Minho: hadii güzelim bee.... tamam senin için daha erken gelicem
Han: gerçekten mi
Minho: evet... bar'a gidelim mi
Han: tamam ama sen içkiyi çok kaçırıyosun
Minho: kaçırmam kaçırmam gidelim
Han: emin misin
Minho: evet hadi güzelim üstüne bişiler giy gel aşağida bekliyorum
Han: tamamm
....... ( bara giderler)
Han ve minho bar'ın içine girip bu koltuğa otururlar ve içki içerler ama han pek fazla içmez minho her ne kadar fazla içmem dese de han minho için az içer çünkü minho'nun çok içeceğini bilir
....... ( bilmem kaç saat geçer)
Han: minho hadi gidelim çok içtin
Minho: hayır bebeğim kendimdeyim
Han: sana demedim mi az iç diye ya
Minho: çok içmedim ki bebeğim
Han: offf minho offf hadi eve gidelim.
Minho: tamam
Diyip eve giderler
...... ( evdeler)
Han anahtarı kapıyo sokup kapıyı açar
Han kapıyı aç açmaz minho onun kolundan tutup duvara yaslar ve dudağından öper vee daha fazlası....
COK IYIII
@@Felixxsywyteşekkür ederiiiiimmmm
Devamı🎉
@@Onlinechat_jihoonDevamı nerde?
Aaaaa yıllar sonra geldim üzgünüm
Hadi başlayalım
Sabah olduğunda minho'nun dün olanlar hakkında hiç bir fikri yoktu ama han'ın her detayına kadar aklındaydı
Hiç sevgilisine bu kadar yakınlaşmamıştı ve bu onu çok heycanlandırıyordu
Kahvaltıya oturmuşlardı ve han'ın yanakları kızarmıştı bile
Minho kendisini tutamayarak sormuştu
Minho: han bebeğim bi sorun mu var
Han: ah ne hatırlamıyomusun
Minho: neyi
Han'ın suratı düşmüştü fakat belli etmemeye çalışmıştı ama minho birşey olduğnu anlamışcasına tekrar sordu
Minho: bebeğim ne oldu
Han: yok, bişi yok minho
Minho : unuttuğum birşey mi var yoksa
Han: pek önemli birşey değil boşver
Aslında han için çok önemliydi nedense
Minho: han, bak önemli bişi olduğunu biliyorum
Han: biliyosan neden hatırlamıyosun o zaman
Minho: ah han lütfen şu unuttuğum şeyi söyler misin
Han: gerçekten minho gerçekten dün olanları unuttu mu ya
Minho: bebeğim üzgünüm
Han: peki sorun değil senin hatırlamanı bekliyicem
Han üzgün bi şekilde masadab kalktı ve odalarına gitmek için konuştu
Han: ben doydum minho odamızdayım
Mimho: ama bebeğim-
Minhonun daha sözü bitmeden han gitmişti bil
Minho'nun isr aklına gelmişti dün olanlar kendisine bi siktir çekti ve han'ın arkasından hızlı adımlarla gitti
Minho: han bebeğim dün olanlar için mi kızarmıştı yüzün
Han: ne
Minho: dün olanları hatırladım bebeğim
Han: gerçekten mi
Han mutlu olmuştu
Minho: evet ve tekrar üzgünüm
Han: gerek yok
Minho: ne yapmak istersin bebeğim
Han: beraber film izliyelim mii
Minho : tamam bebeğim gel
Fjdjdjwicjdjxjw bol gibi olduuu amk ahxjsjc
Ama neyse...
Toxsic stay alarmı💀
👌👍
Unlu olcam ins 57#
Çooookkkkk imanlıyız
bismillah çek minho kemerini açarken🥰
Ficim var adı: kısasa kısas| minsungYazar adı: libaiElif
Jisung lise için Busan' dan Seul' e annesinin ısrarları ile gider. Oraya gittiğinde kalacağı yurdun iki bloğu vardır. Her iki blok kendi aralarında mükemmel bir şekilde anlaşırken. Birbirleri ile anlaşamazlar. Ama jisung bunun farkına varması biraz geç sürer. Hatta hiç fark etmez çünkü her iki blok için tatlı bir köprü olmuştur.
Minho bu köprüyü fark ettiğinde, küçüğün bir köprüden çok direk melek olduğunu düşünmüştü. Ve bu melek hayatının merkezine yavaşça yerleşirken, meleğini incitmemek için kendi şeytanını dizginliyordu. Daha çok çalışıyordu... meleğine saf aşkı tatdırmak istiyordu ve kendiside saf masumluğunu tadını merak ediyordu.
Bu da hayatın kısasa kısası işte
vallahi pov yazardım da hem kitap hem de her gördüğüm videoya pov yazınca ellerim koptu özür dilerim 🥹
Pov:fic yazıcam orda okursunn
Han'la Minho bunu görse ağlar☠️
Pov yanlız bu gerçek değil zaten çoğu kişi yapıyor
O sırada minsungun günlük doz
onlar evliler cnm çok problem olmaz yani
@@Minhoxsopretty_ pov olduğunu biliyorum herhalde yalnız içerik çok saçma
@@LEE25323 sjsmsmsl tamam👍
Çok sorunsuz bir gece ne sorunu cnm ya👍🏻
Red Lights
Minho çok imanlı han jisung artık lee jisung
POV DEGİL FİC İSTİYROUM
@lisaislalisa ninkinde lee minhocuga biraz kizdim olm biraksana cocuk istemiyo valla billa chan soyliycem
iste biz buna minho farki deriz
BRUHH AHSHAHAGAGAHABXXN
Sabah kalktığında minho 😅 opps
Bugünde imanlıyız ağağağaağağ🤭
Iman power aktif mod on🔥👍
Matematiği bu kadar iyi anlamazdım😂
Minho ile sahura doğru programına hoşgeldiniz!!
jisung hangi gecenin guzel ilerlemesini istiyorsun canim? (onume cikan her videoya yorum yazip unlu olacagim)
Ve o gece 8.5 yapan han
Pp kardeşliğiiii
Pp farklı?
@@Xxnayeoneatwy değiştirdim herkesle aynıydı diye 🫶🏻
@@THE_BEST_SEUNG he tm
AKDENIZ KARADENIZ FICIMIZI ISTERIZ
"..."
NE OLUYO MİNHO SAÇMALAMA
FİCCCC adı neyyy
Kanka iman nerde 🤨🤭🥰
Çıktı gitti 🤗
Uyari:parmaklariniz dolmustur uygulamadan cikabilirsiniz
Gençlik bitmiş
Ok👌
Gençlik bittiyse sen kaç yaşındasın kk 32 mi?
@@user-hd5jm6to6l 11 yaşındayım.
@@user-hd5jm6to6l Bu 1 ay önceki düşüncem, şu an kararlara saygı duymayı daha iyi biliyorum.
🙂↔️🙂↕️🐦🔥🍋🟩🧆🍄🟫⛓️💥 gençlerr bunlar sizde var mııı
🙂↔️🙂↕️🐦🔥🍋🟩🧆🍄🟫⛓️💥
Ha?
AGAGGAGAGAGAAGAGAGAGAGGQGQGQGQGGGAGAGAGA