Romayı Kurtaran İmparator Aurelian

Romayı Kurtaran İmparator Aurelian, beş yıldan az bir süre hüküm sürmesine rağmen, İmparator Aurelian yeni doğan Roma İmparatorluğu'nu yeniden kurma ve yeniden birleştirme konusunda büyük başarı elde etti. Hükümdarlığı sadece beş yıl sürmesine rağmen, imparator Aurelian bu kısa sürede inanılmaz sonuçlar elde etti. İmparatorluğu tehdit eden barbarları yenerek Tuna sınırını istikrara kavuşturdu. Roma'yı bugüne kadar ayakta kalan devasa surlarla çevreledi. En önemlisi, Aurelian hem doğuda hem de batıda ayrılıkçı devletleri yenerek ve birleştirerek Roma İmparatorluğu'nun birliğini yeniden sağladı. Aurelian, savaşta deneyimli bir asker olmasının yanı sıra, aynı zamanda bir reformcuydu. Kısa saltanatı sırasında, halkın imparatorluk madeni paralarına olan güvenini yeniden sağlamak amacıyla uzun süredir gecikmiş bir parasal reform gerçekleşti. Pek çok zaferinden ilham alan Aurelian, kendisini bir tanrı ilan etti ve otokratik imparatorluğunun temellerini attı. Aurelian, Hıristiyanlığın yükselişinin önünü açan Roma panteonunda Sol Invictus'u da tanıttı. Ancak hükümdarlığı, imparatorun İran'a giderken öldürülmesiyle aniden bitti. İronik bir şekilde, en üretken ve yetenekli Roma imparatorlarından biri olan Roma'nın kurtarıcısı, günümüzde akademik çevrelerin dışında neredeyse unutulmuştur. MS 235 yılının soğuk bir sonbahar gününde, Doğu Roma’nın bir kasabası yakınlarındaki bir ordu kampında, imparator Aurelian bir sonraki hamlesini planlıyordu. Kendisinden önceki birçok Romalı lider gibi, Aurelian da İran'ın zenginliği ve görkeminden etkilenerek doğuya doğru hareket edecekti. Doğu'da kazanılan askeri zafer, kesintisiz zafer serisini düzgün bir şekilde tamamlayacak ve Aurelian'ın "yenilmez bir imparator" statüsünü onaylayacaktı. Ne yazık ki bu hayal edilip planlandığı gibi olmayacaktı. O günün ilerleyen saatlerinde imparator kendi adamları tarafından öldürüldü. Aurelian'ın parlak kariyeri zamansız bir şekilde sona erdi. Çoğu üçüncü yüzyıl hükümdarı gibi, Aurelian da kariyerine profesyonel bir asker olarak başladı. Üçüncü yüzyıl, Roma İmparatorluğu için kaotik bir dönemdi ve yalnızca bir asker imparator imparatorluğun çöküşünü önleyebilirdi. 214 yılında Sirmium’da bugünkü Sremska Mitrovica yakınlarında doğan Aurelian, orduya erken yaşta katıldı ve hayatını ve saltanatını belirleyen de orduydu. Uzun boyu, fiziksel gücü, sadeliği ve katı disiplini ona "manu ad ferrum" yani "eldeki kılıç" lakabını kazandırdı. Birincil kaynağımız Historia Augusta'ya göre, genç Aurelian güçlü bir savaşçıydı ve ordu saflarında hızla yükseliyordu. Yetenekleri gözden kaçmamıştı ve Aurelian, imparator Gallienus'un seçkin süvarilerinin komutanı olarak seçildi. Aurelian, imparatorun maiyetindeki ayrıcalıklı statüsüne rağmen, 268 yılında birkaç yüksek rütbeli subayın Gallienus'a suikast düzenlemek için düzenlediği komploda yer aldı. Boş taht için güçlü bir yarışmacıydı, ancak ordu başka bir subay olan Claudius Gothicus’u taht için seçti. Taht yerine Aurelian tüm süvarilerin komutanı olarak atandı ve imparatordan sonra en güçlü askeri figür oldu. Claudius'un kısa saltanatının tamamını imparatorun yanında savaşarak geçirerek beklentileri karşıladı. Aurelian'ın, Roma kuvvetlerinin Gotları yıkıcı bir yenilgiye uğrattığı ve Claudius'a "Gothicus" lakabını kazandırdığı, zamanın en ünlü savaşında belirleyici bir rolü olduğu söyleniyor. Claudius bu zaferi kutlama fırsatı bulamadan 270 yılının başlarında vebadan öldü. Ordu, Aurelian'ı bir sonraki imparator olarak atadı. Diğer tek rakip, Claudius'un kardeşi Quintillus, ya askerleri tarafından öldürüldü ya da intihar etti. Kimse imparatorluğun en saygı duyulan ve korkulan şahsiyetine karşı çıkmaya cesaret edemedi ve 270 yılının sonbaharında Senato, Aurelian'ı Roma'nın imparatoru olarak tanıdı. Aurelian'ın tahta çıktığı sırada, Roma imparatorunun yaşam beklentisi kısaydı. Savaş alanında öldürülmezse, imparator kendi kampında suikasta kurban gidebilirdi. Roma halkı bu sefer farklı olacağını sanıyordu. Aurelian, imparatorluğun tam olarak ihtiyaç duyduğu bir liderdi: profesyonel bir asker, yetenekli bir komutan ve Roma'nın kaosunu nasıl düzene sokacağını bilen iyi bir imparatordu. Kaos başladı. Aurelian, saltanatının ilk aylarında, Tuna sınırının ihlaliyle uğraşmak zorunda kaldı. Yine de, yeni imparator için en büyük zorluk 271 yılında Juthungi kabilesinin Kuzey İtalya'yı işgal etmesiyle ortaya çıktı. Bu sefer Cermen işgalciler Po nehrini geçtiler ve onları durdurmak için gönderilen imparatorluk lejyonlarını yendiler. Romayı Kurtaran İmparator Aurelian hakkında sizler için belgesel niteliğinde bir içerik hazırladım. İyi seyirler dilerim.
00:00 Romayı Kurtaran İmparator Aurelian
01:52 Asker İmparator Aurelian
05:24 İmparatorluğu Savunmak
07:37 Aurelian Surları ve Daçya
10:09 Roma Dünyasını Yenilemek
14:31 Reformcu ve Yaşayan Tanrı
19:04 Beklenmedik Son
21:25 İmparator Aurelianın Unutulan Mirası
#romaimparatorluğu #tarih #belgesel

Videoyu beğenerek kanala destek olabilirsiniz😊

[@barkan006]

👏👏👏👏👏

[@user-ty5jc9yc1f]

❤❤

[@Panzer999.]

Hocam Selamlar Sizden Bir Ricam Bulunacaktı Sizden Roma Tarihini Baştan Sona Doğru Haritalı Bir Şekilde Anlatabilir misiniz? Videolarınızı Severek Takip Ediyorum Türkiye'nin En İyi Tarih Kanalısınız :) ❤