"BİR KERE GÖRSEM YÜZÜNÜ" | BEYLERBEYİ BAYBURDÎ ANILARINDA ABDURRAHİM REYHAN HAZRETLERİ

Muhammed Beşir Efendi, Piri Sami Hazretleri hayattayken Piri Sami Hazretleri'ne şöyle bir iltifatta bulunuyor "Beşir bir postta iki aslan oturmaz sen tebliğe çık." O zaman Muhammed Beşir Efendi ağlayarak diyor ki "Efendim ben sizden nasıl ayrılırım ki? Müsade edin dergahta kalayım." Bunun üzerine Piri Sami Hazretleri "Sen dergahta otur ben tebliğe çıkayım." deyince başka çaresi kalmıyor. Atına biniyor, Tercan tarafına seyahate çıkıyor ve nihayetinde Bayburt’a ulaşıyor.
Dede Paşa Hazretleri de o zaman genç bir delikanlı ve bir vesile arkadaşlarıyla birlikte atlarıyla Bayburt’a gidiyorlar. Yolda karşılaşıyorlar, Beşir Efendi o grubun içerisinde gözlerinin içine bakarak Dede Paşa Hazretleri'ne bir nazar ediyor ve geçiyor. Arkadaşları yola devam ederken Dede Paşa Hazretleri atını çevirip Beşir Efendi’nin arkasından gitmeye başlıyor. Beşir Efendi dönüp bakıyor ki Dede Paşa Hazretleri arkasında, hiç ses etmiyor Beşir Efendi "Niye takip ediyorsun?" diye bile sormuyor birlikte devam ediyorlar. Belli bir yerde oturup yemek yemek için mola veriyorlar. Orada tanışıyorlar ve mübarek ders veriyor, ilk ders alan kişi Dede Paşa Hazretleri oluyor. Muhammed Beşir Efendi’nin ilk müridi oluyor, tıpkı kendisinin de Muhammed Sami Hazretleri'nin ilk müridi olduğu gibi...
---------------------------------------------------------------------------------------
Abdurrahim Efendim Hz.’nin mürşidi Dede Paşa Hazretleri, bir vesile ile taziye için Abdurrahim Efendi'nin köyüne geliyor ve geldiği zaman gerçekleşen hadiseyi Abdurrahim Efendim Hazretleri şöyle anlatıyor: "Ben dedemi çok özlemiştim, çok küçüktüm vefat ettiği zaman iki yaşlarında idim ama hep dedemi özlüyordum, her zaman da rüyalarıma giriyordu, dedem için göz yaşı döküyordum. Beşir Efendi Hazretleri rüyamda bana dedi ki 'Evladım yakında Dede Paşa Hazretleri'ni işaret ederek halifemiz gelecek o köye inşallah sen de onun müntesibi olacaksın, ondan ders alacaksın' dedi." Dede Paşa Hazretleri taziye vesilesiyle köye gelince Abdurrahim Efendim Hazretleri diyor ki "Beni öyle bir heyecan aldı öyle bir heyecan aldı ki!.." İşte o heyecan çok önemli biliyor musunuz? İnsan o heyecanı bir tek sevdiğine giderken hisseder, duyar eğer heyecan çoksa sevgi de çoktur. O heyecanla mübarek gidiyor, içeri girip Dede Paşa Hazretleri'nin elini öpüyor. Mübarek, Abdürrahim Efendim'e iltifat ediyor. Zaten Dede Paşa Hazretleri, kapıdan içeri çocuk girdiğinde dahi ayağı kalkan bir zat, çok tevazu ehli bir zat, tevazuda doruk...
Muhammed Beşir Efendi Hz. kalkıp yanına oturuyor. Abdurrahim Reyhan Efendim Hz. "Onun eli elime dokunduğunda bütün vücudum titremeye başladı ve bütün vücudumun 'Allah Allah' diye zikrettiğini hissettim." ve ekliyor: "Baktım ki masadaki örtünün püskülleri büyüdü, ağızları oldu ve onlar da Allah diye zikrediyor. Bardak Allah'ı zikrediyor, kaşık Allah'ı zikrediyor. Odanın içerisinde ne var ise hepsi Allah'ı zikrediyordu. O hâldeyken bayılmışım, bir uyandım ki Dede Paşa Hazretleri'nin dizinde yatıyorum. Başımı okşadı yine bana iltifatlar etti, lütfetti ders aldım." Ondan sonra Dede Paşa Hazretleri köyden ayrılmış ama Abdurrahim Efendim Hazretleri âşık meşrep insanlardan birisi. Âşık meşrep olduğu için de hasret çekiyor ve hâliyle o hasreten yanıyor. Buyurdu ki "Kalktım köyüne gitmeye karar vedim. Araziyi de yaya olarak biliyorum. Sabah erkenden çıktım, akşama doğru köye vardım. Dede Paşa Hazretleri'nin sohbetine ve hatmeye katıldım. Böyle defalarca yolculuğumuz oldu. Mübarek bana çok iltifat etti ama yeri geldiğinde başkasının kusurunu bile benim yüzüme vurduğu da olurdu." dedi. Böyle anlatırdı mübarek, Dede Paşa Hazretleri'nin arkasında böyle aşk dolu bir hayat...
Bizi Takip Edin!
/ candamlalari
/ candamlalari
/ candamlalari
candamlalari.com
#Aşk #Tasavvuf #ilahiAşk #CanDamlaları #BeylerbeyiBayburdi