Özlü Sözler Videolarında 1300 Günü Anlatıyor

Sdílet
Vložit
  • čas přidán 2. 07. 2024
  • Merhaba arkadaşlar, ben Yusuf Boyraz. Bu yazıda, 1300 gün boyunca askeri cezaevlerinde yaşadığım ağır işkenceler ve askeri isyanın hikayesini paylaşmak istiyorum. Hayatımın en zor dönemlerinden biri olan bu süreci, tüm gerçekliğiyle sizlere anlatacağım.
    Siyasete adım attığım dönemde, birçok zorlukla karşılaştım ve siyasi faaliyetlerim nedeniyle 8 yıl cezaevinde yattım. Cezaevinden çıktıktan kısa bir süre sonra, askere alındım. Ancak, siyasi geçmişim nedeniyle askeri cezaevine gönderildim. Burada tam 1300 gün boyunca ağır işkencelere maruz kaldım.
    Askeri cezaevinde geçirdiğim her gün, bir önceki günün tekrarı gibiydi: sürekli işkence, baskı ve psikolojik savaş. Bu işkence yöntemlerinden bazıları, insanlık dışıydı ve insanın dayanma sınırlarını zorluyordu. Her gün 17 saat boyunca başımız öne eğik bir şekilde hazır ol'da beklemek zorundaydık. Bu süre zarfında en ufak bir hareket bile işkence sebebi olabiliyordu. Yemek saatlerinde, yemeğimizi görmeden, havaya bakarak yemek zorundaydık. Bu, sadece fiziksel bir zorluk değil, aynı zamanda psikolojik bir işkenceydi. Her an, ağır hakaretlere ve fiziksel şiddete maruz kalıyorduk. Gardiyanların acımasızlığı, insanlık dışı muameleleri, cezaevi yaşamımızın bir parçasıydı. Günde sadece bir dal sigara içme hakkımız vardı ve bu da gardiyanın insafına bağlıydı. Bu küçük anlar, yaşadığımız cehennemde tek kaçış noktamızdı. Kapının altından itilerek yapılan işkenceler, en acı verici yöntemlerden biriydi. Bu işkenceler sırasında yaşadığımız acıyı tarif etmek imkansız.
    Bu ağır koşullar altında, sadece hayatta kalmak değil, aynı zamanda direnmek de önemliydi. Cezaevinde birlikte olduğumuz arkadaşlarla, gizlice bir isyan planı yapmaya başladık. Bu isyan, sadece işkencecilerimize karşı bir başkaldırı değil, aynı zamanda zulme karşı bir direnişin simgesi olacaktı. Aylarca süren hazırlıkların ardından, isyanı başlattık. İsyan, cezaevi yönetimini ve askerleri şoke etti. Birçok arkadaşımız bu süreçte ağır yaralandı. Ancak bu direniş, zalimlere karşı duruşumuzun bir göstergesiydi.
    1300 gün sonunda, yaşadığımız işkenceler ve baskılar sona erdi. Cezaevinden çıktığımda, bedenim yaralarla doluydu ama ruhum daha da güçlenmişti. Bu süreç bana, özgürlüğün ne kadar değerli olduğunu ve insanın en karanlık anlarda bile umudunu kaybetmemesi gerektiğini öğretti.
    "1300 Gün" adlı kitabımda, yaşadığım bu zorlu süreci tüm detaylarıyla anlattım. Bu kitap, sadece benim hikayem değil, aynı zamanda zulme karşı direnen tüm insanların hikayesidir. Hayatın ne kadar zor olabileceğini ve bu zorluklara karşı nasıl direnebileceğimizi gösteren bir rehberdir. Umarım bu hikaye, sizin de hayatınızda bir ışık olur ve zorluklar karşısında asla pes etmemeniz gerektiğini hatırlatırım.
    Daha fazla içerik ve güncel paylaşımlar için beni sosyal medya hesaplarımdan da takip edebilirsiniz. Sosyal medya üzerinden de sizlerle etkileşimde bulunmaktan mutluluk duyuyorum. İşte sosyal medya hesaplarım:
    Facebook : / ybyayinlaritv
    Twitter : x.com/ybyayinlari
    Instegram : / ybyayinlari
    Bu kanal, yalnızca özlü sözler ve sokak yaşamı üzerine içerikler sunmayı değil, aynı zamanda izleyicilere ilham vermeyi ve farkındalık yaratmayı amaçlıyor. Sokakların zorluklarıyla başa çıkan çocukların hikayelerini anlatarak, onlara ses olmaya çalışıyoruz. Teşekkürler ve keyifli dinlemeler!

Komentáře •