KEŞKE ÜNİVERSİTE OKUMASAYDIM!

Sdílet
Vložit
  • čas přidán 11. 09. 2024
  • bu video da anlattığım şeyleri elle yazıp-çizdim.
    BELKİ DE ÜNİVERSİTE OKUMAK HİÇ İYİ FİKİR DEĞİL
    ÜNİVERSİTE OKUMAK HAYATINIZI MAHVEDEBİLİR.
    Merhaba size bu video da iki veya üç üniversite okuyup ta iş bulamayan birini değil; üniversite okumadan önce bulabildiği işleri üniversite okuduktan sonra hiç bulamayan birinin başından geçenleri anlatacağım. Bir arkadaşımın, üniversite okuduktan hayatının nasıl mahvolduğunu paylaşacağım sizinle. Yazdığı bu mektubu başta, üniversite okuyacak,
    Özellikle de sözel bölümlerde okuyacaklar çok iyi dinlesin.
    Liseden mezun olalı birkaç yıl olmuştu. Hali hazırda çalıştığım ve daha önce girdiğim işler. Gerek şartları, gerekse işlerin ağır olmasından dolayı, epeydir canımı sıkıyordu. Akraba çocukları içinde hiç beklemediğim kişiler instagram’dan kep fırlatma resimleri paylaşıyor ve elim beğenme butonuna dahi gitmiyordu. Hemen bir sigara yaktım (ki sağlığa zararlı) ve kendi kendime “Ulan benim bunlardan neyim eksik, neden ben de bu sınava hazırlanıp üniversiteye girmiyorum” dedim
    Önce şunda bir anlaşalım:
    Üniversite okumadan lise mezunu bir genç, vasıfsız eleman olarak kaç ayrı işte çalışabilir. Bir bakalım kabaca sayarsak Temizlik, güvenlik, yükleme boşaltma, pizzacı, fastfood, ofis elemanı ve çağrı merkezlerinde çalışabilirsiniz. Ayrıca aldığınız birkaç sertifika ile o alanda iş başvurusu yapabilirsiniz. Bunlar üniversite okumadan yapabileceğiniz işlerden bazıları. Şimdi devam edelim.
    Üniversite okuyup daha kazançlı, nezih ve ferah bir ortam da çalışmak istiyordum. Üniversiteyi kazanıp bitirdim. ve bunun sonunda hem zamanımdan, hem paramdan ve hem de hayatımdan koca bir dört yıl gitti. Bazen geçemediğim dersler oldu ve onları verebilmek amacıyla stres yaşadım belki biraz saçım beyazladı.
    Üniversite nihayet bitti. Edebiyat fakültesinde bir bölümden mezun oldum. (Hangi bölümden mezun olduğumu söylemek istemiyorum. İnsanların hevesi kırılmasın) Öğretmen olmak için başvurdum. KPSS’yi bekleyene kadar bir kolej veya kursta çalışmak istedim. Torpil veya referansım yoktu. Kendi hakkımla bir yere girmek istiyordum. Bir süre iş bulamayınca kendi kendimi “Askere gidip-geleyim belki hemen iş bulabilirim” diye kandırdım. Ardından askerliğimi yapıp döndüm. Artık bütün işler ağzını açmış beni bekliyor diye hissediyordum. Fakat öyle olmadı.
    Devlet, eleman alırken zerre kadar tecrübe aramıyorken; özel sektör en az beş yıl tecrübe istiyor. Ama ben aradığım iş yerine başımı dahi sokamıyorum ve nihayet her üniversite mezunu olup da iş bulamayan kardeşlerimiz gibi ben de bunalıma girdim. Ailem halimi görünce beni “biraz kendine gelir” diye akrabaların yanına yolladı. Fakat orada daha beter oldum. Herkes bana ne iş yaptığımı veya ne iş yapmayı düşündüğümü sorup durdu.
    Eve döndükten sonra telefonumdaki iş bulma ile ilgili uygulamalara ilk defa üniversite okumadan önce girebileceğim işlerden birini aratıp başvurdum.
    İlk iş görüşmeme gittiğimde mülakatı yapan hanım efendi son anda bir şeyi fark etti.
    “Üniversite mezunu musunuz”
    Bunu teyit etmek için bana sorduklarında gururla “evet” dedim.
    Eve döndüğümde artık yeni işe başlamayı hayal ederken ertesi gün bana şöyle bir mesaj geldi.
    “Sayın Mehmet Bey, şu an için başvurunuzu kabul etmemekteyiz, ama CVniz veri tabanımızda saklı kalacaktır.”
    O gelen mesajı defalarca okudum. Bundan sonra sorduğum en önemli soru şuydu.
    “neden”.
    Üniversite mezunu olmama rağmen neden beni kabul etmediklerini uzun uzun düşündüm ve sonunda şu gerekçeyle karşılaştım.
    “Üniversite mezunu olan bir eleman böyle sıradan işlere girdikten bir süre sonra daha iyi bir iş bulup hemen işten ayrılıyorlar. Bu adamlara her türlü işi yaptıramıyorsun. Biraz zora gelince istifa ediyorlar. Bize daha çok, tahsili düşük işe bağlanacak biri lazım.”cevabını aldım.
    Kısacası hem umduğumu hem de bulduğumu kaybettim.
    Evet sonunda artık üniversite okumadan önce çalışabileceğim bir işe girdim. Bana tahsilimi soranlara karşı hemen lafı değiştiriyorum. Evlilik aklımın ucundan dahi geçmiyor. Çünkü gece-gündüz sadece dört yıl boyunca aldığın 17 bin liralık kredi borcunu nasıl öderim diye düşünüyorum.
    Şunu iyi bilin ki, Subay, astsubay ve polis okulları bunları yaşadıktan sonra “devlet işidir” deyip başvuran insanlarla dolu. Kadın mezunlara gelince, bu gerçekle yüzleştikten sonra maalesef çoğu evlenmekten başka çaresi olmadığını anlıyor.

Komentáře • 410