“Cinsel İlişki Yoktur!” - Yazar Burada Ne Demek İstemiş? - Aytuğ Akdoğan - B27
Vložit
- čas přidán 5. 09. 2024
- Oblomov ne demek? Yazarlar yalancı mıdır? Lacan “Cinsel ilişki yoktur!” derken ne demek istemişti? Karamazov Kardeşler neden bu kadar iyi bir kitap? Brecht nasıl bir oyun yazarıydı? Aytuğ Akdoğan neden hep deri ceket giyiyor?
Storytel'in sesli kitaplarını 14 gün boyunca ücretsiz dinlemek için: story.tel/aytu...
Ayrıcalıklardan yararlanmak için bu kanala katılın:
/ @flu
FluTV "Dünyanın En Otantik İçeriklerini Sunan" yepyeni bir dijital platformdur.
Videolardan haberdar olmak için lütfen abone olun:
➡ bit.ly/FluTv
#AytuğAkdoğan #YazarBuradaNeDemekİstemiş
Kripto Destekleri için: 0x87a9538Af8f5f80371233951438b7faf9570B82C
“Cinsel İlişki Yoktur!” - Yazar Burada Ne Demek İstemiş? - Aytuğ Akdoğan - B27 videomuzu beğendiyseniz en güncel diğer içeriklerimize göz atabilirsiniz.
➡Enerjinin Sonu - Olmaz Öyle Saçma Enerji - Konuk: Mehmet Doğan
• Enerjinin Sonu - Olmaz...
➡Dinozorlar Var - Duygu Uysal (Official Music Video)
• Dinozorlar Var - Duygu...
➡Kendi Hayatının Kahramanı - Olmaz Öyle Saçma Oyunculuk - Celal Kadri Kınoğlu - B04
• Kendi Hayatının Kahram...
➡Venedik'te Ölüm - Böyle Buyurdu Kültür - Prof. Nevzat Kaya - B22
• Venedik'te Ölüm - Böyl...
➡Klasik Müzik Hakkında Sormaya Korktuğunuz Her Şey - Olmaz Öyle Saçma Müzik - Serhan Bali - B08
• Klasik Müzik Hakkında ...
Kanalımıza katılın: uye.flutv.me
Patreon destek sayfamız: flutv.me
Kanal: flutv.online
Twitter: / flutivi
Instagram: / flutv.online
FluTV Discord: discord.flutv.me
Gerçekten şiirle uzaktan yakından alakam olmamasına rağmen Edebiyat Klişeleri bölümünün sonundaki Mine Söğüt'ün "metin" dediğin şiiri kadar beni etkileyen çok az şey oldu. Beni seninle tanıştırdığı için Flu TV'ye, bana bir şeyler anlattığın için de sana çok teşekkür ederim Aytuğ.
Benim de şiirle pek alakam yok. Ben de sondaki şiirlere gelince kapatıyordum. B12'de Nehir Erdoğan yorumuyla Edip Cansever şiirini bir şekilde dinledim ve çok beğendim. Şans vermek lazım şiire. İnsanın kendine uygun şiire denk gelmesi gerekiyor sanırım. (Bir de Yeraltından Notlar B15'teki Şükrü Erbaş-Koşaradım şiiri de çok etkileyici idi.)
doğmuş olmanın sakıncası üzerine bölümü en samimi ve içten bulduğum bölümdür.
kitap okuyunca yaşama bahaneleride fiyakalı oluyor
@@mrcn5991 hayır dostum herkesin aşşağı yukarı benzer dertleri var. Onlar sadece daha fiyakalı anlatıyor.
hemfikir cümleler.. hayır dostumla başlaman bi parça burukluk yarattı
Allahım Celal hocamın sesi nasıl alıyor benden beni❤️ Yine çok güzel bir bölüm olmuş. Yüreğinize sağlık Aytuğ hocam🙏🏻
İnsanın Anlam Arayışı’ nı geçen ay okudum burada denk gelmek tebessüm ettirdi. “Yaşamak için bir nedeni olan kişi, hemen her nasıl’ a katlanabilir.”
🎩
Bu programın bende yarattığı dinginliği ve alıp götürüp biraz dünyadan uzaklaştırmasını seviyorum. “Babalar ve Yazarlar” bölümü benimde oldukça hoşuma giden bölümlerden biri olmuştu. Teşekkürler ☺️
Başından sonuna “doğmuş olmanın sakıncası üzerine” bölümü. En başımdan şu günüme her şeyi tekrar gözden geçirmeme sebep oldu. Varlığınız ve gayretiniz için teşekkürler.
Hepimiz aynı boşlukta kendimizin en iyi versiyonunu arıyoruz. Fazlaca iyi
B4 "Babalar ve Yazarlar" ile B16 "Hiç" favori bölümlerim.
En sevdiğim tiyatro eseri de Murathan Mungan'ın "Geyikler Lanetler".
Sanırım nevzat hocadan sonra en severek izlediğim hoca
Oblomov tanımının hali hazırda kitaptan türediğini duymuştum
Berthold Brecht'in Tahterevalli şiirini çok severim.
İyice görüyorum artık düzeni.
Orada, bir avuç insan oturuyor yukarıda,
aşağıda da bir çok kişi.
Ve bağırıyor yukardakiler aşağıya:
"Çıkın buraya gelin ki,
hepimiz olalım yukarıda."
Ama iyice gözlediğinde görüyorsun,
neyin saklı olduğunu
yukardakilerle, aşağıdakiler arasında.
Bir yol gibi gözüküyor ilk bakışta.
Yol değil ama.
Bir tahta bu.
Ve şimdi görüyorsun açıkça;
Bu bir tahterevalli tahtası.
Bütün düzen bir tahterevalli aslında.
İki ucu birbirine bağımlı.
Yukardakiler durabiliyorlar orada,
sırf ötekiler durduğundan aşağıda.
Ve ancak;
aşağıdakiler, aşağıda oturduğu sürece
kalabilirler orada.
Yukarıda olamazlar çünkü,
ötekiler yerlerini bırakıp çıksalar yukarı.
Bu yüzden isterler ki;
aşağıdakiler sonsuza dek
hep orada kalsınlar.
Çıkmasınlar yukarı.
Bir de, aşağıda daha çok insan olmalı yukardakilerden.
Yoksa durmaz tahterevalli.
Tahterevalli.
Evet, bütün düzen bir tahterevalli.
Flu tv’de zihne değil ruha hitap eden tek seridir. Teşekkürler
En etkilendigim kısım; biri bana yakin olunca kisiligi onurumu eziyor, özgürlügümü kısıtlıyor. Evet bunu çok yaşıyorum.
En sevdiğim bölüm sanırım 25. bölümdü.. Altı çizili cümlelerini bizimle paylaşman ayrı bir kıymetliydi. Azınlıkta var olmak da çokluğun içindeki hiçlik gibi hissettirdi. Yani oldukça keyifli. :) Çok seviyorum duvarlara bakıp düşünmemi sağlayacak cümleler paylaşmanı. Eksik olma..
Bu kanalın en sevdiğim içeriği her izleyişimde etrafımda olmasını istediğim bir arkadaşla sohbet etmişim gibi hissediyorum
"Edebiyat klişeleri ve Zaman" bölümü harikaydı benim için. Açıp açıp izlerim, izlettiririm...
Bu nadide şahsiyet Aytuğ bize şiiri de sevdirdi yaa, vallahi bravo!
Şiir bölümü benim için bulduğum kayıp bir hazine gibi her bölümde okunan şiiri keşfetmiş ve benliğime kazandırmış oluyorum. Her şiir okuyan kişi “nasıl şiir okunur” a dair bilgi aşılıyor. Sizin anlattıklarınıza gelicek olursam.. kütüphanemdeki birçok güzel kitabı size borçluyum. İstek ve merak uyandıran kitap tanıtımınızla heyecanla alıp okuyorum. Hatta bazen ne ara kitabı edindim de bitirdim anlamıyorum bile. İyi ki edebiyata olan ilgi ve sevginizi bölümler çekerek bizlere ulaştırdınız. Her zaman hayatımızda yer almanız dileğiyle..
Oruç Aruoba'nın Zilif'inden bir parça okuduğunuz bölüm çok etkileyiciydi benim için.
Hepimiz aynı boşlukta kendimizin en iyi versiyonunu arıyoruz işte.
Her bölüm birbirinden eşsiz...Ve durup durup açıp dinliyorum her bölümünü. Bi ara baştan sona dinlemişliğim bile oldu tüm bölümleri... Keşke yüzlerce olsa da dinlesem/izlesem dediğim yegane bir seri...
Soru-cevap bölümlerinin daha sık olmasını diliyorum.Buket Uzuner ve Ahmet Ümit değerlendirmesi çok iyi olur.
En sevdiğim ve etkilendiğim bölüm doğmuş olmanın sakıncası üzerine videosuydu. O kadar etkilendim ki birkaç kez izledim. Bir de daha sık video çekerseniz sevinirim, zira yalnız yaşıyorum ve akşam yemeğinde iPad imin içinden çıkan akşam yemeklerini birlikte yediğim ev arkadaşım gibisiniz. Sürekli stalkluyorum yeni video gelmiş mi diye. Yeni bir anksiyetem oldu, Aytuğ video çekmeyecek mi yoksa anksiyetesi….
Her bölümü bir kaç kez dinledim, Dostoyevski bölümü benim favorim.
Keske her gün bir bölüm olsa...
Yazılmış en ilginç kitaplar bölümü favorim. Bir de birini seviyordum onun için izliyordum bölümleri şimdi o yok ama heyecanla yeni bölümleri bekliyorum. Bugün de iki tane rastgele bölüm izledikten sonra yeni bölümün geldiğini gördüm. Ne anlatıyom ben
Her bölümün bir diğerinden eşsiz ve anlamlı oluşuyla yetmezmiş gibi huzur da veriyor. Her kısmıyla çok iyi , hele ki şiir kısımlarına bayılıyorum. Teşekkür ederim, iyiki varsın Aytuğ!
Yine çok keyifli bir bölümdü, emeğiniz için teşekkür ederim. Celal Kadri Kınoğlu'nu burada görmek, dinlemek çok güzeldi. Ortak bir bölüm gelir mi diye düşünüp heyecanlanmaktan kendimi alamadım.
Hangi bölüm en sevdiğim bir türlü seçemedim, ruh halime göre tekrar tekrar izliyorum tüm bölümleri.
Ormanda çektiğiniz bölüm çok hoşuma gitmişti. Bu videodaki dekor da çok güzel ama dışarıda, farklı bir atmosferde çekeceğiniz videolar daha sürükleyici olabilir.
Yine ooff diyerek geldim of of diye gidiyorum.. bu program insana kendine gel der gibi tokat atıyor.. ayakların geri giderken yakandan tutup kendine çekiyor... Celal beyi kanala gelmesi ile bir boyut daha atladık.. bu arada Ömer hocayi özledik buradan dünyanın en kötü insanı sn Canikligile duyurulur....🖖🏼❤️
Flu TV’de olmasa da “Tanrı Yalnızlarındır” adlı videonun bende yeri ayrıdır. Ara ara açıp tekrar izler, dinlerim. Şiiri seslendiren rap sanatçısı aspova da en sevdiğim sanatçılardan biridir ki zaten seçtiğiniz şiir kendi başına bir şaheser.
Bu bölümde de dediğiniz gibi, şiirler konuşmana dahil. Özellikle de o bölüm ayrılmaz bir bütünlük içerisindeydi.
Şiddetle tavsiye ederim
en çok hangi bölümü sevdim diye düşündüğümde aklımda bir ışık yanmıyor ama yıllarımı beraber geçirdiğim arkadaşlarımın bile adlarını hatırlayamıyorken senin adını tek bir bölüm gibi hatırlıyorum teşekkürler...
Az önce hocamız derste övdü çok mutlu oldum böyle değerli insanları öğrencilerle paylaşıp bilmeyenlere tanıtması tabi gaza gelip bende başladım övmeye ama hak ettiğini düşünüyorum
Narsist bir giriş olacak ama
Pek yorum yapan biri değilim,
zaten sanırım çok nadir şeyler için beğeniye tıklıyorum ama Flu tv (sizler, hepiniz)
iyi ki varsınız be.
Sağ olun,
Şimdiye kadar ki, kimseyi es geçmeden herkesin emeğine, zihnine sağlık…
Naçizane şahsım adına teşekkürlerimi sunuyorum. İyi çalışmalar.
En beğendiğim bölüm yeraltı sakinleri olmuştu. Her videonuzu birden fazla kez izliyorum. Zevkle takip ediyorum. İyi ki varsınız.
Kız arkadaşından ayrılıp hurçla ayrıldığın bölüm vardı yaaa. İçime işledi o bölüm telkari misali
En sevdiğim bölüm hangisi diye ayırmak çok zor. En etkilendiğim benim de içime dokunan Oruç Aruoba'nın kızı için yazdığı mektup oldu Zilif. Sizin o anki duygunuz ve orda yazılanlar içimde bir yerde yaşamayı arzuladığım sevgiyi tanımladı.
Faust performansı benim de favorim.
Bu video yayınlanmadan 1 gün önce edebiyat blogumda paylaştım serinizi. En sevdiğim bölüm olarak da "Babalar ve Yazarlar" videonuzu paylaştım. Demek sizin de en çok içinize sinen video o'ymuş🥰
Aga zaten kötü bir günümde zilifi okumuştun, bitirdi beni, ben önce şişeyi bitirdim.
Ormandaki Baba güzeldi gerçekten. Bazen konu hakkında kendi yaşanmışlıklarını yansıttığın bölümler daha güzel bence.
Teşekkürler
Kitap temalı videoya nasıl izleyici çekersiniz adlı başlık çalışması :)
Şiirin okunması degil dinlenilmesi gerekir diye düşünmeye başladım videonun sonundaki okuyan kisi secimlerinizden sonra..tesekkur ediyorum bu duygum icin size. Çozemedigim bir sey var , neden hala samimi olmadiginizi düşünüyorum acaba ?
'Deri ceket neden?' mi!
-- Haycanlara işkence hakkını kendinde gören bir tür olduğumuz için.😓
"Kahrolsun Dada" en sevdiğim bölümdü sanırım. Ama tüm bölümleri yeniden izlemek lazım galiba
Sondaki Brecht şiirinin çevirisi kime ait bilmiyorum, ancak çeviren kişi kendi hislerini şiire katarken oldukça cömertçe davranmış. Yayına gelen sorulardan biri "niçin yaşamalı?" Diyordu. Bana göre, yazarların fikirlerini okurken ağızda oluşan tat için yaşanmalı. Nasıl ki hiçbir yemek anne yemeği gibi değilse, anadilde okumak da o misal.
Herkesin bir edebiyatcısı olmalı. Bana en yakın edebiyat noktası FluAytuğ. Cahilim ama Mutluyum.
okan bayülgen ile beraber olan videolarınız daha sık olsa muhtesem olmaz mıydı?
her videonuzu baştan sona izliyorum çogu zaman tekrar açıp çünkü ruhuma iyi geliyorlar tesekkürler...emeginize sağlık...
Üstat senin yayınlarını izlerken yıllardır görüşmediğim asker arkadaşlarımdan biri aramış gibi mutlu oluyorum...
Çok sağol bu duyguyu yaşattığın için.
Aytuğ abi seninle karşılaşmamızdan beri izlediğim ilk videon. Çok daha farklı bir tat verdi gerçekten karşımda oturup bana anlatıyormuşsun gibi. Teşekkür etme fırsatı bulamamıştım o sırada, teşekkürler anlayışın ve içtenliğin için.
(bar tabelasını devirip fotoğraf çekemeyen o kız ya da zeynep)
Bu bölümde şiiri Celal Kadri Kinoglu'nun okuması dinlemeyi çok keyifli kıldı. Benim en sevip, etkilendigim bölüm "kötü şiir nedir?" bölümüydü. Sonunda Oruç Aruoba'nin Zilif kitabından okuma yaptığınız kısım beni öyle etkiledi ki dönüp dönüp izlediğim kisimdi. Aslında tüm bölümleri beğenerek izliyorum. Ama o bölüm sonu beni mihladi ve göz yaşlarım istemsiz aktı.
10:53 hemen hepsini çok beğendiğimi söyleyebilirim. En çok beğendiklerimi aklımda en çok kalanlar olarak değerlendiriyorum,
Zilif,
Neşet Ertaş,
Kötü şiir nedir
ilk aklıma gelenler
senden uzun zamandir igreniyordum, flutv'yi takipte cikmayi bile düşünmüştüm. bu video ile nötürledin. böyle samimi isler yapsana.
İlker bey olmadan çok ama çok daha güzel. Alıştığım sevdiğim gibi bir bölüm. Teşekkür ederim.
kardeşim seni ve nevzat hocayı izledikten sonra arada dönüp beğenmiş miydim diye bakıyorum :)
Sürgün romanınızı çok beğendim. Bu arada yine harika bi bölüm :)
Programda bahsettiğiniz yazarların ve kitapların isimlerini hemen gidip takip listeme ekliyorum. Hepsini okuyorum veya okuyacağım diye bir iddiam yok. Hala hangi tarz kitapları sevdiğimi araştırıyorum, mevsimden mevsime hastalıktan sağlığa değişen bir ilgim oluyor, şarkı seçimlerim gibi.
Şahane bir bölüm daha! Emeği geçen herkese teşekkürler.. Severek takip ediyoruz. Başarılarınız daim olsun.
Her bölüm ayrı bir güzel. Kendimi buluyorum gerçekten ve kendimden geçerek izliyorum. Celal Hoca'yı görmek de harika oldu. Çok seviyorum kendisini...
00:45 Oblomov anlamini romandan sonra almis olabilir. Kitap ve karakter cok unlendikten sonra Oblomov terimi ortaya cikmis olabilir.
Yan yana gelsek, tanışsak muhtemelen sevmeyeceğiz bir birimizi. Böyle uzaktan seviyorum seni Aytuğ.
İçerik, sohbet, anlatım çok iyi, faydalı ama bir ricam olacak. Bu tip içeriklerde geçen kitapları ve filmleri açıklama kısmına yazsanız ne güzel olur. Az önce videoyu izledim ama not almamıştım. Şimdi tekrar o kitapların geçtikleri yerleri tek tek bulmam gerekecek. "OMG Netflix problems..." diyerbilirsiniz belki ama ne bileyim kullanışlı olabilir belki pek çok kişi için. :)
Yaşamak sorusuna verilebilecek en iyi cevaptı sanırım.
" Başını hatırlayamasam da sonunu merak ettiğim için yaşıyorum "
İç sıkıntıma karşılık buldu
🥳🥳🥳
Ben tüm konuşmalarına bayılıyorum. Derinlikle dinliyorum
Açıklama yapmak, şikayet etmek, beklentiye girmek, pişmanlık duymak, olmadığında, utopia oluyormuş diyorlar.
Temel, Bauman ve Tarkovski bölümünüz aşırı iyiydi. İzledikten sonra ilk yaptığım şey bölümü arkadaşıma gönderip yeni sezona bomba bir giriş yapmış demek oldu:)) Bir de Edebiyat Dedikoduları bölümünüzün sonundaki şiir seslendirmesi o kadar muazzam olmuş ki gidip gelip dinliyorum.
Sustuklarımız anlattıklarımızdan daha kıymetli oluyor bazen. Yani insanın yazması ve konuşması gerektiği kadar bazeb susması onu kendine saklaması da gerekebiliyor. Bi yandan da sadece yazıya döküldükçe kendi formunu buluyur
(Suskunluğumu bozsaydım içimdeki güç boşalır giderdi öteye demiş yazar)
Ben bölümleri bitirmek istediğim kadar biterse ne izlerim diye düşünüyorum. Tekrardan izleyebilirim ancak ilk izlediğim zevki, bilinci, uyanışı verir mi bilmiyorum. en sevdiğim bölümler ne kadar umrunda olur onu da bilmiyorum ama yine söyleyeyim HİÇ, DOĞMUŞ OLMANIN SAKINCALARI ve YERALTI SAKİNLERİ.
Yaptın mı hatırlamıyorum ama bir defa da sadece biyografi kitaplarını kapsayan bir bölüm lütfen 🙏
Sevgili Aytuğ
Haruki Murakami ve Karl Ove Knausgaard hakkında da bir bölüm ya da düşüncelerini duymak çok güzel olur
09:09 sus notası da soloya dahildir diyordu Miles Davis
Celal bey çok güzel okumuş şiiri... Sesine sağlık.
ben yeraltı sakinleri bölümüne bayılıyorum açıp tekrar tekrar izliyorum. kendimden çok şey buldum . emeğiniz için teşekkürler fazlasıyla
Böyle buyurdu Zerdüşt’te de Nietzsche “şairler çok yalan söyler “der
Babalar ve yazarlar o kadar müthişti ki şiiri neredeyse ezberleyecek kadar çok izledim o bölümü.
Benim en sevdiğim bölümler bu seriden değil. Yeraltından notlar serisinin ilk ve son bölümleri. Ayrıca bu bölümlerde - Aytuğ abi farkında olarak mı yaptı bilmiyorum ama - yer verdiği bir söz vardı. Mayakovskinin "hayatın en hüzünlü anını şöyle açıklamış: ‘’mevsimine kapıldığın kişinin bahçesinde açabilecek bir çiçek olmadığını anladığın an" sözü. İlk bölümde bu sözü söylerken çok daha neşeli, atılgan bir biçimde söylüyor Aytuğ abi. Ama son bölümde, adeta sözün anlamını anlamış, tecrübe etmiş bir şekilde, o durgunlukta, o tonda söylüyor.
Soru Cevap her zaman en sevdiğim öğrenme, tanışma formatı...
Neden yaşıyorsun sorusuna cevap için de 👏
Aytuğ Bey Merhaba,
Küçük İskender bölümü yapmayı düşünür müsünüz?
Zilif'i dinlediğim ve sonrasında Oruç Aruoba'yı tanıdığım bölüm benim en etkilendiğim bölüm oldu. Bölümün bu kadar gerçek olması ama aynı zamanda Oruç Aruoba'nın da hayal gibi bir adam olması beni bayağı çarpmıştı. Devamında kitaplarını okuduğumda daha da sevdim ve ne zaman onun kitaplarını görsem sanki tanıdığım ve sevdiğim birinin mezarının önünden geçiyormuşum gibi hissediyorum. Teşekkür ederim bunları yaşamama vesile olduğunuz için:) İyi ki varsınız
Hep yabancı yazarlardan ilham örnekleri verirken birde yerli yazarlarımızdan bahsedin lutfen
babalar ve yazarlar bölümü ara ara açıp izlerken hayatımı sorguladığım, hayatımı sorgularken izleyemediğim bir bölüm haline geldi. Göz yaşlarımı silmek , sigaramı körüklemek , içkimden büyük bir yudum almak da bu sıradaki ritüellerim.
Hiçlikle ilgili bölüm bence en iyisiydi
Gerçekten şii rde seste muazzam.
İlgiyle , keyifle dinledim. Teşekkürler🍀
Seni olduğun gibi görebileceğimiz editsiz bir bölüm çekseniz keşke bir kere.
En sevdiğim bölüm: Okan Bayülgen in konuk olduğu bölüm..çünkü Okan Bayülgen'i sevdirdi
Karantinadan sonra sokakta çektiğin bölüm en beğendim bölüm değil ama asla yalnız hissetmediğim bir bölümdü. Bölümde dergilerden de bahsediyordun.
açıklamaya bahsi geçen yayınların bir listesini koysanız ne iyi olur
Şiir için sarp akkayayı getirirseniz harika olur!!
Keşke Celal hocayla tiyatro ve edebiyat üzerine bir bölüm gelse keşke!
Valla şiiri babala tv’den itibaren sizinle sevdim hocam bu hayatıma harika bir şey kattı. Gerçekten teşekkür ederim bunun için.
Umarım birgün seninle yüzyüze de görüşebiliriz aytuğ 🙏🙂
Aytuğ Bey Ferhan Şensoy’a ait bir bölüm çeker misiniz?
Aytuğ abi kitap okumayı cok seviyorum üniversite öğrencisiyim ve edebiyat bölümündeyim ama umudum yok kimse gençlere değer vermiyor değeri de geçtim abi kimse gençlere inanmıyor kitap okuyan insanlara da aptal gözüyle bakılıyor ama iki yıldır programınızı izliyorum belki de beni motive yani biz gençleri motive eden sizin bu programınız cunku kitaplar hakkında konuşup bizlere bi nebze olsun rahatlatıcı edebiyat söyleyişi videolar yapıyorsunuz ve bence de en güzeli de sonlarda yaptığınız şiir seçkileriniz bazen iki dakika bazen üç dakika da bizi alıp farkli duygular hissetmemizi sağlıyorsunuz üniversite öğrencilerine yönelik özel bi içerik yapmanız mümkün mü abi belki küçük de olsa bizlere daha iyi hissetmemize neden olabilirsiniz teşekkür ediyorum Aytuğ abi iyiki varsın.
Uzun zamandır oblomov dan bahseden birine denk gelmemistim. Kısa ama çok güzeldi. Emeğinize sağlık 👏
her bölümünü sevdik. aytuğ akdoğan'ın diğer youtube kanallarındaki videolarından bariz farklı burdaki aurası.
kimseye gaz verip hayal peşinde koşturacak halim yok gerçekçiliğin izlettiriyor
yeni bölüm gelmedikçe mutsuzluktan kıvranıyorum
Benim en sevdiğim: HİÇ
bazen, hatta bazen degil cok zaman, kafamin icinde birbirine dolaşmış olanlar sizin tarafınızdan dillendiriliyormus gibi hissediyorum. Teşekkür ederim 🙏🏻
Keşfette düştü meraktan açtım bayağı hoşuma gitti ama
Dürüstlüğünü ve gerçekçi olmanı seviyorum.
İlk kez sondaki şiir kısmını sonuna kadar izledim ve dinledim. Şahsen genelde son kısımdaki şiirleri izlememe sebebim, şiiri okuyan kişilerin "samimiyetsizce" okuyor oldukları için. Şiirleri dinlemek biraz gayret gerektiren bir konu zaten. Bir de üstüne okuyucunun okuma tarzı eklenince dayanılmaz oluyor zannımca. Fakat bu bölümde okuyucu usta bir oyuncu ve şiir su gibi aktı gitti. Teşekkürler bölüm için.