Hocam teşekkürler, çok güzel anlatmışsınız. Ama benim kafama bir soru takıldı. Ben birkaç ay önce John Gribbin'in Bilim Tarihi kitabını okudum. Orada yazar, bilimin devrimlerle değil küçük adımların birleşmesiyle ilerlediği tezi üzerinden bilimin tarihini anlatıyordu. Ben bu Kuhn'un teorilerini pek bilmiyorum ama bu ikisi galiba bu noktada çelişiyor. Hocam sizce bu doğru mu? Bilim tarihi Kuhn'un dediği gibi devrimlerle mi ilerlemiş yoksa küçük adımların birleşmesinden mi? Eğer küçük adımların birleşmesinden oluşmuşsa bu Kuhn'un teorisini çökertir mi yoksa alakası bile yok mu? Bir lise son öğrencisi olarak felsefe çalışırken aklıma takıldı, sizin düşüncelerinizi merak ediyorum. Cevaplarsanız sevinirim :)
Před 3 lety+1
Kuhn o küçük adımlara bulmaca çözme faaliyeti diyor ancak bilim küçük küçük adımlarla sürekli mükemmeleşen bir sistem olsaydı eskiden egemen olan büyük teoriler bugün de varlığını sürdürüyor olurdu. Halbuki Kopernik sistemi Batlamyus sistemini, modern atom teorisi öncekileri bilim tarihine göndermiştir.
Bilimde sıçrama noktaları vardır ama devrim demek ne kadar doğru tartışılır. Bilim insanlığın bilgi birikiminin sistematize edilmesidir. Tarihte Aristo dan thales den euklid den arshimed den biruni den farabiden ibni sinadan el heysemiden, el kindiden, el harzemiye, kopernikten Newton dan Einstein a feinman v.s. Bir bayrak yarışı gibi görünüyor. Aristo da en başında iskenderun doğu seferlerinde babil ve Sümer el yapmalarını alıp sistematize ediyor. Onlarda mısırdan benzer şekilde etkilenmiştir. Hatta platon timaios diyalogları mısırın yunan i doğrudan şekillendirici etkisine dair konuşmalar var.
@ atom teorileri newton fiziğinin yerini almaz. Atom üstü dünyada hala geçerlidir. Newton fiziği de parçacık davranışlarını açıklayamaz. Bir önceki teoriler ve paradigmalar tamamen geçersiz olsa bile yenisinin doğmasına sebep olduğu için bilimsel döngünün önemli bir parçasıdır.
Před 2 lety
@@thebarbarian493 Bilimde bir yığılma olduğu konusuna katılıyorum ama Kuhn, bilimin sosyal-psikolojik fotoğrafını çekiyor.
Enteresandır: Astrofizik, Fizik, Jeoloji, Matematikte sürekli yeni paradigmalar çıkarken, biyoloji ve antropolojide bir evrim teorisidir gidiyor 150 senedir :))) Öyle ki Graham Hancock’un “acaba 11.500 sene evvel bizler avcı toplayıcı toplumdan değil de yüksek bir medeniyet iken düşüp sıfırlanıp ve yeniden mi başladık” sorusuna ve araştırmasına bile tahammülleri yok :))
Ağzına, bilgine sağlık hocam :)
Hocam teşekkürler, çok güzel anlatmışsınız. Ama benim kafama bir soru takıldı. Ben birkaç ay önce John Gribbin'in Bilim Tarihi kitabını okudum. Orada yazar, bilimin devrimlerle değil küçük adımların birleşmesiyle ilerlediği tezi üzerinden bilimin tarihini anlatıyordu. Ben bu Kuhn'un teorilerini pek bilmiyorum ama bu ikisi galiba bu noktada çelişiyor. Hocam sizce bu doğru mu? Bilim tarihi Kuhn'un dediği gibi devrimlerle mi ilerlemiş yoksa küçük adımların birleşmesinden mi? Eğer küçük adımların birleşmesinden oluşmuşsa bu Kuhn'un teorisini çökertir mi yoksa alakası bile yok mu? Bir lise son öğrencisi olarak felsefe çalışırken aklıma takıldı, sizin düşüncelerinizi merak ediyorum. Cevaplarsanız sevinirim :)
Kuhn o küçük adımlara bulmaca çözme faaliyeti diyor ancak bilim küçük küçük adımlarla sürekli mükemmeleşen bir sistem olsaydı eskiden egemen olan büyük teoriler bugün de varlığını sürdürüyor olurdu. Halbuki Kopernik sistemi Batlamyus sistemini, modern atom teorisi öncekileri bilim tarihine göndermiştir.
Bilimde sıçrama noktaları vardır ama devrim demek ne kadar doğru tartışılır.
Bilim insanlığın bilgi birikiminin sistematize edilmesidir. Tarihte Aristo dan thales den euklid den arshimed den biruni den farabiden ibni sinadan el heysemiden, el kindiden, el harzemiye, kopernikten Newton dan Einstein a feinman v.s. Bir bayrak yarışı gibi görünüyor. Aristo da en başında iskenderun doğu seferlerinde babil ve Sümer el yapmalarını alıp sistematize ediyor. Onlarda mısırdan benzer şekilde etkilenmiştir. Hatta platon timaios diyalogları mısırın yunan i doğrudan şekillendirici etkisine dair konuşmalar var.
@ atom teorileri newton fiziğinin yerini almaz. Atom üstü dünyada hala geçerlidir. Newton fiziği de parçacık davranışlarını açıklayamaz. Bir önceki teoriler ve paradigmalar tamamen geçersiz olsa bile yenisinin doğmasına sebep olduğu için bilimsel döngünün önemli bir parçasıdır.
@@thebarbarian493 Bilimde bir yığılma olduğu konusuna katılıyorum ama Kuhn, bilimin sosyal-psikolojik fotoğrafını çekiyor.
Enteresandır: Astrofizik, Fizik, Jeoloji, Matematikte sürekli yeni paradigmalar çıkarken, biyoloji ve antropolojide bir evrim teorisidir gidiyor 150 senedir :)))
Öyle ki Graham Hancock’un “acaba 11.500 sene evvel bizler avcı toplayıcı toplumdan değil de yüksek bir medeniyet iken düşüp sıfırlanıp ve yeniden mi başladık” sorusuna ve araştırmasına bile tahammülleri yok :))
Öz ve net