Felsefenin Şafağı - Mısır, Hint, Çin ve Yunan Uygarlığı
Vložit
- čas přidán 25. 08. 2024
- Çoğunlukla felsefenin, bilgi merakından, hayret etmekten ya da zihinsel tefekkürden kaynaklandığı ileri sürülür. Bununla da kalınmaz, ezberlene ezberlene, felsefenin bir Yunan düşüncesi olduğu iddia edilir.
Halbuki felsefe, düşünce tarihinin önemli bir zirvesidir. Felsefe, toplumsal koşulların belli bir olgunluk döneminde ortaya çıkmıştı. Devletlerin kuruluşu, sınıfların ortaya çıkması ve üretim fazlalığı özgün düşüncenin, bilim, sanat, siyaset ve felsefenin ortaya çıkmasına yol açmıştır.
Felsefe, şüphe duymakla, geleneksel bilgi ve inançların eleştirisi temelinde ortaya çıkmıştır.
Bunu ilk önemli metinlerini Mısır’da, Hint’te, Çin’de ve sonra da Batı Anadolu’da ortaya çıkmıştır.
Mitoloji nedir? Logos, akıl ve ratio nedir?
Bu videoda ezberler değil, bilinmesi gereken bilgiler bulunmaktadır.
Ayrıca iki önemli kitap önerimiz de olacaktır.
Lütfen kanala ve sosyal medya hesaplarımıza abone olmayı ve bildirimleri açmayı unutmayınız...
Sosyal Medya Hesaplarımız:
Blog sayfam •
sadikusta.com.tr
Twitter •
/ sadik0707
İnstagram•
/ sadik.usta
Facebook•
/ sadik.usta.165
Tiktok•
/ sadik0705
Din, hukuk, tarih, pozitif bilimler,psikoloji vs.‘den ayrışan felsefeye bir tek kendi tarihi ve hoş sohbet kaldı.
Sadık üstad , yine bilgi açığımızın kapanmasına katkıda bulundunuz ,çok şey öğreniyorum kitaplarımızdan ve bu çalışmamızdan ,var olunuz .
Hocam çok sağ olun videolar için. Umarım bırakmazsınız hiçbir zaman, emeğinize sağlık, kolay gelsin.
Sayin hocam,☀️cok tesekkur ederim.
Bilgiler için teşekkür ederim Sayın Hocam.
Konu tartışmaya çok açık elbette, verdiğiniz notlar da bu tartışmada değerli. Ancak benim bu konuda diyebileceğim metodoloji çerçevesinde. Milet Okulu ile gelen şey, felsefenin kendisinden ziyade onun en modern ve üzerinde çalışılmaya uygun metodolojisi. Bu metodoloji dışında felsefi üretim önü alınmaz bir korezyona uğramasına atfen bu şekilde bir köken yakıştırması var. Kanımca böyle, ancak kökler, fikirlerin ağırlığı karşısında ne ifade eder ki?
Teşekkürler, Mısır hakkında bilgilerden çok etkilendim.
Yine çok ogreticiydi.Cok teşekkürler ☘️
Hocam kanalınızı çok seviyorum sayenizde felsefi ve tarihi konulara dair bilgi elde etme şansım oldu umarım emeğinizin karşılığını fazladıyla alırsınız
Emekleriniz için sonsuz teşekkürler🍀
Sadık bey, ben lise dönemlerimde intellektüel faaliyetleri hiç sevmezdim. Edebiyat ve Fransızca dışında tüm notlarım sadece sınıf geçecek düzeydeydi. Felsefe dersimizde vardı, fakat o yıllarda, o konuda hiç bir şey öğrenmedim. İlerleyen yıllarda, şu an 58 oldum, özellikle felsefi konulara ilgim çok fazla. Temel felsefi bilgileri öğrendim. Üzerine inşaa ediyorum. Sizin “Dünyayı Değiştiren Düşünürler” serinizin birinci kitabını ısmarladım.önerdiğiniz kitapları da listeme ekliyorum. Fikir dünyamızı aydınlattığınız için teşekkür ederim ve esenlikler dilerim.
Teşekkürler
Hocam sizi dinlerken inanın ki ruhumuz beynimiz dinleniyo.
Felsefe demek insanın runun dinlenmesi mi demek, bazen klasik müzik dinliyoruz onu dinlerken bir rahatlıyoruz, stresi atıyoruz ya beynimizden sizi dinlerken de öyleyiz. Anlatımınızdan mıdır nedir iyiyiz yani sayenizde sizi dinlerken.
Var olun.
Tşk ederim, çok güzeldi 👏🙋🏻
Merhaba! "Video" yayınlarınızı iştiyak ile takip ediyorum. "İlk Defa", diyebileceğim çok "Yeni Bilgiler" de öğreniyorum.
Bu "dersiniz" sonrası zihnimde oluşan soru işareti; "İlk Türk Felsefecı", "İlk Türk Filozof" Kimdi?
Hayırlı çalışmalar...
Eğer etnik köken öne çıkarılacaksa o zaman ilk Türk filozofu Farabi’dir derim. Yunus Emre’yi de filozof olarak görmek gerekir. Cumhuriyet döneminde ise ilk felsefeci Hilmi Ziya Ülken’dir
Felsefeye olan katkılarınız, düşünce dünyamızı zenginleştirmeye devam ediyor. çok teşekkürler...
Teşekkürler, Felsefe tek bir yerde başlaması gibi şüpheli bir durum olabilir miydi.... Eski Uygarlıkların çıkış yeri Mezopoamya ve gelişim burada da olmuştur...Bunu da Mısırda İskenderiye önemli bir yer ve bu yer bilimsel gelişmelerin yapıldığıdır... Yok edilmeseydi ne gibi ilerlemek olacak tı tahmin edilemezdi büyük olasılıkla.
Sadık hocam öncelikle böyle bir felsefe bili eğitimi verdiğiniz için yüreğinize sağlık teşekkürler.. 1.sorum; kitap tanıtımlarınızda Walter Kranz ve diğer kişi ( ismini anlayamadım) o önemli ikinci kişi ismini rica ediyorum..2:sorum;Mitolojini yerine logosun geçmeye başladığı yıllar yüzyıl hangi yüzyıl? bu geçiş bir tercih midir zorunluluk mudur akış mıdır?( bu konu ile ilgili biraz detaylı video talep edersem sizi yormuş zamanınızı almış olmak istemem bu konuya dair kitap metinler önerisi de olabilir) tekrar teşekkür ederim sağlıklı günler dilerim.
Mö 6.yy başları Logosa geçiş olarak kabul edilir.
Tabii tam olarak Mitostan kopma oldu mu orası ayrı.
Hocam merhaba. Anlattiklarinizdan şöyle bir sonuç çıkardım bir zamanlar halkı sömüren bir kitle vardı bunlar üstün olduklarını söylüyorlardı. Ezilen halk bunların üstün olmadığını anladığında bunları eleştirmeye başladığında felsefe doğdu.
Gerçekleri kabul etmemek bir şey kazandırmıyor 100 yıldır Türkiyede bu yapılıyor maleseef
Newton ve Darwin Doğa Filozofu olarak adlandırılıyordu.
Hasan Aydın hoca filozof ve felsefeci ayrımı olmamalı diyordu son videosunda.
Aksine olmalı. Felsefeci, mesleğini yapan veya yoğun bir şekilde felsefeyle uğraşan insandır. Filozof ise vurguladığım gibi felsefeye yeni bir bakış açısı kazandırarak katkıda bulunmuş insandır.
@@sadikusta5408 hocam sizin katkınız olmadığınızı söyleyebilir misiniz.? Dünyayı Değiştiren Düünürler serinizi okumuştum. Sizin hiç mi katkınız olmadı bana ?
İnsanların birbirine katkısı kuşkusuz her zaman olabilir fakat önemli olan felsefi öğretiye bir katkıda bulunmaktır
Nihayett
Sumerlerde de Tanrilara tapinma ve dua etme vardi. Namaz; bir hint yogasi olan Surya Namazkardır ve güneşe selam olsun demektir. Muhammet peygamber tüccar olduğundan hintlilerden ögrenmistir namazı. Hintlilerin ögretileri de en az 30.000 yıllıktır. Dua; Ay Tanrısı Nannar Sin'e ve Namaz; Güneş Tanrısı Utu Shamash'a ve daha sonra Mısır'da Ra'ya yapılırdı. Tespih cekmek ise hintlilerin 33 Tanrısını anma durumudur. Zikir çekmek de Hint mantrasından gelir. Oruç tutmak, türban takmak ve kurban kesmek ise Yahudi geleneğidir. Bunlar daha sonra İslamiyete ibadet adı altında dahil olmuştur.
Ardemus Kalimina
***
Alıntıdır.
30 bin yıllık Hint öğretisi olamaz. İnsanın yerleşik hayata geçmesi nereden baksanız en fazla 15 yıldır. Bu söylenenler, hiçbir bilimsel veri, kanıt sunmadan ortaya atılmış abartı bile olmayan uydurma hikayelerdir.
Öyle bir şey yok , bunların hepsi safsata ve uydurmadır.
Sofi seven değil, hikmet ve bilgi demek, filo sevgi demek
aksini mi iddia ettim?
@@sadikusta5408, evet sanırım aksini söylediniz.
Sofia'yı seven demek diyor. Sofia'yı kim seviyor Filo seviyor. Seven Filo sevilen Sofia. Yani ortada bir sorun yok. Bro iyi dinlememişsin.😅
🙏🙏🙏🤗🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷❤️❤️❤️
👃