AİLE KONUTU OLARAK KULLANILAN DAİREDE EŞİN RIZASI OLMADAN İMZALANAN TAHLİYE TAAHHÜDÜ GEÇERLİ OLMAZ

TAHLİYE TAAHÜTNAMESİ
Kanun koyucu genel anlamda kiracının, mülk sahibine oranla daha güçsüz ve zayıf olduğu düşüncesindedir. Bu nedenle her zaman kiracının korunması gerektiğini kabul eder.
Tahliye taahhüdünün geçerli olabilmesi belirli şartlara bağlanmıştır ki taahhüt geçerli hale gelsin. Yani ortada bir taahhütname olsa da, bunu belirli şartla bağlamıştır. Sadece taahhütname olması yeterli değildir.
Bunları ele alacak olursak:
1- Kiracının kira sözleşmesinin imzalanmasından EN AZ ONBEŞ GÜN SONRA ve KAYITSIZ ŞARTSIZ TAHLİYE EDECEĞİNİ yazılı beyan etmeli.
2- Bu beyanı; Ya noter aracılığı ile veya kendi el yazısı ile normal beyaz kağıda ya da hazırlanmış olan matbu tahliye taahhütnamesini vermesiyle geçerli olabiliyor.
3- Tahliye taahhüdünde bulunacak kiracının ŞİRKET olması durumunda, şirketi temsile yetkili olan tarafından verilmiş olmalıdır. Birden fazla temsile yetkili kişi varsa her birinin bu tahliye taahhüdünü imzalamış olması gerekmektedir.
Tahliye Taahhüdünü kim yapar.
Aile konutu niteliği taşıyan ve birlikte yaşadığınız yerle ilgili tahliye taahhüdünde bulundunuz.
Ama eşinizin bundan haberi yok. Eşinin açık ve yazılı rızası olmadan verilen bu tahliye taahhüdünün de geçerliliği yok. Bir taşınmazın aile konutu olarak kabul edilebilmesi için tapuya buna ilişkin bir şartın konulup konulmadığı da çok önemli değil.
Önemli olan oranın aile konutu olmasıdır. Ki bu konuya ilgili Yargıtay kararı da vardır.