Liyakat, Liyakat ve Liyakat
Vložit
- čas přidán 27. 08. 2024
- Bu kanalın var olmasının tek bir sebebi var; o da liyakate ilişkin farkındalık yaratmak ve bu sorunu bu topraklardan söküp atmak. Her ne kadar yaklaşan seçimle birlikte gündem bir kez daha cumhurbaşkanı adayları üzerine odaklanacak olsa da bizlerin asıl sorunu sistem ve sistemin ne yazık ki liyakat temelinde yükselmemesi. Bu sorunu hızla çözmek zorundayız...
📌Katıl butonu ile hem ekibimize hem de Babişko Asumanlar ile savaşımıza destek olmak için: / @akademiklink
🔸 Podcastlerimizi dinlediniz mi? Aaaa muazzam içeriklerimiz var, eğlenmeyene para iade :P bekleriz: open.spotify.c...
📌 Peki Ya Web sitemizi ziyaret ettiniz mi? Orada da birçok farklı anket ve blog yazıları ile karşınızdayız: akademiklink.net
🔸 Instagram ve Twitterda da farklı içeriklerimiz ile sizleri bekliyoruz:
Instagram: / akademiklink
Twitter: / istatistikvean1
📌 Discordumuz da 7/24 hep aktif fevkaladenin fevkinde bir ortam var: / discord
🔸 Tüm sosyal medya hesaplarımız: campsite.bio/a...
#liyakat #gündem #siyaset
En büyük sorunumuz ve eksiğimiz ''TEPKİ VEREMEMEK, BİRLEŞEMEMEK''
HAYIR BU TOPLUMUN EN BÜYÜK SORUNU CEHALET
İkinizde haklısınız cehalet sebep birleşememek sonuçtur.
Birleşelim
Siyasiler çok akıllı bizi her şekilde kutuplaştırıyorlar ki birleşemeyelim
En büyük sorun ne tepki vermemek ne de birleşmemek... Hele cehalet diyen bir sazan olmuş :D Bunu yapanlar prof. dr vs ... AHLAK sorunumuz var AHLAK... İKİYÜZLÜLÜK SORUNUMUZ VAR... KENDİNE OLUNCA OKEY, DİĞERİNE OLUNCA AA TORPİL AA DİYEN ZİHNİYETLERİMİZ VAR...
Hocam iyi ki varsınız.Kimsenin söylemeye cesaret edemediği şeyleri konuşuyorsunuz. Valla helal olsun. Ayağınıza taş değmesin.
Liyakat, Liyakat ve Liyakat
Aslında normal bir sey söylüyor ama o kadar susturulmuş bir toplum haline çevirdiler ki olması gerekeni söyleyenlere cesur der olduk
@@edinfoden650 maalesefff
Hocam daha depremin ateşi kor olmadan mimarlık fakültesine ilahiyat mezunu dekan atandı. Sizin kanalınız kıyamete kadar açık kalır bu ülkede.
Bizim okulda da ilahiyat fakültesi dekanı orman fakültesi hocası :)
Allahtan sonrasında istifa etti
@@akademiklink hocam bu cümleyi kurmakta size "o zaman sen gelme" diyen hocamıza Allah razı olsun demek gibi oldu :))
Mimar sinan da ilahiyatçıydı
“O zaman sen gelme” ülkenin özeti .Her yer liyakatsizlik. Hislerimize dokunuyorsunuz hocam ağzınıza sağlık
Herhangi bir torpil gördüğümüzde bunu gündeme getirdiğimiz zaman torpili yapan değil de bunu açığa çıkaranların ceza alması hukukta da ne kadar liyakatsiz oldunduğunun kanıtıdır.
torpilli birisinin alindigi kadroya sizde basvuru yaptiniz ve sizi almadilar haliyle ama dava actiniz kazandiniz hakkinizi aradiniz hatta bir sekilde sizi oraya aldilar kadroya davadan sonra diyelim, orada sanki rahat mi edeceginiz dusnuyorsunzu mobbing alasi yapacak o kurum yine , sonraisdna onun icin ayri bir dava acmayi dusuneceksiniz ya da ayrilmayi oradan ya da kalip onlara ayak uyduracan baska care birakmiyorlar insana cunku hayati yasanmaz hale getiriyorlar
Öyle bir yasa var mı gerçekten?
@@lililolo493 yasa yok ama dava açabilirsiniz ispatını varda tabi :) ama sözlü mülakatta yine bırakırlar
Bu ulkede 3 sey yok; adalet, egitim ve liyakat.
@@zinedinezidane2364 ucude bir sey aslinda
Benim okuduğum bölümde, yüksek puanla alan bilgisayar mühendisliğinde de, akraba ve tanıdık işi oldukça yoğun. Beni üzen şey, torpil yapılanların yetersiz olması falan değil. Beni 2 şey üzüyor, birincisi, bana insan olmayı öğretecek, rol model olacak kişilerin bunu yaptığını görmek, ikincisi hakkıyla çok daha zor yoldan girenlerin, torpille girenlerle ekip arkadaşı olmak zorunda kalması, aynı gemide bulunması. İnsan kendi dengiyle olmak ister, asumanlarla değil.
Sevgili hocalarım, ben ve eşim devlet memuruyuz, derslerinde başarılı bir oğlumuz var, girdiği özel okul bursluluk sınavlarında genelde derece yapıyor ve şuan %100 burs ile okuyor. Hedefi Fizik okuyup akademisyen olmak. Baba olarak bu liyakatsiz akademik ortamda bir yere giremeyeceğini için acıyarak anlatmaya çalışıyorum. Asıl üzücü olan severek çalışacağı ve başarılı olması muhtemel bir iş yerine belki de hiç sevmeyeceği bir bölümü seçmesi için çapa harcıyor olmam.
Bırakın sevdiği işi yapsın, mutsuz ve motivasyonsuz olacağına, mutlu ve istekli olsun, alanı içinden seveceği bir iş bulacaktır
Hocamız gibi alanında değişim yapanlardan, öncülerden olur umarım. Yolu açık olsun 💐
Sadece Türkiye'de yaşayacak değil derslerinde başarısı kadar şimdiden İngilizceye de ağırlık verirse yurtdışında istediği bölümü de okur akademisyen de olur. Biraz geniş düşünün
Çaba harcarsanız belki olurda çapa olmuyor.
Neden illa Türkiye’de mi akademisyen olacak yurt dışına gider. Hayallerini çürütmek yerine destekleyin bir yolunu bulur
Hocam maalesef unutulacak. Her ne kadar biz elimizden geldiğince unutulmaması için uğraşacaksak bile geri kalanlar unutacak. Kimse sesini çıkaramıyor, korkuyorlar. Öyle bir sindirilmiş millete dönüştü ki bu millet artık ne kadar süre sonra gözleri açılır bilmiyorum.
Unutulursa işimiz çok zor gerçekten
@@akademiklink bizim halkın içine işlemiş hocam dolandırıcılık
Doğruyu bile ifade edemez hale geldik maalesef
videonun henuz yarisindayim ama yazmadan duramadim,,ben bu adami seviyorum,,bu adam youtube ve bizi bir gelir kaynagi gibi gormuyor,,toplumun problemlerini dile getiriyor...helal sana kardesim ! senin gibilerine en cok ihtiyac duydugumuz gunleri yasiyoruz,,sana ve ekibine selam olsun..dipnot: simdi videonun tamamini izledim ..30 senedir cevreme anlatmaya calistiklarimi gordum,,senin aldigin o diplomalar, titellar, okullar helal olsun ! ahh senin gibi 20 tane vekili meclise sokabilseydik,,
2006 yılında master yaparken erasmus programıyla Almanya’ya gitme şansı yakalamıştım. Aynı zamanda öğretmenlik yaptığım için MEB’den aylıksız izin için başvurmuştum. İktidarın YÖK’ü ele geçirme çabaları sonucu o esnada geçici bir madde ile öğretmenlerin yurtdışına eğitim amaçlı gitmeleri için verilen izin kaldırılmıştı. Bir görevli beni köşeye çekerek; hocam eğer akp gençlik kollarına üye olursanız sorunuzu çözerler demişti. Tabi dediğini yapmadım ve gidemedim.
Varsın biz bazı şeyleri kaybedelim varsın bizi yıldırmaya çalışsınlar ama siz NAMUSLU VE VATANPERVER biri olarak üstünüze düşen görevi yapmışsınız.Namuslu insan olmak bu devirde zor hocam allah bahtınızı açık etsin
En nefret ettiğim şeydir haksızlık yapılması. Allah herkesi, haksızlığa uğramaktan ve haksızlığa uğratmaktan korusun.
Hocam yine başınızı belaya sokacak bir video gibi duruyor Allah yardımcınız olsun.
Ne desek başımızın belaya girme ihtimali var hocam bu sıralar :)
@@akademiklink 👍👍👍👍
Allah korusun hocam, inşallah liyakatlı bir ülke oluruz.
Hocam çok güzel anlatmışsınız 2 sene boyunca ben de sizin gibi uğraştım her girdiğim sınavda ilk %1 e girdim. Ancak herhangi bir sonuç alınamıyor olmuyor olmayacak. Okuduğum üniversite dönem arkadaşlarımın %40 i Avrupa'da ve tek çözüm yolu da bu. Alanında iyi olan herkes bir şekilde kendini yurt dışına atmaya çalışsın. Hiç bir zaman bu sistem düzelmeyecek.
Ben tıp fakültesi öğrencisiyim. Fakültemizde yaklaşık 35 tane yabancı öğrenci var. Onlar YKS ile değil YÖS ile geliyorlar. Ortaokul matematik soruları resmen. Çoğunun doğru dürüst Türkçesi yok. Dersleri anlamadan doktor olacaklar. Türkiye'den önce Avrupa ülkelerinin birçoğuna başvuru yapmışlar ve kabul edilmemişler. Kendi ülkelerinde iktisat okuyan ama ülkemizde tıpa gelen öğrenciler var. Hakkımız yeniliyor bunu her gün fakülteye gidince görebiliyoruz. Doğru düzgün bir sınav yapılmıyor, en niteliksiz öğrenciler senelik 20.000 tl gibi bir ücret vererek bizim hakkımızı yiyorlar. Sistemde açıklık var öğrencilerin hiçbir suçu yok, bunu biliyorum. Ama Türkçe bilmeyen, dersleri anlamayan birine nasıl can emanet edilir? Biz seneler boyunca çalıştık buralara gelebilmek için. Onlar ise Avrupa kabul etmediği için son çare olarak kolayca geliyorlar ülkemize. İçinde tabii ki çok zekileri var. Maalesef çoğunlukta değiller. Lütfen bu konuya da dikkat çekin.
Sizi tebrik ediyorum bende akademi hayaliyle yaşayan birisiyim ama hep duyduğum birisinin tanıdığı yoksa eğer giremez kelimesi o kadar insanı çaresizliğe sürüklüyor ki kelimeler kifayetsiz kalıyor. Şuanda anlıyorum üniversiteside bir konuyu anlatamayan şahısların dersimize neden girdiğine.
bana kendi universitemde doktora ve yuksek lisans derslerini aldigim hocam, sinava gelme, dedi. 5 kisi basvurduk, sonuncu siradaki tarikatci arkadas tek basina mulakata girip kadroya girdi. ben de universiteyi biraktim. o gun bugun islerim, bahtim acildi.
universite, istanbul'da koklu bir devlet universitesi
Çok yazık gerçekten
@@akademiklink Evet ama elden ne gelir. Kimi kime...
Hocalarda da, durust olanlari hakemlige bile davet etmiyorlar, mimlemişler, onlar kuru maaş devamken; 'işini bilenler' de teknopark'ta sirket, tubitak proje danismanlik vs zart zurt indiriyor ek gelirini. Özal profesorleri gitti simdi de akademisyen sifatli memurları geldi. Çıktı var mı, koca bir sifir, harcanan kaynaklarla kamu butcesine okkalı negatif...
Bi yol olmaz hocam bu topraklarda. Yine de emegine saglik, ugrasiyorsun kendi kariyerini de riske atip. allah razi olsun senden. dokunuyorsunuz gençlere. uyansin onlar da.
3:09 Yine sizden duymuştum bu hikâyeyi başka bir videonuzda. Aynı şeyi Covid'in ilk yıllarında çıkan bir ilana başvurduğumda denedim. Eskişehir'den Malatya'ya gideceğim. Kadro sınavına kabul almışım. İlgili bölümden bir hocanın cep numarasını buldum şansa. Aradım. Dedi ki gel, bu kadroya hak edeni alacağız. Gittim. Ne oldu dersiniz? Başka bir üniversitede zaten araştırma görevlisi olan ama aradığım hocanın tez öğrencisi olan bir arkadaş alındı. Ben de yedektim. İşin kötüsü pandeminin en yoğun olduğu dönemde bilmediğim bir ilin garında sabahladım. 2 gün sonra doktora yeterlilik sınavım vardı. En son yine bir kadro sınavına giderken ailecek kaza yaptık. Yine tanıdık birileri çok iyi puan alırken, benim çok iyi beklediğim bir sınavda yedek oldum. Dedim ki lanet olsun. Ondan beridir hiçbir devlet kadrosuna başvuru yapmıyorum.
Ah be Merve hocam :/ çok fena ve acımasızlar gerçekten..
Osman Hocam daha 2 3 gün önce ben bilmem kaç yaşındaki aile büyüğünden sunu duydum. E ama sen olsan sen de alırsın herkes alır tanıdığını dedi. Ve bunu en normal seymis gibi söyledi. Diğeri ama adam güvenmediğini mı alsın dedi, sözünü dinlemezse aldığı adam o zaman ne anlamı var dedi. Yani Osman hocam bu ülkenin kurtuluşu aslında liyakatın bitmesi ama bunun için de sadece yetkililer değil yetkiyi elde edemediği için mağdur görünenler de değişmeli. Biz bozulmuş rahata alışmışız. Zaman zaman umudum tükenip eh yeter benim etim ne budum ne desem de sizim varlığınız bana cesaret veriyor. Iyi ki varsınız Doç. Dr. Osman ve Akademiklink topluluğu.
AKLINI KULLANMAYAN TOPLUMLAR KÖLE OLARAK KALMAYA KÖLELER DE SÖMÜRÜLMEYE MAHKUMDUR. Toplumsal Akıl....
"Eğitimdir ki bir milleti; ya hür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da esaret ve sefalete terk eder.". Mustafa Kemal Atatürk
2016 mimarlığı 1.likle bitirdim(diğer öğrencilere hocalar kayırmacılık yapmasına rağmen helalimle çok şükür) ve TR'nin en zor 3. üniversitesinde. Akademisyen olma programı vardı o dönem, not Ort. yüksek öğrenciler için ,mezun olduğum ay kalktı. Sonra dedim neyse ben kendi çabamla da olurum. Bilirsiniz araştırma görevlisi olmak ilk aşamadır. Neyse sınavlara girdim iyi puanlarda aldım. Akabinde kadro açılmasını bekledim. Neyse kadroda açıldı tam başvuracakken birden baktım bir arkadaş bir şey anlattı. Boşuna başvurma dedi, bölüm başkanı(bayandı) belediye başkanının eşini alacak mimarlık bölümüne . Bayanın branşı inşaat mühendisliği haha.(normalde bizim üniversite böyle bir durum mümkün değil çünkü tüm branşlarımız dolu ve mimar )Baya üzülmüştüm açıkcası.Daha sonra üzerinde baya bir süre geçti. Eski bir meslektaşla karşılaştım dediki bizim bölüm başkanı kalp krizi geçirmiş. Bu belediye başkanının eşini sınavdan geçirmiş hiç bir soruyu bilememiş(yahu en basit sorularda bile;kendi branşı ile ilgili ha mimarlıkla alakalı değilmiş sınav). Bizim hocada almamış bölüme(onay vermemiş).Daha sonra rektör ve dekan(evet rektör) bunu çağırmış tehdit etmiş filan(belki ölümle bilmiyoruz) kadında o akşam kalp krizi geçirmiş ölümden dönmüş. Daha sonra öğrendimki mecbur kalıp almışlar. Üzülmüştüm bu olaydan daha detaylı şeyleri varda kabaca böyle.Bunun gibi bir iki şey daha yaşadım sonra vazgeçtim akademisyenlikten.Hayırlısı olsun diyorum her zaman ama yinede hakkım haram olsun burunlarından kan kan gelsin iki cihanda da. Peki şimdi ben ne yapıyorum. Maalesef çokda birşey yapmıyorum ofis açmışım kazanıyorum az çok .Sefalet içindeyim ama yinede eskisi gibi değil bir bilseniz :(((
Çok yazık gerçekten
çok üzüldüm bu nasıl bi kötülüktür.
Trajedi..
Mahşerde bu insanların yüzlerini ,hesap verişlerini izlemek istiyorum.
Gönülsüz aş ya karın ağrıtır ya baş derler. İnşallah onlara da öyle olmuştur🙏yetenekli kişiler alınmayacak sisteme de ne diye eğitim görüyoruz. Bu aralar sorguladığım bazı şeylerden bir tanesidir. Hakkınız onlarda kalmaz inşallah
Mahallemizde derslerinde başarısız bir arkadaşımız vardı. Herkes bir şekilde üniversite kazandı okudu bu 2 sene falan barajı bile geçemedi sonra barajı geçip açık öğretim kamu yönetimi okudu. Ve mezun olduktan sonra normalde yaşamadığı memleketine akademisyen olarak girdi. Gördüğüm en büyük torpil hikayesi budur. Üniversite görmeden akademisyen oldu yani.
Hukuk mezunuyum dayım yok diye ne hakimlige ne kaymakamlık sınavlarına hazırlanmıyorum. Niye çalışayım ki önce torpilin olacak ki çalışasın. Avukatlar kamuya mülakatsız alındığı için kpss için uğraşacağım. Baştan aşağı kokuyor her taraf.
Hocam bu yolda devam "liyakatsizlik" bitene kadar 👏
Tedx videonuzu izledim o kadar haklısınız ki. Helal olsun. Duygularımıza tercüman oldunuz.
LİYAKAT
LİYAKAT
LİYAKAT
🙏🙏
Hocam bir büyükşehir belediyesi nde çalışıyorum. Partisi farketmez hepsi torpilsiz KESİNLİKLE adam almıyor. Alakasız mezuniyetli adamlar doluyor , sınavla atanan kadrolar hemşehri torpili ile liyakatsiz kişilere veriliyor. Yazık vallahi yazık... Mülakat kaldırılsın
Her yerde var dediğiniz gibi yozlaşma bu nedenle parti vb demeden her noktada ses çıkmak zorundayız
Kim kaldıracak mülakatı? Kendi cühela damadını ekonomi bakanı yapan adam mı? Gelişmiş ülkelerin yöneticIeri her türlü kontrolden geçirilir. Öz geçmişine, kökenine eğitimine vs bakarlar, yanlış görürlerse aday olamadan fişini çekerler. Böyle bir anlayış var. Bu ülkede ise aday olabilecek zeki, parlak insanların fişini diğer adaylar ve yönetim çeker kendi kârı için. Burada her koyun diğerini bacağından asıyor. Bu ülkenin geleceğini karanlık görüyorum. Dış güçlere bile gerek olmadan kendi kendimizi harcıyoruz. Asumanlar yönetici, fulbolcu, gazeteci, akademisyen, doktor, oyuncu... Asumanlar mühendis, inanmıyor musunuz? Malatya'ya gidin, Kahramanmaraş'a, Hatay'a gidin ya da gitmeyin. Açın televizyonu haberlere bakın, Allah diyen papağan çıkar karşınıza. Anlarsınız o zaman herkes Asuman.
@@boomsslang kardeş sen partizan tiplerdensin, bak ne diyorum TÜM SİYASİ PARTİLER BÖYLE. BÜYÜKŞEHİR BELEDİYELERİN ÇALIŞANLARI, BELEDİYE ŞİRKETLERİNİN YÖNETİM KURULLARI VE ÇALIŞANLARI. YANİ HEPSİNDE BU VAR, İKTİDAR DEĞİŞİNCE DE HER ŞEY AYNI OLACAK YİNE TORPİL. UMARIM ANLAMIŞSINDIR
@@55exper bu benim bildiğim bir şey ben başka bir şeye değindim
Hocam son konuda gerçekten çok haklısınız, çabuk unutuyoruz, susuyoruz, görmezden geliyoruz böyle olmaması lazım.
Çok çok zor hocam maalesef.. Öyle karakteri sağlam, aydın kişiler öyle pozisyonlarda olmalılar ki, yılmadan savaşacak gücü destekçilerinden almalılar, buna rağmen ancak 3 nesil sonra herşey düzelir. Biliyorum çok irade kırıcı ama ben artık düzelmemizin 3 nesilde ancak toparlanacağına inanıyorum.. 89da üniversitedeydim. Şimdi oğlum üniversite sınavına hazırlanıyor. O zaman ile şimdiyi çok net kıyas yapabiliyorum.. Çürüme ikinci öğretim ile birlikte başladı. İnşallah sizin gibi o aydın insanlar sonuna kadar savaşırlar, ben her ne isterlerse istesinler destekçileriyim.
Siyasetçilere suç atmakla olmuyor tek. Kendimize de çeki düzen vermemiz gerektiğini güzel vurgulamışsınız hocam.
Bu sorun Osmanli Devletinin gerileme - yıkılış sürecinde de vardı.
Medreselerde ( o zamanın üniversiteleri) , BEŞİK ULEMALIĞI denen bir durum vardı. Babası medresede ulema olan ( öğretim görevlisi) bir çocuğun yeri daha besikteyken belliydi. O da büyüyünce liyakatine bakılmaksızın babasının işini devr alıyordu. Buna beşik ulemaligi deniyordu.
Bu hastalık maalesef eskiden beri var olan ve devletin yıkılışın da etkisi olan durumlardan biriydi. Şimdi de tabi bunun modern halini geliştirdiler. Tüm akrabaları ise alıyorlar...
Bu durum basit bir sorun değil...
Devletin beka meselesidir.
Hocama bu konuyu gündemde tuttuğu için çok teşekkür ederim...
İyi üniversitelerden mezun olmama rağmen iş bulamadım ve özel ders veriyorum ve aldığım eğitime rağmen ve deneyimime rağmen ders ücretlerim fazla geliyor.
Ama bu sorun benim sorunum değil ben milletimizin kendi emeğine ve eğitimli insanlara değer vermediğini düşünüyorum.
Bence her şey buradan başlıyor. Çok ucuza çalışmayı fakirliği normal karşılıyoruz.
Ah hocam ah, yıllardır kendi kendime çırpındığım hisleri tek seferde deyiverdiniz. Liyakat liyakat liyakat hocam.
Hocam benzer bir olay yaşadım. Bulunduğum ile bir hayli uzak bir üniversitede ilan açmışlardı ben de hocama danıştığımda, ilgili araştırmayı yapıp kadronun sahibi var zeynepcim sen bilirsin demişti. Maddi ve manevi eksikliklere rağmen bir umut bile bile gittim. Nasıl bir çaresizlik içindeyim siz düşünün hocam :(
Artık kimsenin de umrunda değil. Liyakat, Bilim!
Ne yazık ki Zeynep hocam
Çok değerli bir iş yapıyorsunuz Hocam. Teşekkür ederim, sevgiler...
Ah hocam o kadar güzel anlatmışsınız ve o kadar çok haklısınız ki inşallah olur böyle adaletli bir dünya ve herkes bunun farkına varır
Söylemek istediğim birkaç bişi var. Öncelikle kötü niyetle yazılmadıklarını bilmekle beraber Behçet hocamın ve bu kanalın söylenmesi gerekeni söylemesine dair olan şaşkınlığımızın dolaylı olarak eleştirdiğimiz durumları beslediği kanaatindeyim. Yani ne demek istiyorum? Hocamızın veya hocamız gibi duruşa sahip olan kişilerin bu işi yaptıklarında cezalandırılacak olduğunu bekleme öğrenilmişliği eleştirdiğimiz sistemi besleyen bir etki yaratıyor. Liyakati çift taraflı düşünmek gerek. Yani sadece liyakatli olmayanların seçilmesini eleştirmemiz yetmez, layık olmaya önce kendimizden başlamalıyız. Hocam sizin burada söylediklerinizle gurur duymuyorum çünkü bu ayrıca gurur duyulacak bir husus olmamalı fakat duruşunuzla gurur duyuyorum çünkü layık olmanın gerekliliğini anlatmakla yetinmeyip bunun için çabalıyorsunuz, elinizden bu geliyor ve elinizden geleni yapıyorsunuz. Bu depremin bize öğrettiği/öğretmesi gerektiği en acı şeylerden biri de işimizi ahlaklı olarak yapmanın önemi. Bulunduğumuz konum farketmeksizin yaptığımız her işi bir insanın hayatı söz konusu olduğu bilincinde olarak yapmalıyız. İşte bu yüzden önce kendime sonra size söz veriyorum ve bu yazıya denk gelen sizlerden de kendinize söz vermenizi rica ediyorum. Yaptığımız küçük büyük her işi hakkıyla yapmayı ilke edinelim.
Ben bulunduğum yerin hakkını vermek için size söz veriyorum. Kendimin daha iyi versiyonuna ulaşmak için sürekli çabalayacağıma dair söz veriyorum. Doğruyu her zaman bilemesem de bariz yanlış olanları seçmeyeceğime söz veriyorum. Önce kendi kapımın önünü süpüreceğime dair söz veriyorum.
Siz bizim gönlümüzün prof'usunuz hocam şimdiden söyleyeyim:)
Gönül profesörlüğü karın doyurmuyor ama :P:)
@@akademiklink docentlikten sonra ister masa basi otur ister calis her turlu 5 yil sonrasinda profsun zaten hocam 5yil ne zaman dolacak diye seninde gun saydigina eminim ama ispat edemem :p
@@username42 Doçent olmak için gereken puanı aynen profesörlük içinde istiyorlar. Öyle 5 yıl otur değil. Yanlış duymuşsunuz.
@@BYDural docent olduktan sonra prof olmaniz icin gereken sey 5yil beklemek zaten docentlik kriterleride de her sene surekli degistigi icin bi hale yola koyamadilar guzelce.
@@BYDural DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Profesör Kadrolarına Atanma
Atanma şartı
MADDE 12 - (1) Profesör kadrolarına atanabilmek için doçentlik unvanını aldıktan sonra en az beş yıl açık bulunan profesörlük kadrosu ile ilgili bilim alanında çalışmış olmak, kendi bilim alanında uluslararası düzeyde orijinal eserler vermiş olmak ve uygulama alanı bulunan dallarda uygulamaya yönelik çalışmalarda bulunması gereklidir. bu kadar tek sart once docent ol sonra 5 yil bekle ve prof ol.
Sizin sayenizde acı ama gerçekleri öğrendim. Yanındayız deyip yanımızda olmayanları öğrendim. Hayatıma babişko asuman terimi girmiş oldu. Teşekkür ederim.
Hocam kanalınız eğer bir gun gercekten kapanacak olursa kapanma sebebi inşallah sizin gibi cesaretli insanları susturmak olmaz. Bizim hakkını arayan insanlara ve hak yemeyen insanlara ihtiyacımız var. İş bulmak bu konuyu hallettikten sonra kendiliğinden gelecektir. Seviliyorsunuz hocam saygılar
Artık midem kaldırmıyor bu tarz gerçekleri izlemeyi ve öğrenmeyi. Düşünebildiğim tek şey temiz kalabilmek. Kıyametin alametlerinin %95 ' nin gerçekleşmiş olduğu bu dünyada: ''Rabbinize kavuşuncaya dek sabredin, zira her geçen gün bir önceki günden daha kötü olacaktır.'' diyen Peygamberimi düşününce, üstüne bir de yaşadığımız Türkiye'nin en büyük depremi hadisesini de hesaba katınca ( K.Maraş'ta yaşıyorum ) bu dünyadan çoktan umudumu kestim maalesef :(
Bir milletvekili söylemişti liyakat konusunda : Evime çağırdığım bir tesisatçıya gece teeccüd namazına kalkıyor musun diye sorduğumu hatırlamıyorum , ne sorarım işini temiz yapar mısın zamanında bitirir misin . Kendi işlerimizi yaparken liyakatli insanları arıyoruz ama mevzubahis devlet olunca taraftar aramaya dönüyor
Çözümü çok güzel özetlemişsiniz tebrikler, bir kişiye bile dokunusanız ne ala 🙏
Hocam,ağzınıza yüreğinize sağlık.Yine muhteşem bi video olmuş.Sizinle tanışmak benim için çok büyük bir şans oldu.Bütün videolarınızı izleyip kendi derslerimi çıkarmak niyetindeyim.Yaşanan süreç üstüne ''LİYAKAT'' meselesi ancak bu kadar güzel açıklanabilirdi.Sağolun varolun...
Hocam iyi ki varsınız, bunları dile getirdiğiniz için çok teşekkür ederiz🙏
Yüreğine sağlık teşekkür ederim. Yıllar sonra sizin bu haklı serzenişinizi bu insanlar daha iyi anlayacak . Maalesef iş işten geçmiş olacak
Hocam yine bir takım gerçekleri hatırlattığınız pazar günündeyiz. Emeğinize sağlık. Umarım bu konuda herkes duyarlı davranıp, geleceği için çabalar.
Sistemin inadına gerçekleri haykırdığınız için teşekkürler hocam 🙏🏻
Altınbaş Üniversitesi Araştırma Görevlisi sınavında, 2022 yılı sonundaydı, ön eleme'de ilk sıradaydım, puanlarım da gayet iyiydi, ama sınavda 100'lük kağıt verdim neredeyse lakin 20 civarı bi not "verdiler" ve 2 kişi alınan kadroya 3. olduğum için giremedim. Sonradan biri caymış beni aradılar lakin artık "torpilsiz" bir şekilde bi üniversiteye hakkımla girmiştim çok şükür. İyi ki olmamış, iyi ki... Böyle bi anektod da benden sayın vatandaşlarımız...
Hocam emeğinize sağlık, inşallah dediğiniz şekilde olur. Lisansta iken; laba girmek yerine parti için şehir şehir dolaşıp bitirme projelerini hocalara yaptıran insanlar vardı, sonra bunlar yine partiler sayesinde kadrolara yerleşti maalesef ve kimsenin de umrunda olmadı. Benim naçizane eklemek istediğim bir diğer konu da; doktora ya da yüksek lisans öğrencisi alıp bu öğrencilere gerektiği şekilde danışmanlık yapamayan ve verdikleri konularda uzman olmayan hocalar. Bu tür hocalar; hem öğrencilerin emeğine ve zamanına yazık ediyor hem de hiçbir şekilde kendilerini haksız olarak görmüyorlar. Bir çok nitelikli öğrenci de bu yüzden akademiden vazgeçiyor maalesef.
Bizim site görevlisi vardı. Annem "şemsiyeleri getirir misiniz?" dediğinde "görürsem söylerim" demişti. Sonra adamı işten attırdık. Böyle çürük çalışanlar her yerde.
Video paylaşıldığından beri gidip geliyorum ve bunu her videonuzda istemsizce ve içimde bir umutla yapıyorum. Ülkede hiçbir şey rayında gitmezken bile trendlere bakıyorum saçma salak programlar, hayatına hiçbir yarar sağlamayacak futbol maçları, köşk ve holding konulu diziler, vasıfsız birçok insanın eğlence videoları... Neden kimse ülkenin bu gidişatı ile ilgili sorunları görmek istemiyor, neden bunların farkına varıp bu sorunları dile getiren videoları öne çıkarmıyorlar anlamış değilim. Yazık, çok yazık...
"Liyakat istiyoruz" diyoruz "siyaset yapma" diyorlar.
Hocam 12. Sınıf lise öğrencisiyken memleketten Ankaraya giderken yanınıza uğramak istiyordum. Annem 15 tatilde gitme Nisan tatilinde gidersin dedi. Sizi ünide bulamazsam bekleyecek yerim yok otogar üniye uzak olabilir türlü
Potonsaiyel masraflardan yanınıza gelemedim. Umarım bir gün tanışırız.
6:27
-Yardım, yardım, yardım. Yardım ediceksin abi ya
+Aynen bana şuradan bir touch blue alsana
Yıllardır bağırdığımız konular , anlattıklarımızda bize gülücük atmaları da ayrı bir dert zaten.. sistem bu , değiştirmek mi imkansız , çünkü insanımız değişmiyor ( Allah Razı olsun )!!!! ben Müslim bir şahıs olarak Rabbimin nizamının dışında hangi nizam gelir se gelsin aynı düzen devam etmeye mahkumdur ... Hocam ağzına sağlık tebrik ederim...
Arkadaşlar akademik kurumlarda olan torpiller bile bu kadar basitleştiyse, varın siz gidin diğer kurumlardakileri düşünün bir de! Bir nebze de olsa eğitimli insanların olduğu kurumlar bu hale geldiyse diğer kurumların hali nicedir! Evet bugün de umudumuzun kırıldığı, yaşama sevincimizden biraz daha düştüğü bir gün oldu! Emeği geçenler gün yüzü görmesin!
Ülkemizin en ama en önemli sorunu gerçekten. Başımıza gelen her kötülüğün temeli. Kul hakkı yemenin bahanesini bulmuş herkes, kendisini öyle teselli ediyor ama bunun bahanesi olmaz kardeşim. Başkasıyla eşit olmadan elde ettiğin her hak, iş vs. haram, günah, etik dışı... Adına kim ne derse
Adalet lazım hocam herkes hak ettiği yere gelmeli yoksa sonumuz kötü
Hocam bırakın akademiyi ben taşrada küçük bir diş hastanesinde diş hekimi olarak görev yapıyorum, orada bile hasta gelince ilk önce müdürün yanına çıkıyor oradan alıyor hasta girişini sonra bizim yanımıza geliyor doktor hanım müdür beyin selamı var diye🤦🏽♀️ artık kızıyorum müdürün selamı olmasa bakmayacak mıyız biz size diye. Hastalar gülümsüyor sadece ya cidden gülüp geçiyorlar yani. Böyle gelen kişileri canıgönülden geri çevirmek istiyorum :')
Ne yazık ki o kadar yaygın bir hale geldi ki bu iş, torpile gerek olmayan yerlerde bile torpil aranıyor artık
Hocam arka fonda "akademiklink"in "akademi"sinin aşağı doğru batık olması harika bir detay mı yoksa benim mi paranoyam
Harika bir detay :)
@@akademiklink O zaman hocam bir doçentin (başı belaya girmezse profesör:) ) akademiyi aşağıda tutmak zorunda bırakılmadığı bir sistem dileğiyle
Valla hocam o kadar güzel şeyler söyledin ki. Ben devletten hiç maaş almadım, üniv'den sonra asistan olmayı çok istiyordum, ama bizim üniv'de, önceki yıl asistanın, en başarılı öğrenci değil de, hocalara en yakın öğrencinin asistan olduğunu görünce, bu işten tamamen vazgeçmiştim. Liyakat mevzusu eğer çözülemezse, sadece üniv'lerde değil, devlet kurumlarında, belediyelerde... valla işimiz, çocuklarımız geleceği çok çok zor. Çözmek bizim elimizde. Bu çok kolay aslında.
Türkiye'nin en büyük sorunu Liyakat değildir.Doktor , hemşire , psikolog , hakim , savcı , avukat , öğretmen , mühendis ...hepsi kendi alanlarında liyakat sahibi insanlar.Sağlık alanında kim , bir doktordan daha liyakatli olabilir? Hatta bakanlık alanında eğitim almış bakanlar var.Hukuk mezunu adalet bakanı , tıp mezunu sağlık bakanı ,
siyasal bilgiler mezunu ıçişleri bakanı...gibi. E hepsi liyakat sahibi.
Bu liyakat sahibi insanların kişiliği önemli olan.Nasıl bir kişiliği var bu liyakat sahibi insanların? Kişiliği bozuk insanlar liyakat sahibi olsa ne olur? Esas sorun bu , liyakat değil kişilik özellikleri.
Tüm kurumlarda başta mülakatı kaldırarak baslaya biliriz. Soruların çalındığı bir ülkede çözüm değil ama bir yerden başlamak lazım.
Ben bu durumun düzeleceğini düşünmüyorum.Sorun insan kalitesi ve bununda içinde olan ahlak sorunu.Ahlakli olduğumuzu savunup,kendimizi kandırıyoruz.Bu düşüncedeki bir nesilde kendi gibi nesiller yetiştiriyor.Sonuc hep aynı.Önce kişisel olarak samimi olup,herkesin kendi çöplüğünü supurmesi.Ancak hiç ümidim yok.Saygilar.
Gerçekten bu çok can yakıcı bir mesele. Umuyorum, sonunda herkes sadece çabanın ve sabrın gücüne inanır
Muhterem Kardeşim, iyi niyetli olduğunu düşündüğüm için kanalını takip ediyorum. Bu düzen maalesef düzeltilebilme eşiğini çoktan kaçırdı. Artık hasarlı binaların yıkılıp yeniden yapıldığı gibi tekrar inşa edilmesi lazım. Kanalımıza da bekleriz
Kimse işini severek isteyerek yapmıyor bu ülkede. Sevmeden ve isteyerek yapmamanın sonucu da dediğiniz gibi LİYAKATSIZLIK
Maalesef her yerde torpil arıyoruz Behçet hocam ama buna bazen de mecbur bırakılıyoruz. Geçenlerde bir trafik kazası geçirdik. Haklı olduğumuz halde polisin yanlış çizimi yüzünden hatalı çıktık. Polisle görüşüp düzelttirmek istedik ama polis görüşmek istemedi. Daha sonra araya birini sokup görüştük ama tabii yine de düzelttiremedik çünkü torpilin bile derecesi var :) Torpilimiz yapılan yanlışı bile düzelttirmeye yetmedi. Şimdi aylarca mahkemedir o'dur bu'dur uğraşıp duracağız..
Bu videonuz ve “GSM Operatörleri ve Ahlak Yoksunluğu” adlı videonuz için teşekkürler.
Asıl bizler teşekkür ederiz hocam, çok teşekkürler destekleriniz çok kıymetli bizler için
Birisi torpil ile senin hakkını yediği zaman çok üzücü, ancak sen bir işe 0 efor ile girdiğinde de bir o kadar keyifli olsa gerek. O yüzden güç sahibi durumdaki kimselerin yok ben bu işlerle uğraşmayacam namuslu bir insan olacağım demesi bence cok da mümkün değildir. Üzülerek söylüyorum ki Türkiye'de kaliteli ve liyakatlı neredeyse hiçbir şey bulunmamaktadır.
"Kendi kişisel çıkarlarımızdan vazgeçerek..." dediğiniz an zaten iş bitti hayal oldu Türk Türkü ezmeyi sever zevk alır böyle bir milletiz hepimiz ezilelim inşallah dibine kadar =)
her zmanaki gibi hariaksiniz. Adanali hemserim, bu ulkeye donecem ve elimden geldigince yardim edecegim. Seni bulacam insallah beraber yardim etme imkanimiz olur.
liyakatsizlik haksızlıkların en büyüğüdür, adamın hakkına girmiyorsun sadece onun doğacak çocuğunun, torununun hepsinin hakkına giriyorsun, altından kalkamazsın, toprağın sadece üstü yok, toprağın altı da var...
uzun zamandır işsizim, çok defa torpil teklif edildi ama kabul etmedim. şu an 32 yaşında düzen kuramamış biri olarak şerefinle gelecek kurmak bu memlekette hayal oldu. her şey sıkıntılı şerefinle ticaret yapmamızsın, işe giremezsin. sonuç olarak bu dünyadan vazgeçtim ve ölümü bekliyorum belki diğer tarafta yüzümüz güler.
Keşke reddetmeseydiniz. Sizin/bizim gibi azınlıkların şerefi bu dünyayı değiştiremeyeceği gibi kendimize de fayda sağlamıyor. Oyunu kuralına göre oynamak lazım.
@@Gassy1 kolay olanı seçmek doğru olanı seçmek demek değildir. bir yanlış diğer yanlışa çıkarır. çok şükür iman ettik her şey mal mülk demek değildir. varsın şu dünyadaki rızkımız az ama temiz olsun.
Olması gereken sistemi seçebiliriz ve ya ne olmaması gerektiğini belirleyebiliriz, ama bu denli bozulmuş bir dizgeyi nasıl kıracağız? Bunu belirlememiz lazım ve uygulamaya almak inanılmaz zor olacak. Bilmiyorum ama ülkemiz insanının umursamazlık seviyesi çok yüksek. Sanırım bunun sebebi düşük eğitim seviyesinden ve kültürel olarak izole olmamızdan kaynaklanıyor. Eğer yurt dışına çıkma fırsatınız olduysa ya da çevrenizde yabancı insanlardan oluşan bir ağ varsa. Karakterlerindeki farklılıkları, ülkede olan olaylara verdikleri tepkileri görebilirsiniz. Behçet hocam doğru söylüyor, neredeyse herkesin haksız ama o kadar da haklı olduğu bi zaman içindeyiz. Benim için ülkede kalıp durumu çözmektense yurtdışına taşınmak daha mantıklı ve kolay geliyor.
Hocam Allah razı olsun sizden
" Torpil'' için aranılanlar kesinlikle reddecek ilk çözüm bu gibi..sonra yavaş yavaş oturur liyakat sahipleri yerleşebilir kadrolara sağcısı-solcusu kardeş kardeş işimize bakarız
En büyük sorunumuz herkesin gücü ölçüsünde bunu yapması ,ve liyakati eleştirenlerin bile fırsat buldukça bunu yapıyor olması. Liyakat belgesi yapan gazeteci bile hayatını anlatırken müsemil olduğunu bir tanıdığının referansı ile gazeteci olduğunu anlatması bunun en büyük örneği. Herkes gücü ölçüsünde zülmediyor..
Hocamız Doğalgaz ve Elektrik faturasından bıktığı için Silivri'ye taşınma kararı almıştır..
:(
Aba altından Sopa.
Hocam İstanbul Esenyurt Üniversitesine başvurduk. Adamlar ilanı duyurdu sonucu duyurmadılar. 3 kitap bölümü olan adamı dr. öğr. üyesi diye almışlar. Adamları arayıp soruyorsun sonuçlar açıklanacak mı diye yok diyorlar. Akademinin çıktığı yeni liyakat seviyesi bu. Saygılar.
Hocam gecen gordum aklıma geldiniz, Acun'un "krallık" yaptigi videoyu ve buna karsi toplum gorusunu yorumlamanizi isterdim...
czcams.com/video/3K9oCME-0Zk/video.html
Bu bahsi gecen video - "Acun Ilıcalı duygusal anısı" olarak da aratilinca cikiyor. Ben "krallık " başlığıyla gormus oldugum icin oyle bahsettim
Yıl 2050 Akademiklink abone sayısı 20 milyon
:)
Büyük devletler sadakatle kurulur, Liyakatle yükselir. Yıkılmaları ise liyakati bırakıp sadakate dönmeleri ile olur. Savaş Ş. Barkçin
Açık açık gelme demeleri o kadar acımasız ki
Toplumun mentalitesi değişmediği sürece pek bir şey fark edeceğiniz sanmıyorum hocam .
Ben de ne yazık ki bu ülkedeki LİYAKATSİZLİĞİ iliklerine kadar hissetmiş bir torpilzedeyim. Alanım Beden Eğitimi ve Spor.. Lisansı 1.likle bitirdim, yüksek lisansı 1. kazandım 1.likle bitirdim.. Doktora sınavına girdim adı lazım değil bir devlet üniversitesinde, ve birinci sırada olmama rağmen sonuncu sırada sınavdan ayrıldım. Çukurova Üniversitesine aynı puanla başvurdum ve sınavı 1. kazanarak doktora eğitimine başladım.. Bir kaç kadroya başvurdum ve sonuç hep hüsran.. Dayın varsa kralsın durumu.. Hocam CV'niz başvurular arasında açık ara en iyisi ama ne yazık ki bir torpil olmadan çok zor diyen komisyon başkanları gördüm..! Benim onda birim kadar olmayan kişilerin kadro aldığını gördüm ve görüyorum.. Ama savaşmaya devam ediyorum.. Bir gün liyakat sahibi insanlarla karşılaşacağımız günlerde görüşmek dileğiyle..
hocam aile üniversiteleri diye bir video yapıp aynı soy isimi taşıyan kadroları bulup bizimle paylaşmaya ne dersiniz
:) daha ilk ismi söyler söylemez kanal kapanır sanırım
@@akademiklink hocam ben şakasız listesini tutuyorum
@@akademiklink sizinle paylaşmaktan memnuniyet duyarım :)))
@@bunyamincicek3838 hocam u listeyi paylaşmanız mümkün mü?
Haluk Tatar yapmıştı bı yayında , şimdi Behçet hocanın önünü kesmeyelim
Asgari ücretten az alınan ücretli öğretmenlikte bile torpil var. Adamı olan giriyor, olmayan nitelikli öğretmenler de evde depresyona giriyor. Böyle bir ülkede yaşamaktan artık bunaldım
Malesef biz Tıp fakültesine veteriner dekan atandığını biliyoruz ne diyelim. Mimarlık fakültesi dekanı ilahiyatcı :(
Bu ülkede bir gerçek var ki o da şudur. Bu ülkede herkes liyakat taraftarıdır, torpile karşıdır. Ancak kendine sıra gelince liyakatin önemi kalmaz, torpil yapacak bir dayı arar. Bu her alanda böyledir ve 25 yıllık memuriyet hayatımda bunun değiştirilemeyeceğine inanmaya başladım.
sevgili hocam, Yök1002000 doktora öğrencileri olarak anlattıklarınızı dinlerken yaşadıklarımız gözlerimizin önünden geçti. sizleri seviyoruz hocam sevgiler..
Hocam siz kanserli vücuttaki ümit veren genç ve sağlıklı hücre gibisiniz.
Hocam maşallah çok güzel anlatıyorsunuz ama sorun şu ki; torpile karşı olan insanlar hiç bir yere gelemediği için, hiç bir şeyi de düzeltemiyorlar. Torpil meselesinin düzelmesi için, önce ahlakın düzelmesi gerekiyor. Şuan torpile karşı olan insanların %99'u kendisi torpil yaptıramadığı için karşılar. Asıl önemli olan torpil yaptırabilecek tanıdığın varken hakkınla bir yerlere gelebilmeye çalışmak. Güçsüzken herkes adalet ister, asıl mesele güçlüyken adaletli olabilmektedir. Düzenin değişeceğine zerre inancım yok.
Sonuna kadar Haklısınız...
Taa ki; yarın benim bir kurumda işim çıkarsa!..
O zamanda seni haklı bulmak niyetiyle iyi çalışmalar diliyorum.
Eğer birisi sizin hakkınızı yediyse o hak yiyenle haklı mücadeleni verirsin, senin hakkın budur. Sen benim hakkım yendi ben de başkasının hakkını yiyebilirim diyip kedinine bunu hak göremezsin, öyle bir hak yoktur.
CZcams bile LİYAKATA önem vermiyor emek veriyoruz kanala destek olan kişi çok az 😀 CZcams da babişko asuman yönetiyor. Tüm ülkemize geçmiş olsun . Saygılarımla.. 🍀
:)
@@akademiklink Hocam sizi çok severek takip ediyorum Allah sizi kötü insanların şerrinden planından korusun.. İyiliğin temsilcisi olarak daim kılsın 🙏😊Amin.
Bu kadar video, bu kadar yorum, bu kadar insanın tepkisi ve yine değişen birşey yok ben anlamıyorum ne yapmak lazım?
Gündemde tutmak ve farkındalık yaratma zorundayız
Öncelikle siyasetteki 600 milletvekilinin liyakata göre seçilmeli ve liyakatsız adaylara oy verilmemeli.Milletvekili seçilme koşullarından biri ilkokul mezunu olmak😤😤
Şimdi Türkiye'deki sistemin bir çırpıda nasıl mükemmel ötesi olması için beyin yaktığımı anlatacağım. Kadınları iş hayatından tamamen fiilen ve külliyen çıkaracaz. Ama bunu, kadının eğitim hakkını kesinlikle kısıtlamadan yapacaz. Kadın, zorunlu ilkokul, ortaokul ve anadolu lisesi eğitimini tamamladıktan sonra üniversite okumak istiyor ise zorunlu bölüm dersleri şöyle olacak: annelik ve çocuk gelişimi, ev ve yaşam kültürü, spor ve sosyal yaşam, kişisel bakım, estetik ve güzellik, psikoloji, sosyoloji, dünya kültürleri, seçmeli dil eğitimi, aşçılık, masaj ve fizyoloji egitimi, yoga, dil ve konusma terapisi, vs... Erkekler için ise ilkokul ve ortaokul eğitimini tamamladıktan sonra anadolu ve meslek liseleri kuracaz. Anadolu liseleri karma eğitim olacak ama erkeğin kazanması için zor şartlar ve sınırlı kontenjan koyacaz. Öyle her önüne gelen erkeği anadolu lisesine sokmayacaz. Torpili kesinlikle kaldıracaz. Anadolu lisesini kazanan erkekler beyin adamı olacak ve bunlar masa başı işlerde, ülke yönetiminde söz sahibi olarak kpss'siz, direk işe yerleşmesini sağlayacaz. Maaşları, mesleki başarılarına, ülkeye ve kendilerine kattıkları katma değer oranında artış gösterecek olup, maaşları Mesleki lise çıkışlı olan erkeklere göre daha yüksek olacak. Mesleki lisede bölümlerden bazıları olarak makine, elektrik, elektronik, telefon tamirciliği, araba tamirciliği, uçak tamirciliği, inşaat ustalığı, temizlik ve altyapı işleri, turizm otelcilik, marangoz, kuafor, polislik, jandarma, asker, itfaiye, şoför, taksici, kepçeci, çiftçi vs.. gibi beden gücü gerektiren mesleklerin maaşlarını da asgari geçim sınırında tutacaz. İşyeri kaynaklı sorunlarda bireyin işsiz kaldığı süre boyunca ona yeni bir iş bulunana kadar giderlerini devlet finanse edecek. Para artık tamamen dijital ortamda olacak. Nakit devri kapanacak ve herşey sistem uzerinden kanıtlanabilir, açıklanabilir ve vergi usulüne aykırı durumlar olmadan Herkesin geliri ve gideri sistem uzerinden takip edilebilecek. Böylece ülkemizde bolca bulunan +/- anormal kazançlı insan topluluğu lav edilecek ve gelir adaleti sağlanacak. Evlilik durumunda nüfus ve tüketim dengeleme sistemi ile en fazla 2 çocuk yapmak üzere kural koyulup, doğan her çocuk için eğitim, sağlık ve sosyal hakları erkek çocuklar için meslek hayatına atılana kadar, kadınlar için ise evlenene kadar devlet finanse edecek. Devlet, Sakat ve engelli çocukları ömürleri boyunca finanse edecek ve her türlü ihtiyacını fiilen ve zaruren karşılayacak. Evlilik sürecinden sonra kadın, babasının ve annesinin himayesinden ve maaşından çıkıp erkeğin maaşına taabi olacak. Günümüz Türkiye enflasyonu ve 19 tl olan dolar kuru değeri baz alınarak asgari ücret en az 1500 dolar olacak, Erkek 3000 dolar kazanıyorsa devlet en az 1500 dolarını kadına ve çocuğuna verecek ve her kadının altında kendine özel arabası olacak. Kadına ve çocuklarına her türlü sosyokültürel destek ve sosyal yaşam alanları sağlanacak. Her meslek grubu için erkekler günde fiili 7 saatten fazla çalışmayacak, meslegin niteligine göre en fazla 1 saat zaruri ara mola olacak ve aynı işi bir günde 3 kişinin yürütebilecegi sabah-oglen, oglen-aksam, aksam-gece vardiyalı sistemi zaruri olacak. 3 gün çalış 1 gün tatil sistemi olacak. Ayrıcalıksız Her meslek grubunda vardiyalı yıllık tatil ve ara tatil olacak. Mesleğin getirdiği deformasyon yuzdesine göre artma eğilimi gösteren ve yıllık bazda totalde en az 4 ay olacak şekilde tatil imkanı sağlanacak. Kadının eğitim alanından çekilmesini değil çalışma hayatından çekilmesini savunuyorum. Kadının zaruri olarak liseye kadar eğitim alması gerektiğini düşünüyorum. Şuan sayısız sınava giren, başarısız olan, işsiz kalan, evlenemeyen, alım gücü bitik ve kıt kanaat geçinen o kadar çok bitik erkek ve kadın var ki bu insanlar ülke için güvenlik sorunu teşkil ediyor. Erkek, doğası gereği birşeyler elde edemediginde saldırgan ve vahşi olur. Erkek bir kadını finanse eder ama bir kadın bir erkeği finanse etmez. Genlerimiz ve geleneğimizle oynadılar. Unutmayalım ki biz yeniden yerleşik düzenden göçebe düzene geçtik. Ama herkes aşırı derecede bireyselleşti ve yalnızlaştı. Bu da bireyin kandırılma olasılığını arttırdı, savunma mekanizmasını zayıflattı. Çalışma şartlarının çok zor olduğu bu sistemde aile kültürü de çürüdü. Toplum olarak yaşıyor olmamız ve kimsenin kimseyi tanımadığı, dolmuşa, otobüse bindiğin insanın ne kadar tekin olduğunu bilmez hale geldik. Şehir hayatı güzel fakat tüketim çılgınlığı hat safhada. Peki Dünya bizim çöpümüzü nereye kadar finanse edebilecek?
Bu sistem çok daha geliştirilebilir ve bu sayede evliliksiz hayatın, yalnız yaşam ve gelecek kaygısı olmadan fakir hayatın önüne tamamen geçilebilir. Suç, işsizlik ve intihar oranları neredeyse sıfırlanır. Eğitime, üretime ve insana verilen değer artar.
Ya oyle bir noktaya geldik ki: tamam torpillisi olsun ama biraz liyakati da olsun nolur diyoruz. Usandım. 20 yıl onceki yoneticim donup dolasip ayni yere yonetici oluyor. Ya hu hic mi adam yok, bilisim şirketine kimya ogretmeni bicilmez kaftan elbette(!) ama baska hic mi ehil adam bulamiyoruz. Ooof of! Yıldım artık.
Kıymetli Hocam severek takip ediyorum. Harika bir iş yapıyorsunuz. Ve bu videoda söylediklerinize maalesef sonuna kadar katılıyorum.
Buyrun ayetler
Şüphesiz Allah, size emanetleri ehline (sahiplerine) teslim etmenizi ve insanlar arasında hükmettiğinizde adaletle hükmetmenizi emrediyor. Bununla Allah, size ne güzel öğüt veriyor!.. Doğrusu Allah, işitendir, görendir. (Nisa, 4/58)
Ey iman edenler, kendiniz, anne-babanız ve yakınlarınız aleyhine bile olsa, Allah için şahidler olarak adaleti ayakta tutun. (Onlar) ister zengin olsun, ister fakir olsun; çünkü Allah onlara daha yakındır. Öyleyse adaletten dönüp heva (tutkuları)nıza uymayın. Eğer dilinizi eğip büker (sözü geveler) ya da yüz çevirirseniz, şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan haberi olandır. (Nisa, 4/135)
Ahlakı bacak arası ve başörtüsüne indirgeyen cahiller. Daha Allah'ın emrini bilmeyen cahiller olduğu sürece maalesef bu iş biraz zor.
Bediüzzaman Şamda 1911 yılında Emevi camiinde şöyle demiş.
" Müslüman milletlerin geri kalmasının sebebini altı tane hastalığa bağlamaktadır.
Birincisi: Ye'sin, ümidsizliğin içimizde hayat bulup dirilmesi.
İkincisi: Sıdkın hayat-ı içtimaiye-i siyasiyede ölmesi.
Üçüncüsü: Adavete muhabbet.
Dördüncüsü: Ehl-i imanı birbirine bağlayan nuranî rabıtaları bilmemek.
Beşincisi: Çeşit çeşit sâri hastalıklar gibi intişar eden istibdad.
Altıncısı: Menfaat-ı şahsiyesine himmeti hasretmek.
Ne acı ama anlattıklarınız o zaman da varmış ve tespit edilmiş alim bir zar tarafından. İnanmayan inanan farketmez. Ahmet söylediyse kabul Mehmet söylediyse kabul etmiyorum değil. Doğru tektir ve kim söylerse söylesin kabul etmek gerektir.
Türkçeleştirme gereği duymadım çünkü sizin kanalınızı takip eden insanlar araştırmacı ruhludur diye düşünüyorum.
Size ve tüm izleyenlerinize saygılar hürmetler. Başarılarınız daim olsun.Kalın sağlıcakla.
Sayın hocam çok haklısınız. Bunun kavgasını veriyorum LİYAKAT LİYAKAT LİYAKAT canım çıktı neredeyse eş dost ahbap insan kayırmalardan ötürü bu durum ile alâkalı söylenecek ortaya dökülecek o kadar argüman var ki hangi birisini KİME / KİMLERE anlatacaksın. Teşekkür ederim.
hocam sizi izleyince geleceğe dair umutlarım hem azalıyor hem de artıyor :')
:D