Su Kasidesi: Fuzûlî'nin Ölümsüz Şaheseri

Sdílet
Vložit
  • čas přidán 20. 05. 2022
  • Asıl adı Mehmed olan Fuzûli, Klasik Türk şiirinin doruk noktasıdır. Onun Türkçe divanında yer alan Su Kasidesi ise bir naat olup edebî yönden bir şaheserdir. Şair, su tasviri ile başladığı bu kasidesinde Peygamber Efendimize olan sevgisini su gibi saf, temiz ve akıcı bir dille anlatır.
    Bu sohbetimde, tamamı 31 beyit olan bu muhteşem şiirin farklı bölümlerinden 9 beytini okuduktan sonra 23. beytini açıklamaya çalışacağım.
    Kasidenin 23. beyti şudur:
    Hâk-i pâyine yetem der ömrlerdir muttasıl
    Başını taştan taşa urup gezer âvâre su
    Şair Hz. Peygamber’e hitâben diyor ki; su, senin ayağının toprağına yetişeyim, ulaşayım diye başını taştan taşa vurarak ömürler boyu, durmaksızın âvâre bir şekilde gezer. Bilindiği gibi Fuzûlî Irak coğrafyasında Hille, Kerbelâ ve Necef’te yaşamıştır. Hille Bağdat’a 45, Kerbelâ 50, Necef ise 60 km. uzaklıktadır. Kaynaklar onun Kerbelâ’da Hz. Hüseyin’in türbesinde bir süre türbedarlık yani bekçilik yaptığını belirtir. Ömrü boyunca Fuzûlî bu bölgeden dışarı çıkmamıştır ya da çıkamamıştır. Bir gazelinde “Fuzûlî terk edemen ser-i kûy-ı yârin / Vatanımdır vatanımdır vatanımdır vatanım” der.
    Şairin yaşadığı bu bölgede gördüğü su Dicle ve Fırat nehirleridir. Bu iki nehir Türkiye topraklarından çıkar ve Basra Körfezine dökülür. Dicle Bağdat’ın içinden geçer. Fırat ise 25 km. batısından. Akış istikametlerine bakılırsa kuzeyden güneye doğru bir akış vardır. Güneyde ne vardır? Mekke ve Medine şehirleri vardır.
    Mekke Hz. Peygamber’in doğduğu, büyüdüğü, 63 yıllık ömrünün elli yılını geçirdiği ata yurdudur. Hz. İbrahim’den beri mukaddes sayılan Kâbe oradadır. Medine ise hicrette onu bağrına basan, koruyan ensârın şehridir. İslâm’ın ilk başkentidir.
    Fuzûlî, arazinin, yer kürenin meylinden dolayı güneye doğru alan Fırat ve Dicle nehirlerini kişileştirerek Allah Rasulü’ne âşık insanların sembolü olarak düşünmüş, bu iki nehrin sularının Hz. Peygamber’in ayak bastığı topraklara ulaşmak amacıyla güneye doğru aktığını belirterek edebiyatta hüsn-i ta’lil dediğimiz güzel sebep sanatını yapıyor. Binlerce yıllık Türk edebiyatının belki de en güzel hüsn-i ta’lili.
    Bunun yanında şair, Hz. Peygamber’e âşık insanların hac ibadeti için akın akın güneye gidişi ile suyun güneye doğru akması arasında da bir ilgi kuruyor. Her yıl hac mevsiminde akın akın insanlar Fırat ve Dicle nehirlerinin suyu gibi güneye doğru akarlar. Hz. Peygamber’in kabrini ziyaret etmek, onun ayak bastığı topraklara ayak basmak için.
    Nehirler, çaylar, dereler kıvrım kıvrım akarlar. Çünkü yumuşak zeminleri oyarak giderken sert zeminlere rastladıklarında yön değiştirirler. Burada suyun başını taştan taşa vurması, gerçek anlamda bunu düşündürür; ancak mecazî anlamda işlediği günahlardan ve yaptığı hatalardan dolayı pişman olup tövbe den bir insanın halini ifade ettiği gibi, Allah aşkıyla mest olmuş, kendinden geçmiş insanları da düşündürür. Ayrıca, o yıllarda insanların hacca giderken çektiği zorlukları ve sıkıntıları da çağrıştırır.
    Suyun bu şekilde akması muttasıl, yani hiç durmadan aralıksız devam etmektedir. Ne zamandan beri? Ömrlerdir. Yani çağlar boyunca, yüzyıllardır.
    Son olarak şunu da belirtmekte fayda var. Daha önce de belirttiğim gibi Fuzûlî Kerbelâlıdır. Kerbelâ İslâm tarihinde acıklı bir olayla hatırlanır. Bilindiği gibi Hz. Peygamber’in torunu Hz. Hüseyin ve yakınları Miladi 680 tarihinde Kerbelâ’da Yezit ve adamları tarafından kuşatılmışlardı. Önce susuz ve savunmasız bir yerde konaklamaya mecbur edilmişler, daha sonra su yolları kesilerek günlerce susuz bırakılmışlardı. Sonunda da sıcak ve susuzluktan bitkin hale düşen; ancak buna rağmen cesaretle dövüşen Hz. Hüseyin’i şehit etmişlerdi. Hz. Peygamber’e ve onun ehl-i beytine karşı sevgi ve muhabbetle bağlı olan Fuzûlî’nin, kasidesine su tasviri ile başlaması, şiirin tamamında su, su diye seslenmesi, “susuzam bir kez bu sahrada benim’çün âre su” demesi, bu olayı hatırlatmak amacına yöneliktir.
    KAYNAKLAR :
    “TDV İslâm Ansiklopedisi ’Su’ Maddesi (Kültür ve Medeniyet)”
    İskender PALA
    “TDV İslâm Ansiklopedisi ’Fuzûlî’ Maddesi”
    Abdülkadir KARAHAN
    “Fuzûlî Divanı”
    Abdülbaki GÖLPINARLI
    “Resimli Türk Edebiyatı Tarihi”
    Nihad Sami BANARLI
    #Su
    #SuKasidesi
    #Fuzûlî
    #Kaside
    #Fırat
    #Dicle
    #Bağdat
    #Hille
    #Necef
    #Kerbelâ
    #Mekke
    #Medine
    #HüsniTalil
    #SaçmaEyGöz
    #HazretiHüseyin
    #Naat
    #Hüseyin
    #KerbelâŞehitleri
    #EhliBeyt
    #Yezit
    #Yezid
    #Hacı
    #Basra
    #BasraKörfezi

Komentáře • 16

  • @ferdiciabdulkadir1945
    @ferdiciabdulkadir1945 Před rokem +6

    Fuzuli en büyük divan şairidir MEKANI cennet olsun büyük insan

    •  Před rokem +1

      Teşekkürler... Fuzûlî, Klasik Türk şiirinin Everest Tepesi'dir.

  • @semanurduran5950
    @semanurduran5950 Před 5 měsíci +1

    Teşekkürler hocam

  • @duyguozturk2265
    @duyguozturk2265 Před 2 lety +3

    👏👏👏yüreğinize,emeğinize sağlık.Çok güzel anlatım.

    • @salihozden192
      @salihozden192 Před 2 lety +1

      Teşekkürler...

    • @aysecicek8127
      @aysecicek8127 Před 2 lety +1

      Abicim ağzına sağlık çok güzel anlattınız şehitlerimizin ruhu şad olsun mekânları cennet olsun inşallah Rabbim Şefaatlerine nail eylesin cümlemizi

  • @akiforen2862
    @akiforen2862 Před rokem +2

    Hocam teşekkürler . anlatışınız bir su gibi akıp gidiyor, gönlünüze ve hissiyatınıza sağlık

    •  Před rokem

      Teşekkürler... Su gibi aziz olasınız...

  • @fatmaozden8399
    @fatmaozden8399 Před 2 lety +1

    Çok güzel anlatmışsın ablacım fuzulidende sendende rabbim razı olsun

    •  Před 2 lety

      Teşekkürler ablacım...

  • @alicetin5906
    @alicetin5906 Před rokem +1

    Hocam maşallah güzel bir anlatım.Rabbım istifade etmek nasip etsin inşallah

    •  Před rokem

      Teşekkürler...

  • @iD-ox8ow
    @iD-ox8ow Před rokem +1

    Çok acemice okunmuş, yazık olmuş şiire.

    • @husniyetekin949
      @husniyetekin949 Před 5 měsíci +1

      Bu kadar güzel bir anlatıma nasıl böyle acımasızca eleştiri yapabiliyorsunuz?