Video

Ben gerçekten maneviyatımı kaybettim

Geniş zamanlarımızda, dar günlerimizde derinden yakarışlar, dualar nasip olsun ders halkamızdaki herkese...

🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲

Bu yolda say ve gayretimiz inşallah makbul oluyordur. Allah razı olsun Hakan hocam emeğinize sağlık.

Özenle yapılan bir dantela, zaman alır. Fakat bakanları hayran bırakır. Yasin Suresi dersi böyle oldu. Takip etmem zaman aldı. Son derece faydalı oldu. Allah razı olsun. İlminizi artırsın.

Ah içimizde ki yangınlar ,haykırmak isteyipde nefes bile alamadığımız konular bu kadar naif ve de net ifade edilemezdi ,Allahm ebeden razı olsun ,vicdanlarımızda boğulurken bir nefes aldrdğınz için😢😢😢😢🤲🤲🤲🤲😊😊

❤❤❤

Çok teşekkürler çok istifade ediyoruz🎉

Vahıyle arama hıc bır seytanı unsurun gırmemesıni..derken meyi kasdettınız anlamadım o kısmı .. 44.22 dakika da ?

Aro.

Allah ebeden razı olsun hocam 💐 şuan ki Türkiye şartların da bizlere çok iyi geldi ❤

Aminn inşAllah Allah razı olsun ağzınıza sağlık hocam

Zarar verecek bilgileri sadece kendisinin bildiği için kişiyi mutlu etmesi 😁

Dinimiz tedbir dini✨✨ Konuştuğumuz bahsi anımsadım, şerlerinden emin olmadığımız kimselerin, sözü çoğaltabileceklerine sebebiyet verebilecek hal ve davranışta bulunmamak tedbirdir aldık koyduk heybemize

Merhaba videolarınızı tekrar tekrar izlenmeli ,insanoğlu çok cabuk unutuyor.selamlar sevgiler

Allahim razı olsun hocam emeğinize bilginize ömrünüze sağlık diliyorum

57:21 💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫

56:19 💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫

55:21 55:23 💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫

52:46 💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫

50:00 💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫

48:59 💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫

48:00 💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫

44:22 amin

44:00 Allah razı olsun Hakan Zafer Hocam rabbim zihin açıklığıversin emeklerinizi mükafatlandırsın inşallah💫

41:24 💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫

40:00 💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫👏👏👏👏👏👏👏

39:45 😊💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫

24:45😊hakan zafer hocam yol arkadaşlığı kademe yükseltmişsiniz . yavaş yavaş sınavamı hazırlıyorsunuz korktum nurhayat korkutuyor sanıyordum aslında alıştırıyormusunuz

22:58💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫💫

Allah duru müslümanlığın gereği olarak bize içinizden hayra iyiye doğruya çağıran bir grup olsun diyor. Bu grup illa bir falanca hırsını çok iyi yönetmiş bir azman önünüze düştüğünde sizi yönetsin demek değil. Ya da "Siz bir arada bulunmak için aranızdan birini seçin işte "falan değil. Layık veya değil fark etmez yeter ki falanca soydan gelsin diye bir saçmalık da değil. ✔️Ben iyiyi, doğruyu isteyen iyi insanlarla iyi yerlerde iyi işlerde pekala hareket edebilirim Bunun adına etiket olarak cemaat, camia, topluluk, toplum, tarikat, mezhep v.s sosyolojinin herhangi yakıştırmalarından ne denirse densin hiç önemli değil. Yaptığın işe bakılır. Sen ne yapıyorsun? Hakikat etrafında buluşmuş musun, önemli olan bu. İnsanların iyiliğini isteyen ve onlarla emri bil maruf nehyi anil münker hakikatı etrafında toplaşmış mısın, asıl şey bu. Ebette ki bir mümin olarak çatınının en kilit noktası tevhittir. O taşı çekersen gerisi boş. ✔️Din çok şeydir ama iş değildir. Ama hassasiyetlerin, ideallerin, inançların hayallerin dinin içerisinden seni yönlendiren bazı şeyleri açık hale gelebilir. Emri bil maruf nehyi anil münker gibi. Bir inanan gibi işleyebilir ama dini bir iş edinemezsin. "Din bizim işimiz" dersen o zaman bu bir alışkanlığa dönüşür. ✔️Alışkanlık her zaman kötü değil ama insan dini işiymiş gibi görüp din artık onun için bir iş olmuşsa bu alışmış haliyle inanç ve ibadetlerine laubali kayıtsız ve ilgisiz bir muamelede bulunan kişiye dönüşebilir.(Türbedar sendromu) ✔️Bu laubali kayıtsız tavrın bazı sınır tanımama durumları var. Bunlardan bir tanesi başkalarındaki o samimiyeti hafife alıcı bir tavır gelişir. Mesela senin o anda çok yüksek bir duygu durumunda olduğunu kabul etmez. Eğer onun için çizginin bu tarafına geçmen yasaksa seni iter. Canın sıkılacak falan hiç önemli değildir onun için. Çok da öyle çok üzerine düşünerek yapmaz. Halbuki sen gözyaşları içerisinde oradasındır. Adam sana oldukça kaba davranır sen bunu anlayamazsın.Çünkü onun için seninle aynı yerde değilsin. Çünkü o onun işi. "Biz her zaman" ile başkasındaki samimiyetin düzeyini anlamaz.Hafife alabilir. Alışkanlığın böyle bir tehlikesi var. ✔️Biz de yılların değme müslümanı, ışıl ışıl müslümanları gibi kendimizi sayıyorsak başkalarındaki yeni acemi samimiyetleri hafife alabiliriz. Hatta daha ileri girip acıma hislerine bürünebiliriz 🎯 Allah'a göre müslümanlığın birinci günü ile son günü arasında hiç fark yok l. Henüz yeni müslüman olmuş birisiyle atadan dededen evliya torunu olsan bile aynısın hiç farkı yok. Bu süper bir şey. ✔️İnanmak şahane ve yegâne bir durumdur. 🎯Dini işi gibi gören ve laubalilikte sınırları gitgide zorlayan insanlar birinci düzeyde başkalarının samimiyetini( başlangıç aşaması da olabilir) kendinden geride görüp onları hafife alabilir. ✔️Okudukça edindikçe öğrendikçe yaşadıkça tamamlanmış olması gereken yerde bu laubalilikle yılların sonrasında öyle bir çiğlik yapar ki ilk başlayan bile yadırgar. ✔️Bir diğer kusur da sınıflandırma. İnsan bir yerden sonra inandıklarını yaşadıklarını yaptıklarını sınıflandırma cüretini gösterir. ✔️Allah'ın o mükemmel adaleti olarak herkes için ortada aynı şey var. Dünkü müslüman ile bugünkü, yılların eskimişi yeniler,demliler çiğler herkes aynı. Bir kitap var herkese bir kitap. ✔️Allah Kuran'da "Vahyi kitabını kuvvetlice tut" Allah bunu Musa da olsan söylüyor, İsrailoğulları da olsan söylüyor, peygamberine de söylüyor, ümmetine de söylüyor, Hz Yahya'ya da söylüyor. Herkese söylüyor. Ortada bir şey var ve bu senin malın da değil mesleğin de, profesyonelliğin de değil. Sen de onun müntesibisin, inananısın ben de, öteki de. Allah'ın bütün kullarının kitaba dine karşı mesafesi aynı. Bu mükemmel bir adalet, çok heyecan verici bir durum. Böyle olmaması teolojik olarak da bir problem olur. Allah'ın kullarına karşı böyle muamelesi akla gelmeyecek bir şey.Haşa. ✔️Çok aşırı bilgiliymiş gibi gözüken veya bildiğini şişire şişire anlatıcı, gerekli gereksiz saymadan ne varsa ortaya dökücü tavır, karşıya bombardıman halinde sunulmuş bilgi, dinleyeni rahatsız edici bir iticilikle karşılamak demek aslında. Halbuki Allah ne diyorsa odur, abartmaya veya hafifletmeye gerek yok. ✔️Dini pratikle alâkalı anlatımda eğer başkasında "Yok abi biz o kadar olamayız" dedirten bir his uyandırıyorsan sen müjdelemiyorsun, kolaylaştırmıyorsun demektir . Eğer bu anlatımı "Ha, böyle mi, ben de yapayım ya" diye onun da yapmasını sonuç verecek bir rahatlık, kolaylık, insana uygunluk halinde yapıyorsan zaman bu müjdelemek kolaylaştırmak demektir. ✔️Ortada tutacağımız ip (Kur'an'da geçen) herkes için aynı ip. Allah "Dur sana ince verelim, ne olur ne olmaz belki vazgeçersin.Neme lazım hepsini birden .." demiyor. İman bu yüzden çok şahane yegane bir şeydir. ✔️Bazen iman konusunda sorun yaşayan insanlarda genelde bu takıntı olabilir. Bu yeganeliğin farkında değil. Zannediyor ki eğer "Evet bu hak dindir evet Allah yaratıcıdır" falan derse o da bunu tasdik ederse gözünde ilkel çağ dışı, geride kalmış veya kendisi gibi asla olmak istemediği bir medeniyet düzeyinde gördüğü insanlarla aynı olacak, onları doğrulayacak zannediyor. Hiç alakası yok. Gözünde cahil, temizlikle alakalı problemleri olan, gaddar, savaşçı, zorba, suistimalci,yağmacı kalabalık var ama bunlar kendinin de kafasını yatırdığı inanca sahip ve eğer o inanırsa kendini o kendileri gibi olmayan, ilkel gördüğü, çağ dışı,cahil, kirli pasaklı gördüğü insanlardan biri olacakmış zannediyor. ✔️Biz imanın bu yeganeliğini ıskalıyoruz aslında. Ben alemlerin rabbine iman ederken kendimi her hangi biri gibi olacağım diye adamıyorum ki. Ben rabbimin kulu olacağım. Bu kadar. Allah "Onun gibi olacaksın' demiyor "Benim kulum olacaksın , kulumsun, benim kulum olduğunun farkına varacaksın" diyor. Ama biz kendimize benzetsin istiyoruz, hatta isimlerini değiştiriyoruz, birtakım eylemlerimiz var yapsın istiyoruz. Brakmıyoruz ki o Allah'ın kulu olsun bizim gibi olsun istiyoruz ✔️İman belli,dalalete sapılacak yerler açık, helaller haramlar belli. Biz insanın iman ederek yegane bir eylemde bulunduğunu gölgeliyoruz. Bu da müminlerin sorunu. Halbuki o tempolu yürüyüşte hepimiz aynı yolu yürüyoruz. Hepimizi yolun sonunda bekleyecek şey aynı. Kim bir mümin olarak iman eder gayret gösterir, bu yolun da bir sonu olduğuna iman eder ve gerçekten o yolun sonunda gayretlerin karşılığını da iman ettiğinin vereceğine inanmış, ikna olmuşsa o olacak. Allah herkese aynı yolda tempolu yürüyüş imkanı vermiş ve karşılığının da hazır olduğunu söylüyor. Kenarlarda olmayalım diye ipi de germiş ki "Bundan tutunun yolun sonuna sizi çıkaracak" diyor . "Ben size dünya gönderdim, bulun işte canım " demiyor.

✔️Onay almışların doğru, iyi, onay almamışların tam tersi olduğu algısı bizde mevcutsa gerçeklik algısının zemini kaygandır. O yüzden zihinde gerçeğe bir ölçü tayin etmek zorundayız. ✔️Toplumları ikna edebilmek hakikatin ölçüsü haline gelmis, edememiş olmak da bir gerçeği yalana dönüştürmüşse bu rezaletten kurtulabilmemiz için referans noktasının tayin konusunda daha önceden davranmamız gerekir. Kur'an'ı kendimize referans noktası olarak tayin etmemiz gerekir. ✔️Kur'an'ın bir ölçü olması ile bizim Kuran'ı kendimize ölçü tayin etmemiz arasında fark var. Biri ilahi irade ile yaratma ile alakalı vahiyle alakalı, diğeri bizim tercihimizle alakalı. Bu imanla alakalı. ✔️Toplum reddediyor diye bir şey hakikatsiz olmaz, toplum kabul ediyor diye de bir şey gerçek olmaz. Toplumlar yalana daha çok inanır aslında. Çünkü yalan tekrarı bol olması gereken bir şeydir. Bir şeyi bir defa söylersin gerçektir, neden ısrar edersiniz ki olur mesela. ✔️İkna etmek zorunda hissettiğimiz toplumların tek tipleştirici makasları var. Bunlardan bir tanesi "Saygı duyacaksın" makasıdır Senin onlara sunduğun şeye (Bu bir fikir olabilir eylem olabilir bir gerçeklik olabilir bir hakikat olabilir iyilik olabilir) onlar ikna olmamış, onay vermemişse seni de diğerleri gibi tek tipleştirecek bir makası var,saygı duydurmak. Sana saygı duydurarak diğerleri gibi yapıyor. ✔️"Saygı duyacaksın" makasıyla tek tipleştikten sonra orijinal bir zorbalığı, orijinal bir zulmü "O gün o gerekiyordu" gibi söylemlerle makul seviye çekiyoruz. Bu anlaşılmaz. ✔️Vahyi kendisine,hakka hakikate referans noktası olarak tayin etmiş birisinin aleni bir zulme, zorbalığa,yalana, hakikatsizliğe, ahlaksızlığa saygı duyar hale gelmesi anlaşılır bir şey değil. ✔️Toplumun bize saygı duydurmaları aslında bizi onaylaması için bir tehdit. Bir de saygı duyduktan sonra onaylanmış halimizi aynı hal görme gibi bir handikap var işin içinde.